Rize Haber
Rize
Kapalı
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Rize
00:00:00
İmsak vaktine kalan
Ara

Depresyondan bilinci kapanan hasta 56 gün sonra uyandı

Depresyondan bilinci kapanan hasta 56 gün sonra uyandı

Berkay YILDIZ/SAMSUN, (DHA)- SAMSUN Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü İç Hastalıkları Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Özgür Kılıç, depresyon tanısı ile 56 gündür bilinci kapalı olan hastayı EKT (Elektrokonvülsif terapi) tedavisi ile uyandırdıklarını belirterek, “Bu vaka, depresyonun yalnızca bir üzüntü hali olmadığını, kimi zaman insanı tamamen susturup hayattan alıkoyabilecek kadar derin bir etki yaratabileceğini göstermiştir” dedi.

Kentte ismi açıklanmayan 26 yaşında bir kadın hasta, depresyon tanısı ile yakınları tarafından OMÜ Tıp Fakültesi Hastanesi’ne getirildi. Bilinci kapalı olan ve durumu ağırlaşan hasta için doktorlar seferber oldu. Hastanın 56’ncı günde EKT tedavisi ile uyandığını söyleyen OMÜ Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü İç Hastalıkları Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Özgür Kılıç, “Bize sevk edildiğinde yoğun bakımda izlemeye başladık. Hasta gözlerini açmıyor, ağrılı uyaranlara dahi yanıt vermiyor, adeta kaskatı kesilmiş şekilde yatıyordu. Tüm nörolojik, metabolik, enfeksiyöz, toksik ve endokrin tetkikler normaldi. Sayısız olasılığı dışladık ama hala bir neden bulamamıştık. Organik bir bozukluk görünmüyordu. Buna rağmen hasta adeta donmuş gibiydi. Bu noktada, durumun psikiyatrik kökenli olabileceğini düşündük. Durumu psikiyatri, nöroloji ve yoğun bakım uzmanlarının yer aldığı bir konseyde değerlendirdik. Tüm bulguları birlikte gözden geçirdik ve bunun katatoni olabileceğine karar verdik” diye konuştu.

‘BU KADAR AĞIR VE TEDAVİNİN GECİKTİĞİ OLGULAR OLDUKÇA NADİRDİR’

Hastanın uyandırılma sürecini anlatan Dr. Öğretim Üyesi Kılıç, “Bilinci kapalı şekilde getirilmişti. O ana kadar bilinen başka bir hastalığı yoktu. Ancak bu kez tablo çok daha ağırdı. Sayısız tetkik yapılmış ama neden uyanmadığı, gözlerini açmadığı, konuşmadığı bir türlü anlaşılamamış. Biz de hastanın hiçbir müdahaleye tepki vermemesinin ardından konsey ile toplanıp katatoni tanısı koyduk. Katatoni, bazı ağır psikiyatrik hastalıklarda görülebilen, kişinin konuşmadığı, hareket etmediği ve çevresiyle tüm bağını kopardığı bir tablodur. Özellikle ağır depresyonlarda bu durum ortaya çıkabilir. Dışarıdan bakıldığında bilinci kapalı gibi görünür ama aslında içeride bir tür donma hali yaşanır. Literatürde bu kadar uzun süren katatoni vakaları bildirilmiştir. Ancak bu kadar ağır ve tedavinin geciktiği olgular oldukça nadirdir. Biz de bu tabloya zamanında müdahale ettik. EKT tedavisine başladık. 56’ncı günün sabahında, 5’inci seansın ardından hasta gözlerini açtı. Bize baktı, yemek yedi. O anı tarif etmek gerçekten zor. Bu vaka, depresyonun yalnızca bir üzüntü hali olmadığını, kimi zaman insanı tamamen susturup hayattan alıkoyabilecek kadar derin bir etki yaratabileceğini göstermiştir. Bu yalnızca tıbbi değil, aynı zamanda insani bir umut hikayesiydi. Bilimin, ekip çalışmasının ve sabrın zaferiydi” ifadelerini kullandı. (DHA)

FOTOĞRAFLI