Cumhuriyet tarihi için önemi, doğal güzellikleri ve geçmiş yılların izlerini hala taşıyan eşsiz kültürü Ankara’yı Türkiye’nin en çok ziyaret edilen turistik şehirlerinden biri yapıyor.
Ankara ziyaretinizi planlarken gezilmesi gereken yerleri mutlaka incelemelisiniz. Kültür, sağlık ve eğlence için tercih edilebilecek bir şehir olan Ankara her köşesinde sizlere bambaşka bir deneyim vaat ediyor. Ankara’da gezilecek yerler planlaması yaparken kafa karışıklığı yaşıyorsanız sizler için derlediğimiz listeyi inceleyebilirsiniz.
Ankara’da gezilmesi gereken yerler elbette bu liste ile sınırlı değil. Ancak ziyaretiniz esnasında listede yer alan lokasyonlara mutlaka göz atmanızı öneriyoruz.
Kış ayları oldukça soğuk geçen Ankara’da turistik ve keyifli bir seyahat yapmak istiyorsanız bahar ve yaz aylarını tercih edebilirsiniz. 5 bin yıldan daha uzun, köklü tarihe sahip olan bu şehirde kış aylarında ise kaplıca ziyareti yapabilirsiniz! Dolayısıyla Ankara ziyaretçilerine dört mevsim farklı deneyimler yaşatmayı başarıyor.
Ankara’da gezilmesi gereken yerler denildiğinde akla ilk olarak Anıtkabir geliyor. 75 bin metrekare büyüklüğe sahip kompleks bir yapı olan Anıtkabir’in yapımına 1944’te başlanmış ve 1953 yılında tamamlanmıştır.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ebedi istirahat yeri olan Anıtkabir her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret ediliyor. 1960 yılında hizmete açılan ve etkileyici koleksiyonları ile ziyaretçilerini büyülemeyi başaran Anıtkabir içerisinde İstiklal Kulesi, Hürriyet Kulesi, Aslanlı Yol ve Tören Meydanı gibi pek çok farklı alan bulunuyor. Anıtkabir şehir merkezinde, Çankaya’da yer alıyor. Toplu taşıma araçlarıyla kolaylıkla ulaşabileceğiniz Anıtkabir’e şahsi aracınız ile ulaşım sağlayabilirsiniz. Ancak bunun için biraz uzakta kalan otopark alanına aracınızı park etmeniz gerekecektir.
”Anıtkabir konum için tıklayın”
Ankara’nın en tarihi semtlerinden biri olan Hamamönü mistik atmosferini korumayı halen başarabilmiş bir yer olması sebebiyle dikkatleri üzerine çekmeyi başarıyor. Hamamönü adı verilen bu semtte 17, 18 ve 19. yüzyıl döneminden kalma klasik Osmanlı evlerini görebilirsiniz.
Semtin her köşesinde camiler, tarihi konaklar, anıtlar ve müzeler bulunur. Mehmet Akif Ersoy Parkı ya da Karacabey Hamamı gibi Ankara’nın mutlaka görülmesi gereken tarihi lokasyonlarına da Hamamönü ev sahipliği yapar.
Hamamönü’nde yer alan tarihi evlerin büyük bir kısmı restore edilmiş olduğu için içleri de gezilebiliyor. Hem gündüz hem de akşam saatlerinde huzurlu bir ambiyansa sahip olan Hamamönü’ne merkezden toplu taşıma araçları ile ulaşım sağlanabilir.
M.Ö. 2 yüzyılda Galatlar tarafından yapıldığı tahmin edilen Ankara Kalesi bulunduğu bölgeye hakim yüksek bir tepe üzerinde konumlanıyor. Bugüne dek Bizanslılar, Selçuklular, Romalılar ve Osmanlılar tarafından kullanılan kalede farklı medeniyetlerin izlerini görmek de mümkün.
110 metre yükseklikte 5 köşeli ve 42 kuleye sahip olan Ankara Kalesi’nde her yıl farklı zamanlarda çeşitli festival ve etkinlikler düzenleniyor. Kalenin içerisinin de gezilebiliyor olması Ankara Kalesi’ni Ankara’nın en çok ziyaret edilen yerlerinden biri haline getiriyor. Kale, Altındağ ilçesinde yer alıyor ve şahsi araçlar ya da toplu taşıma araçlarıyla kolaylıkla ulaşım sağlanabiliyor.
”Ankara Kalesi konum için tıklayın”
Osmanlı döneminde tımarlı sipahi eğitim merkezlerinden biri olarak kullanılan ve günümüzde klasik Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerini görebileceğiniz evleri ile açık hava müzesini andıran Beypazarı, Ankara’da mutlaka görülmesi gereken yerlerin başında geliyor. Beypazarı’nda Hitit, Frig, Galat, Roma, Bizans ve Anadolu Selçuklu döneminden kalan pek çok tarihi yapı yer alıyor.
Beypazarı’nın bu denli popülerle gelmiş olmasını sağlayan en önemli özelliği ise Beypazarı konakları! Ahşap süslemeli pencereleri ve cumbalı balkonları ile Arnavut kaldırımlı sokakları süslemeyi başaran Beypazarı evleri fotoğraf çekmek için Beypazarı’nın en ideal yerlerden biri olmasını sağlıyor. Evlerin ve konakların yanı sıra yeme içme ihtiyacınızı karşılayabileceğiniz işletmeler ve yöresel ürünlerin satışını gerçekleştiren dükkanlar da Beypazarı’nda bulunuyor.
”Beypazarı konum için tıklayın”
Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de bulunan Estergon Kalesi’nin bir örneği olarak inşa edilen ve oldukça etkileyici bir yapı olan bu kale, Ankara’da mutlaka görülmesi gereken mimari yapıların başında yer alıyor. Keçiören ilçesinde, Ankara manzarasına hakim bir konumda yer alan Estergon Kalesi geleneksel Türk lezzetlerinin tadımı yapabileceğiniz restoranlara ve süs bahçelerine de ev sahipliği yapıyor. Bunun yanı sıra Türk tarih ve kültürünü yansıtan bir kültür merkezi de kale içerisinde bulunuyor.
Estergon Kalesi’ne ulaşmak için öncelikle Keçiören’e ulaşmanız gerekiyor. Bunun için merkezden toplu taşıma araçlarını kullanabilir yahut şahsi araçlarınız veya taksi ile de ulaşım sağlayabilirsiniz. Özellikle mimari meraklılarının mutlaka ziyaret etmesi gereken Estergon Kalesi, Ankara’nın Meşhur Yemekleri ile keyifli bir deneyim yaşamak isteyenlerin tercih edebileceği çok sayıda restorana da ev sahipliği yapıyor.
Ankara tarihi ve kültürel açıdan gezilmesi gereken yerleriyle oldukça zengin bir şehirdir. Fakat bu durum, şehirde doğal bir güzellik olmadığı anlamına gelmiyor. Doğa ile iç içe huzurlu bir gün geçirmek isteyenlerin tercihi olan Eymir Gölü hem turistler hem de yerel halk tarafından yoğun bir ilgi görüyor.
Eymir Gölü bir set gölü olan ve 1956 yılında ODTÜ’ye tesis edilen 45 km büyüklükte bir arazi içinde yer alıyor. Gölün yanında mesire alanlarından bisiklet yollarına; yürüyüş parkurlarından kır bahçelerine pek çok farklı nokta bulunuyor. Kürek veya kano takımları yıl boyunca çalışmalarını Eymir Gölü’nde gerçekleştiriyor.
Hem yaz hem de kış aylarında ziyaret edilen Eymir Gölü’nde keyifli yemekler yiyebileceğiniz pek çok restoran bulunuyor. Merkezden toplu taşıma araçlarıyla ya da şahsi aracınız ile Eymir Gölü’ne ulaşabilirsiniz.
”Eymir Gölü konum için tıklayın”
Kuğulu Göl ya da Kuğulu Park, Ankara’nın Kavaklıdere semtinde yer alıyor. Şehrin en popüler gezi alanlarından biri olan ve ismini ev sahipliği yaptığı kuğulardan alan Kuğulu Park, çocuklu aileler için en eğlenceli lokasyonlardan birisi konumunda.
Kuğulu Park’ta kuğuların yanı sıra kazlar, onlarca kuş çeşidi ve ördekler de yaşıyor. Park içerisinde çocuk oyun alanları, kafeteryalar, iyi düzenlenmiş yürüyüş ve bisiklet yolları ve çay bahçeleri bulunuyor. Kuğulu Park dört mevsim eşsiz manzaralar sunsa da özellikle kış aylarında kar yağışı başladığında hayat boyu unutulmayacak manzaralar sunduğunu söylemek gerekiyor! Şehrin tam merkezinde olan parka giriş için herhangi bir ücret ödemeniz gerekmiyor ve park 24 saat ziyaret edilebiliyor.
Tuz Gölü yalnızca Ankara’nın değil Konya ve Aksaray şehirlerinin de gezilmesi gereken yerleri arasında bulunuyor. Çünkü üç şehirde de yer alıyor! Ülkenin tuz ihracatının %40’ını tek başına karşılama özelliğine sahip olan Tuz Gölü, ev sahipliği yaptığı sevimli flamingolar ile dünyanın her yerinden doğa severi kendine çekmeyi başarıyor.
85 farklı kuş türü, 120’den fazla memeli hayvan ve 40’a yakın endemik bitki türünün yaşadığı Tuz Gölü, Ankara’nın mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerinden birisi durumunda. 1. derece sit alanı olarak korunan Tuz Gölü her mevsim ziyaret edilebiliyor. Şahsi aracınız ile ulaşabileceğiniz göle giriş için herhangi bir ücret ödemeniz gerekmiyor!
”Tuz Gölü konum için tıklayın”
Ankara sağlık turizmi adına da Türkiye’nin en önemli şehirlerinden biri olması sebebiyle dikkat çekiyor. Bu duruma sebep olan en önemli özelliği ise termal kaynaklara sahip olması! Ankara’ya 82 km uzaklıkta bulunan Kızılcahamam şifalı sularıyla biliniyor. Türkiye’nin termal kaynakları açısından en zengin ilçesi olan ve yılın her mevsimi ziyaret edilen Kızılcahamam 1700 km2 yeşil bir alanı kapsıyor.
Farklı konseptler ile hizmet veren Ankara otelleri ise Kızılcahamam’da bulunuyor. Şifa arayanların tercihi olmayı başaran Kızılcahamam, bu bakımdan termal tatil yapmak isteyenlerin bölgedeki en önemli noktaları arasında yer alıyor.
Kızılcahamam’ın şifalı suyu solunum yolu, kadın hastalıkları, cilt problemleri ve ruhsal hastalıklar gibi pek çok hastalık için iyi gelebiliyor. Hem banyo hem de içme suyu olarak kullanılan Kızılcahamam termal suyu ilk çağlardan beri şifa arayanlar tarafından kullanılıyor.
”Kızılcahamam konum için tıklayın”
Eymir Gölü’nün bir parçası olan havzada bulunan ve Ankara’nın merkezine yalnızca 20 km uzaklıkta yer alan Mogan Gölü Türkiye’deki 15 özel koruma alanından biri olması sebebiyle dikkat çekiyor. Kendine ait bitki çeşitliliği ile dikkat çeken ve büyüleyici manzaralara sahip sulak alanları ile binlerce vahşi yaşama ev sahipliği yapan Mogan Gölü 63 km geniş bir alanı kapsıyor.
Mogan gölü çevresini saran bölge Gölbaşı olarak adlandırılıyor. Şehrin kalabalığından ve kaosundan uzak, huzurlu bir gezi yapmak için en ideal yerlerden biri olan Gölbaşı ve Mogan Gölü yeme içme ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz keyifli restoranlara da ev sahipliği yapıyor.
”Mogan Gölü konum için tıklayın”
Ankara denildiğinde akıllara ilk gelen meydan Kızılay’dır. Hatta pek çok rivayet, Ankara’da her yolun Kızılay’a çıktığını söylüyor. Ankara’nın değil Türkiye’nin en hareketli meydanlarından biri olan Kızılay Meydanı’nın halen kullanmakta olduğu ismini 1929 yılında bölgede bulunan Kızılay merkezinden aldığı düşünülüyor.
Ankara’nın kent merkezi olan Kızılay Meydanı; Ziya Gökalp Caddesi ve Gazi Mustafa Kemal Bulvarı gibi pek çok farklı önemli yere de ev sahipliği yapıyor. Toplu taşıma araçlarının merkez noktası olması sebebiyle dikkat çeken ve neredeyse 38 bin metrekare geniş bir alana yayılan Kızılay Meydanı’nda restoranlardan hediyelik eşya dükkanlarına pek çok farklı işletme bulunur. Ankara’nın en kalabalık yerlerinden biri olan Kızılay, buluşma noktası olarak da sıklıkla tercih ediliyor. Ankara’nın ruhunu yakalamak için bu meydanı geziniz esnasında mutlaka ziyaret etmelisiniz.
Ankara’nın en modern simgelerinden biri olan ve Çankaya semtinin en dikkat çekici yapısı olarak bilinen Atakule 1987 yılında yapımına başlanmış ve 1989 yılında tamamlanmış bir kompleks bir yapı olarak biliniyor. Atakule içerisinde sinema salonlarından kafelere, alışveriş merkezlerinden seyir teraslarına pek çok farklı işletme bulunuyor. Kule bölümünde döner restoran her yıl binlerce kişi tarafından ziyaret edildiği için Ankara denildiğinde akla gelen yapılardan biri oluyor.
Atakule’ye Ankara’nın neredeyse her yerinden toplu taşıma araçları ile kolaylıkla ulaşabilirsiniz. Şehir merkezinde olması ulaşımın çok daha kolay hale gelmesine yardımcı oluyor. Etrafında yer alan otoparklara da aracınızı park edebilirsiniz.
Güvenpark, Kızılay Meydanı içerisinde yer alıyor. 19.100 metrekare büyüklüğündeki Güvenpark; etkileyici anıtları, tarihi ağaçları ve geniş çocuk parkları ile şehrin tam merkezinde ancak gürültüden uzak bir mola vermek isteyenler tarafından ziyaret ediliyor.
Güvenpark’ta yer alan 37 metre yüksekliğe sahip bronzdan yapılmış figüratif heykeller Atatürk ve Kurtuluş Savaşı dönemindeki yol arkadaşları için özel olarak tasarlanmıştır. Günün her saati kalabalık olan Güvenpark, Ankara’nın en merkezi yerlerinden biri olarak kabul ediliyor.