ÇEVRE, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Mesleki Hizmetler Genel Müdürü Banu Aslan, "Kaynaklar azalıyor, tüketim ve ihtiyaçlar artıyor. Konfor oranımızı düşürmeden, enerjiyi üreten metotların yanı sıra tükettiğimiz enerjiden de tasarruf yolunda mühendislik çalışmaları yapmamız elzem bir durum olarak karşımıza çıkıyor" dedi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü ve Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği (İZODER) iş birliğiyle düzenlenen 'Binalarda Enerji Verimliliği Bölgesel Eğitimleri'nin 3'üncüsü İzmir'de gerçekleştirildi. Eğitimler bölgedeki İzmir, Aydın, Balıkesir, Çanakkale, Denizli, Kütahya, Manisa, Muğla ve Uşak illerinden gelen ilgili idarelerin ruhsat ve yapı kullanma izin birimleri, meslek odaları, yapı denetim kuruluşları, malzeme üreticileri ve proje müelliflerinin katılımıyla düzenlendi. Tepekule Kongre ve Sergi Merkezi'nde düzenlenen programın açılışına; İzmir Valisi Süleyman Elban, Mesleki Hizmetler Genel Müdürü Banu Aslan ve İZODER Başkanı Emrullah Eruslu katıldı.
'ISINMADAN ZİYADE SOĞUTMA YÜKÜ ÇOK FAZLA'
Programda konuşan İzmir Valisi Süleyman Elban, "İzolasyon ya da binalardaki enerji verimliliği konusunu gündeme getirdiğimizde daha çok kullandığımız malzemelerin cinsi, kalitesi, uygulama şekline yoğunlaşıyoruz. Ama olaya imar planlarından başlamak gerekiyor. Çünkü doğru yere konumlandırmadığınız, hava sirkülasyonunu sağlayamadığınız, yapının doğru yöneliminin olmadığı yerlerde enerji konusunda israfın olacağını biliyoruz. Özellikle Akdeniz Havzası'nda olan illerimizde ısınmadan ziyade soğutma yükü çok fazla. İklim değişikliğiyle birlikte bu yük, iç kesimlere doğru da ilerlemeye başladı. İmar planları hazırlanırken hava akımlarına, binaların yerleşim yerlerinin konumlarına dikkat etmek gerekiyor" dedi.
'PROBLEM PLANLAMADAN BAŞLIYOR'
İzmir'de 40-50 rakımın üzerindeki binalarda klima kullanımına çok ihtiyaç olmaması gerektiğini dile getiren Vali Elban, "Eğer körfezi gören binaları kademeli olarak yukarıya doğru, herkesin körfezden gelen akımı alacak şekilde planlayabilseydik soğutmayla ilgili bir yükle karşı karşıya kalmamız gerekmeyecekti. Ama sahile yakın binaların yüksek katlı olması, içerideki binaların daha düşük katlı olması yönünde planlama mantığımız var. O nedenle denizden gelen hava akımını içeri alamıyoruz. Problem planlamadan başlıyor. Artık plaza dönemine geçtik. Modern bir sera binası yapıyoruz. Bunun özellikle soğutma yükünün çok fazla olacağını hepimiz biliyoruz. Plazalarla ilgili söyleyeceğimiz çok bir şey yok ama en azından plaza olmayan konut ya da iş yeri olarak yapılan yapılarda çok fazla gereksiz cam ve benzeri imalatlara, kullanılan pencerelerin çok fazla güneş gören alanlar dışında alanlarda yapılması tercihi gibi birçok basit uygulamalarla enerji verimliliğine hizmet edilebilir" diye konuştu. Türkiye'nin enerji konusunda dışarıya bağımlılığı olduğunu dile getiren Elban, enerji verimliliği konusuna dikkat edildiğinde dışarıya olan bağımlılıkta ciddi rahatlatma olacağını söyledi.
'ELZEM BİR DURUM KARŞIMIZA ÇIKIYOR'
Enerji tüketiminde son 10 yılda dünya genelinde yüzde 15 oranında bir artış görüldüğüne dikkati çeken Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Mesleki Hizmetler Genel Müdürü Banu Aslan ise "Kaynaklar azalıyor, tüketim ve ihtiyaçlar artıyor. Konfor oranımızı düşürmeden, enerjiyi üreten metotların yanı sıra tükettiğimiz enerjiden de tasarruf yolunda mühendislik çalışmaları yapmamız elzem bir durum olarak karşımıza çıkıyor. Dünya genelinde enerji için yeni mühendislik yaklaşımları, kavgalar, savaşlar çıkıyor. Bizim de enerjimizi farklı metotlarla üretmenin yanı sıra az tüketerek tasarruf yoluna da gitmemiz gerekiyor" dedi.
'YAŞAM STANDARDIMIZDAN ÖDÜN VERMİYORUZ'
Bakanlığın bu konuda çalışmalar yaptığını dile getiren Aslan "Ulusal Yeşil Sertifika Yönetmeliğimizi güncelledik. İmar mevzuatlarında düzenleme yaptık. Türkiye genelinde 450-500 kamu binası yapılıyor. 500 binanın yeni getirdiğimiz hesaplama modelleri ve yönetmeliğe uygun yapılmasıyla senede 600 milyon kilovatsaat enerji tasarrufu sağlanacak. Konforumuzdan, yaşam standardımızdan ödün vermiyoruz. Mühendislik yaklaşımları, hesaplama modelleri getiriyoruz, uluslararası standartlara uyumu tam olarak gerçekleştiriyoruz. Sadece bununla 600 milyon kilovatsaat kamu binalarından tasarruf yapıyoruz. Aliağa Termik Santrali'nin 3 aylık üretimine denk bir tasarruf yapıyoruz. İmar mevzuatında yaptığımız suya yönelik tasarrufu yapan düzenlemelerle suyumuzu 3 kat daha fazla koruyoruz. İklim hesap bölgelerini 84'ten 730'a çıkaran hesaplama sistemini hayata geçirdik. Saydıklarımla hesaplamalarımıza göre ülke genelinde yüzde 45 enerji tasarrufu sağlamış olacağız. Yine başka çalışmada e-proje ile ruhsat süreçlerimiz yüzde 30 azalacak, yılda 200 ton kağıt israfının da önüne geçmiş olmayı hedefliyoruz. Yetki verdiğimiz ustalar 2026 yılından itibaren devreye girecek ve bu şekilde hem kayıt altına alınacak hem de kademe kademe iş bazlı takibi yapılacak" diye konuştu.
