AMASYA (AA) - CHP Sözcüsü Deniz Yücel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in dün bir araya geldiğini belirterek, "Görüşmede Genel Başkanımız, emekli maaşlarının ivedi bir şekilde asgari ücret seviyesine çıkartılmasını, 9,25 liralık buğday fiyatının 15 liraya çıkarılması gerektiğini Sayın Erdoğan'a iletti." dedi.
Yücel, Amasya Tamimi'nin 105'inci yıl dönümü dolayısıyla kentte bulunan CHP Genel Başkanı Özgür Özel başkanlığındaki Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısına ilişkin açıklama yaptı.
CHP Sözcüsü Yücel, 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri'nde, Amasya'da il ve ilçe belediyeleri kazanmanın, 47 yıl sonra ilde Atatürk'ün partisini birinci parti yapmış olmanın gururunu yaşadıklarını söyledi.
105 yıl önce bu topraklarda Amasya Genelgesi ile ilk kez ulusal egemenliğe dayalı bir yönetimden söz edildiğini kaydeden Yücel, "milletin bağımsızlığını yine milletin azim ve kararlılığı kurtaracaktır" ifadesiyle milletin bağımsızlığa olan düşkünlüğünün ve bağımsızlık isteğinin açık bir şekilde ortaya konulduğunu vurguladı.
Amasya Genelgesi'nin kendilerine hangi koşullar altında olursa olsun umutsuzluğa düşmemek gerektiğini gösterdiğini aktaran Yücel, şöyle devam etti:
"Cumhuriyetin kuruluş aşamasında da bu bölgedeki ilkeler önemini korumuştur. Cumhuriyeti kuran o muhteşem kadro bize şunu gösterdi, şartlar ne kadar zor olsa da bir başka dünya kurmak mümkün. Ancak bunun için mücadele etmeyi göze almak, doğru yol ve yöntemler bulmak zorundayız. 1919'un o zor koşullarında bile umutsuz olunmamış, Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde, çıkış yolları aranmış ve bulunmuştur. Bugün de ekonomiden eğitime, hukuktan sağlığa, liyakatten uzaklaşan devlet mekanizmasına çözüm bulmak mümkün."
CHP olarak Mustafa Kemal Atatürk'ün çizdiği yolda, millete güvenerek ilerlediklerini vurgulayan Yücel, halkın 31 Mart'ta kendilerine gösterdikleri güveni boşa çıkartmayacakları sözünü verdi.
- "20 milyon nüfus artmasına rağmen yarım milyon çiftçimiz eksildi"
Yücel, elma, çay, buğday üreticilerine kadar ülkenin sorunlarını bildiklerini belirterek tüm çiftçileri 14 Haziran'da Tekirdağ'da düzenleyecekleri buğday mitingine davet etti.
Türkiye'de 20 yıl önce 2,8 milyon çiftçi varken bugün 2,3 milyon çiftçi bulunduğunu söyleyen Yücel, "20 yılda 20 milyon nüfus artmasına rağmen yarım milyon çiftçimiz eksildi. Çiftçiye önem veren, üretime önem veren bir ülke olsaydık, bu sayının 3,2 milyona çıkmasını beklerdik. Türkiye tarımda kendi kendine yeten ve hatta üstüne ihraç eden bir ülke iken, artık ekenin dikenin pişman olduğu, üreticinin mahsulünün elinde kaldığı bir ülke haline geldi." diye konuştu.
Deniz Yücel, oluşturdukları diyalog kanallarıyla, çiftçinin, emeklinin, emekçinin, asgari ücretlinin, esnafın, öğretmenin sesi olan tematik mitinglerle ve adaletli vergi sistemini tesis etmek amacıyla TBMM'ye sunacakları kanun teklifiyle, "ekonomik darboğazdan" çıkışı yolunu mutlaka bulacaklarını bildirdi.
- "Diyalog zemininden MHP'nin de rahatsız olduğuna kanaat getireceğiz"
Yücel, dün Genel Başkanları Özgür Özel ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bir araya geldiğini anımsatarak, "Görüşmede Genel Başkanımız, emekli maaşlarının ivedi bir şekilde asgari ücret seviyesine çıkartılmasını, 9,25 liralık buğday fiyatının 15 liraya çıkarılması gerektiğini Sayın Erdoğan'a iletti." ifadesini kullandı.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın'ın bugün yaptığı yazılı açıklamayı eleştiren Yücel, tesis edilen diyalog, normalleşme ve siyasi nezaket ortamının birilerini rahatsız ettiğinin farkında olduklarını belirtti. Deniz Yücel, "Görüyoruz ki rahatsız olanlardan biri de MHP'nin Genel Başkan Yardımcısı Edip Semih Yalçın'dır. Sayın Yalçın'ın bugünkü mesnetsiz söylemlerine MHP'den bir açıklama gelmediği müddetçe biz bu açıklamaları MHP'yi bağlayan açıklamalar olarak kabul edeceğiz ve bu normalleşme sürecinden, diyalog zemininden MHP'nin de rahatsız olduğuna kanaat getireceğiz." diye konuştu.
"Semih Yalçın'ın çelişkili ve saldırgan tavrına artık MHP'nin de bir çözüm bulması gerektiğini düşündüklerini" dile getiren Yücel, "Sayın Yalçın, birçok medya kuruluşunun ve gazetecinin adını açık bir şekilde vererek, tek gayeleri kamuoyunu bilgilendirmek olan gazetecileri hedef göstermektedir. İsim isim saydığı gazetecilerin kılına dahi zarar gelirse bunu Edip Semih Yalçın'dan biliriz." dedi.
