DEVA Partisi Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı Mustafa Yeneroğlu, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmekte olan 7. yargı paketini değerlendirdi.
DEVA Partisi Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı Mustafa Yeneroğlu, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmekte olan 7. yargı paketini değerlendirdi.
21 kanunda değişiklik öngören ve bu hafta TBMM’nin gündeminde yer alan 7. yargı paketi ile iktidarın sadece göz boyamaya çalıştığını ifade eden Yeneroğlu şunları söyledi:
“Üzülerek belirtmeliyim ki Yargı Paketi, kronikleşmiş hiçbir soruna çözüm üretmediği gibi yargının iktidar tarafından esir alınışını perdelemekten dahi aciz bir çabadır. Türkiye her geçen gün gittikçe artan şekilde hukuk devletinin en asgari şartlarının dahi sağlanmadığı, kuvvetler ayrılığının ve yargı bağımsızlığının görmezden gelindiği zorba bir anlayışla yönetilmektedir.”
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının uygulanmadığını ve görevini yerine getirmeye çalışan üyelerinin devamlı tehdit edilerek Anayasa Mahkemesinin hizaya getirilmeye çalışıldığını ileri süren Yeneroğlu, “Böyle bir ortamda, bu yargı paketi ile iktidar sadece göz boyamaya ve pansuman tedbirlerle günü geçiştirmeye çalışmaktadır.” dedi.
'Çocuğunun hastalığı nedeniyle kadın hükümlülerin cezasının infazının ertelenmesi için aylarca haykırdık'
Paketin 26. maddesinde “çocuğunun hastalığı nedeniyle kadın hükümlünün cezasının infazının ertelenmesi” için İnfaz Kanununda önemli bir değişikliğe yer verildiğini söyleyen Yeneroğlu, “Bu düzenleme için aylarca haykırdık. Söz konusu düzenleme olumlu görünse dahi yaşatılan ağır zulme karşı sadece artan kamuoyu tepkisini yatıştırma amaçlı bir düzenlemedir.” dedi.
Yeneroğlu, teklifin eşitlik ilkesi gözetilerek erkek hükümlüleri de kapsayacak şekilde değiştirilmesini istedi. Ayrıca söz konusu düzenleme için tam teşekküllü hastanelerden alınan raporla yetinilerek Adli Tıp Kurumu onayının kaldırılması da işlemlerin kolaylaştırılması için önemli olacağını belirterek bu değişikliğin de görüşmelerde dikkate alınması gerektiğini belirtti.
Uzun yargılama süreleri: “Trajik halin itirafı”
Pakette yer alan, uzun yargılamalar nedeniyle yapılan bireysel başvuruların Tazminat Komisyonu tarafından incelenmesiyle ilgili düzenlemeyi, “Yargı sisteminin getirildiği trajik halin itirafıdır” diye yorumlayan Yeneroğlu, “Anayasa Mahkemesi’nin son istatistiklerine göre, verilen ihlal kararlarının yüzde 80’inin makul sürede yargılanma hakkına ilişkin” olduğunu belirtti.
Avukatların ekonomik açıdan desteklenmesine ilişkin tedbirlerin ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin maddelerin yetersiz olduğunu savunan Yeneroğlu açıklamasına şöyle devam etti:
“Mesleğe yeni başlayan avukatlar ve kıdemli avukatlar fark etmeksizin avukatlık hizmetlerinde alınan yüzde 18 KDV oranı, yüzde 8’e düşürülmelidir. Hak arama hürriyetinin etkin kullanımının kolaylaştırılması amacıyla, avukatlık hizmetinden yararlanan iş sahiplerine ilave külfet getiren ve hali hazırda yüzde 20 olan gelir vergisi tevkifatı oranında da indirime gidilmelidir. Avukatların CMK ve adli yardım hizmetleri karşılığında tanzim ettiği makbuzların ödemesi düzensiz bir şekilde yapılmaktadır. Bu hizmetlerin karşılığının ödenmesi için bir süre belirlenmelidir. CMK gereğince görevlendirilen müdafi ve vekillere yapılan ödemeler ile Adli Yardım kapsamında görevlendirilen vekillere yapılan ödemeler son derece düşük olup, her iki tarife de Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Seviyesine çıkarılmalıdır. Beraat eden sanık lehine hükmedilen vekalet ücretlerinin ödemelerinin düzenli ve belirli bir süre içerisinde yapılması sağlanmalıdır. Kamu avukatlarının özlük hakları iyileştirilmelidir.”
'Hukuk devletini reddeden tutumunuzla hiçbir sorunu çözemezsiniz'
“Hukuk devletini reddeden bir iktidardan bu sorunlara deva olmasını beklemek zaten abesle iştigaldir. İktidarın Demokles’in kılıcını hakim ve savcıların tepesinde tuttuğu bir ortamda 7 yargı paketi değil, 77 yargı paketi de hazırlansa hepsi işlevsiz ve yetersiz kalacaktır. Hukuk devletini reddeden tutumunuzla hiçbir soruna çözüm üretemezsiniz” yorumunu yapan Yeneroğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
“Hukuk devletinin asgari gereklerinin yerine getirilmediği, kuvvetler ayrılığının tesis edilmediği ve temel hakların yok sayıldığı bir ortamda, bu yargı paketi de hiçbir işe yaramayacaktır. Hukuksuzluğu sıradanlaştıran bu iktidarın hukuk sisteminde açtığı derin yaralara çare olamayacağı açıktır.”