Erzurum'da bulunan Doğu Anadolu Gözlemevi'nde, astronomi ve uzay bilimine katkı sağlayacak olan 'Uzay Havası Gözlem Sistemi' kurulacak.
Erzurum'da, astronomi ve uzay bilimine önemli katkı sunacak Doğu Anadolu Gözlemevi'nde (DAG), "Uzay Havası Gözlem Sistemi" kurulacağı bildirildi.
Üniversitenin Kurumsal İletişim Direktörlüğünden yapılan açıklamaya göre, Atatürk Üniversitesi Astrofizik Araştırma ve Uygulama Merkezi (ATASAM) ile İstanbul Üniversitesi Gözlemevi Uygulama ve Araştırma Merkezi (GUAM) arasında kozmik parçacık ve uzay havası konularında ortak çalışmalar için bilimsel işbirliği protokolü imzalandı.
Her iki üniversite bünyesinde uzay bilimleri konusunda çalışmalar yapan ATASAM ve GUAM merkezleri uzay bilimlerinin kozmik ışınlar, atmosferik ve astronomik gözlemler, güneş etkinlikleri, radyo bölgesi takibi ve uzay havası gibi bazı özel konularda çalışmalar yapacak.
Açıklamada, "GUAM bünyesinde kurulumu tamamlanan bir müon (kozmik parçacık) dedektörü ve bir radyo anteninden oluşan 'Uzay Havası Gözlem Sistemi'nin, ATASAM bünyesindeki Doğu Anadolu Gözlemevi yerleşkesine kurulumunun yapılması, işletilmesi ve bu kapsamda yapılacak ortak bilimsel çalışmaların yürütülmesi ilk aşama olarak planlanarak, ekim ayının ilk haftası müon dedektörü ve radyo anteninden oluşan sistem, DAG yerleşkesine getirilip kurulacak ve sonrasında ise ilk ölçümlerle gözlemler başlayacak." ifadelerine yer verildi.
Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, üniversitenin Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri (AUB) Bölümü akademisyenlerinin de görev aldığı bu proje kapsamında, DAG'ın uzay bilimlerinin farklı konularında bilimsel ve AR-GE kapsamlı çalışmalara önemli bir altyapı desteği verecek şekilde güçlü ve sürdürülebilir bir altyapıya hazır olduğunu belirtti.
Kurumlarının bir "araştırma üniversitesi" olduğuna dikkati çeken rektör Çomaklı, şunları kaydetti:
“Üniversitemizin, araştırma üniversitesi olması kapsamında dış paydaş kaynaklı ortak projeler konusundaki çalışmalara verdiği önem ve öncelikler sayesinde, birimlerimizin bu tür AR-Ge girişimleri ile dış paydaş ortaklıkları fazlasıyla anlam kazanmıştır. Bu tür bilimsel ve AR-Ge işbirlikleri konusunda, gösterdikleri çaba ve girişimler için ATASAM ve AUB birimlerimizde görev yapan tüm akademik ve teknik ekibimiz ile İstanbul Üniversitesi ailesine teşekkür ediyoruz.”
