Zeminden yaklaşık 100 metre yükseklikteki kaya üzerinde bulunan tarihi kalede 7 Mayıs'ta İskilip Belediyesi, Hitit Üniversitesi ve Çorum Müzesi Müdürlüğü işbirliğiyle başlatılan arkeolojik kazı çalışması tamamlandı.

Çalışmada 13,5 metre derinlikte, 3 metre yükseklik ve 2 metre genişliğe sahip, içinde 8 basamaklı merdiven bulunan, 30 metre uzunluğunda koridor şeklinde bir yapı bulundu.

Yaklaşık 2 bin yıllık olduğu değerlendirilen koridorun 20 metrelik kısmı arkeolojik kazıda açıldı.

İskilip Belediye Başkanı Ali Sülük, İl Kültür ve Turizm Müdürü Sümeyra Bektaş, Çorum Müzesi Müdürü Metin Çakar ve kazının bilimsel danışmanı Hitit Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi Oktay Gündoğdu, kazı alanında incelemede bulundu.

Sülük, gazetecilere, tarihi kaleye Türk bayrağı dikmek için yapılan hafriyat çalışmasında farklı bir doku ile karşılaşınca Çorum Müzesi'nden yardım istediklerini söyledi. Ardından bölgede arkeolojik kazı çalışması başlatıldığını belirten Sülük, ilk yılında önemli bulgular elde edilen kazıyı gelecek yıllarda da sürdürmek istediklerini kaydetti.

Bektaş da Çorum'da 5 noktada arkeolojik kazı yapıldığını, İskilip Kalesi'nin kentin sahip olduğu önemli tarihi kalıntıları arasında yer aldığını aktardı.

Kazı başkanı da olan müze müdürü Çakar ise çalışmada bulunan sarnıç ve altındaki mimari bölümün nadiren rastlanan bir yapı olduğunu vurguladı. Yapının mahiyetinin henüz tam olarak anlaşılamadığına dikkati çeken Çakar, özelliklerinin tam anlaşılması için gelecek yıl da kazı yapılmasının düşünüldüğünü dile getirdi.

Gündoğdu da tarihi İskilip Kalesi'nde Helenistik dönemden itibaren aralıksız yerleşim bulunduğunun altını çizdi.

Kaledeki sarnıcın önemli bir yapı olduğuna işaret eden Gündoğdu, "Kalenin tam merkezinde geç dönemlerde muhtemelen zindan veya depo olarak kullanıldığını tahmin ettiğimiz sarnıcın üst tabanındayız. Yaklaşık 3 metre altında, alt kotlarda bir başka taban bulunuyor. O da muhtemelen Roma dönemine tarihlendirilen bir süreci ihtiva ediyor." dedi.

Etrafı kaya ile çevrili, açık alan kısımlarında moloz taşla örülüp üzeri 5 santimetre kalınlığında Horasan harçla kapatılmış cephesi bulunan sarnıcın tabanının ise 1 metre kalınlığında olduğunu anlatan Gündoğdu, "Sarnıcın Roma dönemindeki en önemli bulguları, bu zeminin altında yer alıyor. Sarnıcın altında 8 basamak tespit ettik. Kalelerde sarnıçlar, genellikle suyun depolandığı alanlardır ve suyu depolamak için kar iteklenerek sarnıcın içine biriktirilir. Bunlar da yaz aylarında kullanılır. Bu sarnıç, kalede yaşayan tüm insanların su ihtiyacını karşılıyordu." diye konuştu.

Gündoğdu, Sarnıçın 330 yılından beri kullanıldığını anlatarak, "Zeminin altında 3 metre yükseklik, 2 metre genişliği bulunan ve koridor şeklinde sarnıcın altından dolanan bir dehlizin içindeyiz. Merkezinde bir ana kaya, üstünde bulunan 1 metrelik zemini tutuyor. 30 metre çapında alan dolaşıyor. Biz bu alanın 20 metresini temizledik, sonraki yıllarda 30 metreye ulaşacağız." dedi.