Rize Haber
Rize
Kapalı
9°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Rize
00:00:00
Öğle vaktine kalan
Ara

Ağıralioğlu'ndan 'Terörsüz Türkiye' açıklaması

Ağıralioğlu'ndan 'Terörsüz Türkiye' açıklaması

Gizem KARADAĞ-Celal ATALAY/ANKARA, (DHA)- ANAHTAR Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, “Terörsüz Türkiye için milletin onayı lazımdır. Referandum teklif ediyoruz. Anaların, babaların, evlatların, tüm milletin onayı lazımdır” dedi.

Anahtar Parti lideri Yavuz Ağıralioğlu, parti merkezinde düzenlediği basın toplantısında konuştu. Ağıralioğlu, konuşmasında, “‘Terörsüz Türkiye’, bu takdimle sunulan hiçbir hedef Türk milletinin sırtını dönebileceği bir hedef değildir. Terörsüz Türkiye, teröre bu kadar evlat vermiş, bu kadar can vermiş, bu kadar ağır bedel ödemiş bir milletin, kendi evlatlarını katletmiş cinayet şebekesine, evlatlarının tabutundan haykırabilmiş, seslenebilmiş ‘evladım silahlarınızı bırakın, analarınızı babalarınızın yanına dönün’ diyebilen bir milletin elbette ‘terörsüz Türkiye’ diye bir hassasiyeti vardır. Bu hassasiyet herkesin ortak sükunetidir. Kimse terörlü Türkiye olsun demez. Kimse kan aksın, devam etsin demez. PKK Türk Milleti'nin dengi değildir. HDP Türk Milleti'nin mütekabili değildir. Biz PKK'dan HDP'den korkuyor değiliz. Biz onlara laf yetiştirme yarışında, devleti bunlarla eşitleyecek kadar aciz değiliz. Endişe ettiğimiz şey 41 yıldır bu adamlara silah vererek, bölgeye yerleşme hesapları yapan azgınlığın bu kadar acının üstüne sanki Kürtlerin meşhur temsilcisiymiş haline dönüştürülen bu siyasi bölücülüğün de yakın gelecekte bugün olanları bugün şaşkınlıkla izleyen milletimiz 1990'larda bunları makale olarak okuyordu” diye konuştu.

Ağıralioğlu, “Siz şimdi PKK'dan tebessümle esirgemiyorsunuz. Görüyorum nezaket esirgemiyorsunuz. Kongre toplantısında Öcalan'a teşekkür ediyorsunuz. 41 yıldır evlatlarınızı katletmiş, sadece silahlı mücadele pratiğinden vazgeçip pratikleşmek diye bir süreci Öcalan'a teslim etmişler. Bunun için Öcalan'a ‘kurucu önder’ diye teşekkür ediyorsunuz. Biz vatanımıza, milletimize, dinimize, devletimize adanmış bir ömür yaşadık. Hissemize kaygı düştü. Acaba bunlara güvenmeyebilir miyiz? PKK'nın sözüne acaba ihtiyatlı bakabilir miyiz dedik diye bize de kandan besleniyor diye nutuk atıyorsunuz. ‘Endişeleriniz yersiz, biz onları şu yüzden yapıyoruz, o endişelerinizi şu gerekçeyle biz aslında savuşturacağız’ der misiniz bize? Endişelerimiz var; devletimiz, milletimiz için endişelerimiz var. Bu konuştuğunuz insanlar, insan değiller. Bu konuştuklarınız, haber bekledikleriniz, ‘kongre toplasın, haber versinler’ diye milletinize müjdeli haber beklettikleriniz insan değiller. Bunlar insan kasapları. Bunlar değil, bizim evlatlarımızı kendi halklarından öldürdüklerinin hesabını veremezler. Dağlara binlerce Kürt öldürdü bu alçaklar. Bu kurmay kademe, komuta kademesi falan diye ismi zikredenler bu alçaklar, yok ajandı, sızmaydı falan diye dağlara götürüp Kürtleri infaz ettiler, binlerce Kürt’ü” dedi.

Ağıralioğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

“Biz, ben, arkadaşlarım, Anahtar Partili falan olarak konuşmuyoruz. Türk Milleti evladı olarak konuşuyoruz. Bugün Anahtar Partili değiliz. Bugün ay yıldızlı al bayrağa mensubiyet duyan, Cumhuriyeti nasıl kurduğumuzu bilen, devleti bilen, vatanı bilen, kimliği bilen, bu topraklarda hangi bedeller ödeyerek kaldığımızı kalabildiğimizi bilebilen bir şuurla konuşuyoruz. Siyasetin kazanma heveslerine, oldu bittiye, önümüzdeki seçime, hasredilecek bir memleketimiz yok bizim. Makam mevki tartışmalarına, siyasi avantaja, oy derdine kurban edilecek devletimiz yok bizim. Milletiniz şu anda sessiz. Siz bu sessizliği onay zannediyorsunuz. Bu sessizlik onay sessizliği değil. Bu kadarını nasıl yapabildiğinize, bunu yapmanıza sebep olan şeyin ne olduğuna hala akıl getiremediler. Diyorlar ki, ‘bu kadar da değildir, bunlar düzgün adamlardır, vicdanlı adamlardır, devlet, millet bilirler; 23 yıldır devlet yönetiyorlar, mutlaka bizim bilmediğimiz bir şey vardır’ diye içlerinde bir şey büyütüyor milletiniz. Normalde bunu başkası yapsa, mesela siz yapmasanız da başkası dese, o diyene Türkiye'de gezme, nefes alma, yaşama imkânı vermezdi bu millet. Detaylarını milletinize söyleyeceğiniz referandum teklif ediyoruz. Buna millet onayı lazımdır. Anaların babaların onayı lazımdır buna, evlatların onay lazımdır, tüm milletinin onayı lazımdır. Çünkü siz geçen seçimi bunun tam tersini söyleyerek kazandınız. Şu anda siyasi meşruiyetinizin bir ayağı kırıktır. Bunun millet onayına ihtiyacı vardır, referandum talep ediyoruz. Bunu milletinize götüreceksiniz. Referandum talebimizi tekrarladık, tekrarlayacağız. Önümüzdeki dönem bunu zikretmeye devam edeceğiz. Sizin oldu bittiye getirerek iş yapma heveslerinizin bedelini, daha önce denediğiniz çözüm sürecinde çok ağır ödedik. Bin 212 evladımız şehit oldu. Gün aşırı evlatlarımız şehit oluyor. En büyük acı kimin hissesine düşüyoruz, biliyor musunuz? Siz şimdi barış geldi, ‘terörsüz Türkiye’ naraları diyorsunuz. Bir hafta önce evlatlarımız öldürüldü. Bir hafta, bir günle kaybetmiş mesela. Evladını bir günle kaybetmiş. Ne diyeceksiniz onlara? Rızalarını almayacak mısınız? Kalplerini onarmayacak mısınız? Onlardan af dilemeyecek misiniz? Özür dilemeyecek misiniz? Utanmayacak mısınız? Şimdi DEM oldu barış havarisi, CHP oldu terörist, biz olduk kandan beslenen. Çok devletler kuruldu Ortadoğu'da. Kendisine devlet vaadiyle ayartılmış çok adamlara silah imkân verildi, petrol kuyuları, paralar verildi, uluslararası muhataplıklar ihsas ettirildi, hepsi yapıldı. Sonra işlerine gelince silahların bedeli petrollerden alındı, sonra ırz iffet çiğnendi. Hepsi gözümüzün önünde oldu. Milletimizden asla vazgeçmeyiz diyorsanız bu bölücülüğe sessiz kalmayacaksınız. Biz 40 yıldır teröre kurban veriyoruz. Bir gün Kürt’te senin yüzünden oldu demedik. Allah'a hamdolsun hiçbir zaman kalbimize böyle bir leke düşürmedik. ‘PKK bizim düşmanımız, Kürtler bizim kardeşimiz’ dedik.” (DHA)