Rize Haber
Rize
Kapalı
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Rize
00:00:00
Yatsı vaktine kalan
Ara

Aksaray adı nereden geliyor? Aksaray'ın eski adı nedir?

Merak, insanların bilinmezliklere duyduğu doğal bir içgüdüdür. Şehirlerin adları da zaman içinde gizemini koruyan unsurlardan biridir.

Her şehir, zaman içinde adını duyururken bir hikaye anlatır. Aksaray da bu hikayelerle örülü bir şehir. Kullanıcıların zihninde beliren soruların başında ise Aksaray adı nereden geliyor? ve Aksaray'ın eski adı nedir? yer alıyor. Bu giriş yazısında, Aksaray'ın isimlendirme serüvenine ve zamanla unutulan eski adlarına dair detaylara odaklanacağız. Şehrin geçmişi, adının içinde saklı olan sırları gün yüzüne çıkaracak. Aksaray'ın adını ve tarihini keşfe çıkmaya hazır mısınız? İşte detaylar...

Aksaray adı nereden geliyor?

Selçuklu Sultanı II. Kılıç Arslan'ın 1170 yılında şehri yeniden inşa etmesiyle bir dönüm noktasına tanıklık eden Aksaray, bugünkü adını bu tarihten almıştır. Sultanın yaptırdığı saray, Aksaray'ı ikinci bir başkent haline getirmiş ve şehir tarih boyunca önemli olaylara ev sahipliği yapmıştır.

Antik dönemlere dayanan zengin bir tarihle süslenmiş olan Aksaray, ilk olarak Hitit metinlerinde "Nenessa (Nenossos)" olarak geçmekte olup, M.Ö. 1. bin yılda Kral Kiakki döneminde "Şinakhatum - Şinukhtu" olarak anılmıştır. Hellenistik dönemde Kapadokya Krallığı'na bağlanan ve ismi Arkhelais olan şehir, Selçuklular döneminde II. Kılıçarslan tarafından Aksaray olarak adlandırılmıştır.

Aksaray, "Şehr-i Süleha" olarak anılan bir yerleşimdir, bu adlandırma ise şehre kötü insanların alınmamasından dolayı, sadece iyi insanların yaşadığı yer olduğunu ifade etmektedir.

Şehrin tarihi, eski Taş Devri'ne kadar uzanmaktadır. Paleolitik Çağ'da (M.Ö. 600.000-10.000), Güzelyurt çevresinde toplanan "Mousterıen" ve "Aurignacien" karakterde yontma taştan obsidien aletler, Aksaray'da yaşayan insanların izlerini taşımaktadır.

Aksaray, Hititler devrinde Garsaura adıyla anılmış ve son Kapadokya kralı Archelaos tarafından restore edilmiştir. Roma döneminde "Colonia Archelais" adını alan şehir, Bizans ve Selçuklu hakimiyeti sonrasında, Sultan II. Kılıç Arslan'ın önderliğinde 1170 yılında tekrar imar edilmiş ve günümüzdeki adını kazanmıştır.

Osmanlı döneminde önemli bir yerleşim olan Aksaray, 1399 yılında Osmanlı idaresine geçmiş ve 1468'de kesin olarak Osmanlı hakimiyetine girmiştir. Ancak, Osmanlı-Karamanoğlu mücadelesi sırasında büyük tahribata uğramış ve nüfusun bir kısmı İstanbul'a nakledilmiştir.

1530 yılına gelindiğinde, Osmanlı kayıtlarında Karaman Eyaleti'nin Niğde Sancağı'na bağlı bir liva olarak Aksaray'da 37 mahalle bulunmaktaydı. 1868-69 tarihli salnamede ise yerleşimde 1020 hane olduğu kaydedilmiştir.

Cumhuriyetin ilk yıllarıyla birlikte Aksaray, il teşkilatının merkez ilçesi olmuş, ancak 1933 yılında Aksaray ilinin kaldırılmasıyla Niğde iline bağlı bir ilçe haline gelmiştir. 1989 yılında çıkarılan 3578 sayılı kanunla Aksaray ili tekrar kurulduğunda ise Aksaray, bu ilin merkez ilçesi olarak konumlanmıştır.