Fındıklı Belediyesi’nin düzenlediği etkinlikte konuşan insan hakları savunucusu Akın Birdal, Cumhuriyet’in kurucu kadroları ve Mustafa Kemal Atatürk hakkında tartışmalara yol açacak çarpıcı iddialarda bulundu. Birdal, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş döneminde devlet ile mafya arasında bağlantılar bulunduğunu ileri sürerek, tarihsel hataların bugün de etkisini sürdürdüğünü belirtti.
Türkiye’nin hala temel hakların garanti altına alınamadığı bir dönemden geçtiğine dikkat çeken Birdal, ülkenin demokratik bir yapıya kavuşabilmesi için tarihsel yüklerinden kurtulması gerektiğini savundu. “Kşi güvenliği ve özgürlüğün sağlanmadığı bir ülkede demokrasiden bahsedilemez” diyen Birdal, insan haklarının korunmasının temel koşul olduğunu ifade etti.
Akın Birdal’ın dikkat çektiği konulardan biri de Topal Osman olayı oldu. Birdal, Topal Osman’ın Ermeni ve Rum katliamlarında aktif roller aldığını ve sonrasında Mustafa Kemal Atatürk’ün isteğiyle Çankaya Muhafız Alayı’nın başına getirildiğini dile getirdi. Ancak Osman’ın, Trabzon Milletvekili Ali Şükrü Bey’in öldürülmesi olayında başrol oynadığını belirterek, bu olayın devlet içindeki güç ilişkilerini gün yüzüne çıkardığını vurguladı.
Birdal, şu ifadeleri kullandı:
“Ali Şükrü Bey, Meclis’te Atatürk’ün politikalarına itiraz eden milletvekillerindendi. Atatürk, Topal Osman’a ‘Susturun’ talimatını verdi. Osman ve adamları Ali Şükrü’yü kaçırıp boğarak öldürdü. Ancak Topal Osman, daha sonra Atatürk’e karşı bir plan yaparak Çankaya’yı basmayı ve Atatürk’ü öldürmeyi düş\u00fndü. Bu olay, bir dönemin mafya-devlet ilişkilerinin tohumlarını atılmış oldu.”
Birdal, Topal Osman ve adamlarının daha sonra idam edildiğini hatırlatarak, bu olayların devlet-mafya-siyaset ilişkilerinin sona ermesine yetmediğini ifade etti. Kuruluş sürecindeki bu ilişki ağlarının günümüzde kurumsallaştığını ileri süren Birdal, şu çarpıcı ifadelerde bulundu:
“Bugün mafya arasında bir iktidar mücadelesi yaşanıyor. Bu, tarihsel olarak geçmişte yapılan hataların bir devamıdır.”
Etkinliğin sonunda demokrasi ve insan haklarına özel bir vurgu yapan Akın Birdal, Türkiye’nin gerçek bir demokrasiye geçiş yapabilmesi için tarihsel hesaplaşmasını tamamlaması gerektiğini belirtti. Birdal, ülkede kişi güvenliğinin ve özgürlüğün sağlanmasının, insan haklarının korunması için şart olduğunu ifade ederek, bu hedeflerin Türkiye’nin geleceği için kritik önem taşıdığını dile getirdi.