Rize Haber
Rize
Kapalı
13°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Rize
00:00:00
İmsak vaktine kalan
Ara

Duygusal istismarda farkındalık düşük

Duygusal istismarda farkındalık düşük

Salih TEKİN/ERZURUM, (DHA)- ERZURUM Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Talip Şener, fiziksel ve cinsel istismarda toplumun farkındalığı ve tepkisinin yüksek ancak duygusal istismarda düşük olduğunu bildirdi. Prof. Dr. Şener, sürekli eleştirme, suçlama, aşağılama, küçümseme, alay etme, lakap takma, sevgi ve ilginin geri çekilmesi olarak açıkladığı duygusal istismarın, çocuğun gelişimini etkileyen davranışlardan olduğunu söyledi.

Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) Edebiyat Fakültesi Psikoloji Öğrenci Kulübü tarafından 'Geleceğin ışığı: Çocuk ve Ergen' temalı ulusal psikoloji kongresi gerçekleştirildi. Çeşitli üniversitelerden akademisyen ve psikologların katıldığı zirvenin son gününde 'Çocuk Hakları ve Toplum Sağlığı' konulu panel düzenlendi. Moderatörlüğünü ETÜ Psikoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Oğuzhan Ekinci'nin yaptığı panele, Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Talip Şener, Erzurum Barosu Başkanı Avukat Mesut Öner ile Aile ve Sosyal Hizmetler Kurumu Psikoloğu Fulya Alaybaşı konuşmacı olarak katıldı.

'ALARM VERİYOR'

Erzurum Büyükşehir Belediyesi İbrahim Erkal Kültür Merkezi'ndeki panelin açılışında konuşan ETÜ Psikoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Oğuzhan Ekinci, Türkiye'de çocuk hakları açısından ortaya çıkan tablonun hiç iç açıcı olmadığını söyledi. Milyonlarca çocuğun eğitim hakkından mahrum bırakıldığını belirten Prof. Dr. Ekinci, "Milyonlarca çocuk eğitim hakkından mahrum bırakılarak çalışma yaşamının yükünü omuzlamakta. Güncel verilere göre yaklaşık 3,5 milyon çocuk çocukluğunu yaşayamadan fabrikalarda, yol kenarlarında, oto tamirhanelerinde çalışmak zorunda. Veriler bize bir şeyler söylüyor. Aynı zamanda alarm veriyor. 15-17 yaş grubunda çocukların iş gücüne katılım oranı yüzde 25. Kayıtlı çocuk işçi sayısı 1 milyon 474 bin. Son 11 yılda yani 2013 ila 2024 yılları arasında iş kazalarından hayatını kaybeden çocuk sayısı 442. 612 bin 814 çocuk zorunlu eğitim çağında olmasına rağmen okul dışında kalmış" dedi.

LAKAP TAKMA DUYGUSAL İSTİSMAR

Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Talip Şener, 2024 yılı verilerine göre her yıl yaklaşık 1 milyar çocuğun fiziksel, cinsel, duygusal şiddete maruz kaldığını söyledi. 5 yaş altındaki çocukların yüzde 60'ının düzenli olarak fiziksel ve duygusal istismara maruz kaldığını ifade eden Prof. Dr. Şener, dünya genelinde 650 milyon kız çocuğu ve kadının ise 18 yaşından önce cinsel istismar mağduru olduğunu kaydetti. İstismarın dünyada ve ülkemizde çok yaygın bir problem olduğunu anlatan Prof. Dr. Şener, "Fiziksel ve cinsel istismarda toplumun farkındalığı yüksek, tepkileri güçlü. Fakat duygusal istismarda farkındalığın düşük olduğunu görüyoruz. Sürekli eleştirme, suçlama, aşağılama, küçümseme, alay etme, lakap takma, sevgi ve ilginin geri çekilmesi, tehdit etme, korkutma, kıyaslama, usandırma, aşırı kontrol etme, aşırı korumak, yani izole etmek, engellemek duygusal istismardır. Bu da çocuğun doğal gelişimini engelleyen davranışlardır. Bunların tespiti de zor. Çocuk bunun farkında da olmayabilir, etraftaki insanlar da fark edemeyebilir ama aslında yapılan şey çocuğa karşı duygusal istismardır. Bunun da sonuçları fiziksel ve cinsel istismar gibi negatif yönden güçlü ve tehlikelidir. Bu noktada farkındalığımız biraz düşük. Bunun geliştirilmesinde fayda görüyorum" diye konuştu.

ÇOCUK HAKLARI MERKEZİ

Türkiye'de Çocuk Adalet Merkezi'nin (ÇAM) ilk olarak Erzurum'da kurulduğunu belirten Erzurum Barosu Başkanı Mesut Öner, kendilerinin de çocuk hakları merkezi kurmak için çalışma yaptıklarını söyledi. Avukatların donanımlarını artırmayı amaçladıklarını ifade eden Öner, "Çocuk hakları merkezi kurmadaki amacımız, yargılama sürecinde çocuğa temas eden kişilerin çocukla iletişimi noktasında gerekli donatılara sahip olmaları. Bizim baro olarak çocukların hukuki süreçlerinde avukat bulundurma zorunluluğu var. Dolayısıyla görevlendirdiğimiz arkadaşlarımızın çocuğa yaklaşım tarzını belirlemek ve bu noktada onun donatlarını artırma çabası içindeyiz" dedi.

Panelde söz alan Aile ve Sosyal Hizmetler Kurumu Psikoloğu Fulya Alaybaşı, kurum olarak çocuklara yönelik yaptıkları hizmetler hakkında bilgi verdi. (DHA)

FOTOĞRAFLI