Milyonlarca emekçiyi doğrudan etkileyen asgari ücret belirleme süreci için önemli tarihler yaklaşmakta. Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2026 yılı için geçerli olacak ücretle ilgili resmi müzakerelere 12 Aralık’ta başlangıç yaptı.
İlk Toplantı Gerçekleşti
Komisyonun ilk oturumu 12 Aralık 2025 Cuma günü, saat 14.00’te, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda düzenlendi. Bu önemli toplantıya Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Işıkhan, işveren temsilcisi TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Burak Akkol ve işçi konfederasyonlarının temsilcileri katılım gösterdi. Toplantıda, tarafların ücret konusundaki genel bakış açıları ve beklentileri masaya yatırıldı. Tarafların görüş alışverişinde bulunduğu bu oturumda, sosyal diyalog ve istişare mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiği üzerinde duruldu. Bakan Işıkhan, bu sürecin yalnızca bir maaş pazarlığı olmadığını, aynı zamanda istihdamın korunması ve makroekonomik dengelerin sağlanması ihtiyacının da sergilendiği bir süreç olduğunu belirtti. Hükümet, işçilerin alım güçlerinin korunmasını sağlayacak bir denge arayışı içinde olduğunu ifade etti.
TÜRK-İŞ’in Toplantıya Katılmaması
Bu yılki görüşmelerde dikkat çeken husus, TÜRK-İŞ’in oturuma katılmaması oldu. Konfederasyon, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun adil ve demokratik bir yapıda olmadığını belirterek, toplantılara dahil olmayacağını duyurdu. TÜRK-İŞ; 24 Aralık 2024 tarihinde aldığı karar doğrultusunda, komisyonda değişiklik yapılmadığına dikkat çekti. İşçi temsilcilerinin yer almadığı bir süreçte yürütülen müzakereler, “asgari ücret kimin yararına belirleniyor” tartışmasını alevlendirdi. Sendikalar, mevcut sistemin işçi yararına etkili bir pazarlık zemini sunmadığı görüşünde birleşirken, hükümet ve işveren kanadı ise sürecin yasal çerçevede ilerlediği savını sürdürüyor. Bu durum, 2026 asgari ücret zammı sürecinin yalnızca ekonomik bir mesele değil, aynı zamanda siyasi ve sosyal bir tartışma alanı oluşturduğunu gözler önüne seriyor.
İkinci Toplantının Tarihi Belli Oldu
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun merakla beklenen ikinci toplantısı, 18 Aralık 2025 Perşembe günü, saat 14.00’te yapılacak. Bu toplantıda, ilk kez daha somut rakamların ve ekonomik veri setlerinin masaya yatırılması bekleniyor. Önceki yıllara bakıldığında, ikinci toplantı genellikle tarafların pozisyonlarını netleştirmesi açısından kritik bir aşama olarak değerlendirilmiştir. Geçen yılın takvimine göre, komisyon önceki toplantılarını 10 Aralık, 16 Aralık, 19 Aralık ve 24 Aralık tarihlerinde gerçekleştirmişti. Bu yıl da benzer bir takvimin uygulanması halinde, 2026 yılı asgari ücretinin yıl bitmeden kamuoyuna açıklanabileceği öngörülüyor. Kulislere yansıyan bilgiler, görüşmelerin Aralık ayının son haftasında tamamlanmasının hedeflendiğini göstermektedir.
Ekonomik Dengenin Önemi
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, sosyal medya hesapları üzerinden yaptığı paylaşımda, "Çalışanlarımızın gelirlerini koruyarak, istihdamı ve makroekonomik dengeleri göz önünde bulundurarak hareket ediliyor" ifadelerine yer verdi. Bu açıklama, yüksek zam beklentisi ile ekonomik denge arasında dikkatli bir çizgi izleneceğini ortaya koyuyor. Kamuoyunun en fazla merak ettiği konu ise, 2026 asgari ücret artış oranının ne olacağı. Geçmiş yıllardaki uygulamalar genellikle enflasyonun altında kalırken, ancak beklenen enflasyon rakamlarının üzerine de çıkıyordu. Bu gidişat, bu yıl da benzer bir yaklaşım gündeme gelebilir.
Enflasyon Beklentileri ve Zam Senaryoları
Merkez Bankası'nın son raporlarına göre 2025 yılı sonu enflasyonunun yüzde 31-33 arasında oluşması beklenirken, 2026 yılı için enflasyon tahmini orta noktası yüzde 16 olan yüzde 13-19 bandında öngörülüyor. Ekonomi yönetiminin, zam oranlarını belirlerken bu tahminleri göz önüne alması bekleniyor. Böylece asgari ücret artışının, yüzde 20 ile yüzde 35 arasında bir gelişim göstermesi muhtemel görülüyor. Mevcut asgari ücret üzerinden yapılan hesaplamalarda, eğer yüzde 20 artış gerçekleşirse net asgari ücret 26.525 TL, yüzde 25 artış durumunda 27.630 TL, yüzde 30 artışla 28.736 TL ve yüzde 35 artış halinde ise net ücret 29.841 TL seviyelerine ulaşabiliyor. Bu değerler henüz resmi bir teklif olarak tanımlanmamakta, ancak kamuoyunda oluşan beklentilerin hangi aralıkta yoğunlaştığını göstermektedir.
