Atatürk Üniversitesi ev sahipliğinde Tıp Fakültesi ve Aşı Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi iş birliğiyle Kültür Merkezi Prof. Dr. Kemal Bıyıkoğlu Salonu'nda düzenlenen konferansa, Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesinden Prof. Dr. İsmail Öçsoy, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesinden Doç. Dr. Basri Gülbakan ile diğer akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, konferansta yaptığı konuşmada, nanoteknoloji ve omiks alanlarının tıp ve bilim dünyasında çığır açan gelişmeler sunduğunu, bu konulara öğrencilerin ilgisini çekmenin önemli olduğunu söyledi.

Bilimin geleceğine yön veren konuları gündeme taşıyarak bu alanlardaki gelişmeleri öğrencilerle buluşturmanın önemine dikkati çeken Hacımüftüoğlu, şöyle devam etti:

"Üniversite olarak gençlerimizin bilime olan ilgisini artırmak ve yeni nesil teknolojilere dair farkındalıklarını geliştirmek için bu tarz etkinlikleri destekliyoruz. Nanoteknoloji, nanotıp ve omiks gibi bilim dalları, yalnızca tıbbın değil tüm insanlığın geleceğini şekillendirecek potansiyele sahip. Bu konular üzerine düşünmek, araştırmak ve gençlerimizi bu alanlara yönlendirmek bizler için sorumluluk."

Hacımüftüoğlu, konferansın bilim dünyasına katkı sağlayacağını ve öğrencilerin bilimsel farkındalıklarını artırma açısından değerli olduğunu dile getirdi.

"Geleceğin tedavi yöntemlerinde nanoteknoloji ön planda olacak"

Prof. Dr. Öçsoy, "Nanomalzemeler Çağı ve Nano Tıp" başlıklı sunumunda, nanoteknolojinin tıp alanında sunduğu çözümleri, gelecekte sağlık sektörünü nasıl dönüştüreceğini ve nano boyuttaki malzemelerin insan sağlığı üzerindeki olumlu etkilerini anlattı.

Nanoteknolojinin, özellikle kanser tedavisi ve ilaç taşıma sistemlerinde avantaj sunduğunu dile getiren Öçsoy, "Geleceğin tedavi yöntemlerinde nanoteknoloji ön planda olacak ve bu gelişmeler sayesinde hastalıkların teşhis ve tedavisi çok daha etkili hale gelecek." diye konuştu.

Doç. Dr. Gülbakan ise "Kalıtsal Metabolik Hastalıklarda Yeni Nesil Omiks Analizler" konulu sunumunda, genetik hastalıkların teşhis ve tedavisinde omiks analizlerin rolünün giderek arttığını belirterek, "Bu yeni nesil analizlerin, hastalıkların moleküler düzeyde anlaşılmasına olanak tanıyor. Omiks teknolojisi sayesinde, hastalıklara yönelik çok daha spesifik ve kişiye özel tedavi yöntemleri geliştirilebiliyor. Özellikle kalıtsal metabolik hastalıkların çözümünde omiks analizleri avantaj sağlıyor." ifadelerini kullandı.