İl Genel Meclisi Nisan ayı toplantısında söz alan İl Genel Meclisi CHP Grup Başkanvekili Mehmet Yılmaz, “Giresun için gurur duyduğumuz ve övündüğümüz, ancak 21 yıllık AKP iktidarında elimizden yitip giden ayrıcalıklarımız ve bu durum bizi bölgesinde en geride kalan iller sınıfına düşürmüştür” dedi.
Siyasette Giresunlunun bol kepçe oyuyla iktidar gücünü elinde tutanlar, salt kendi ideolojik bakışları, sırf kendi yaşam tarzı, zevk ve beğenileri ışığında, Giresun halkının ne düşündüğünü dahi merak etmeden iş ve işlemler yaptırmışlar, yine halkın malını mülkünü kamu yararı gözetmeksizin bir mirasyedi anlayışı ile satmışlar diyen Yılmaz, “Hatta 5 Milyona satıp, 69 Milyona geri almışlar (Örnek: SEKA) iğneden ipliğe satmışlar (İl Özel İdarenin gayrimenkullerinin satışı gibi), yıkmışlar, yenisini hala yapamamışlar (Kültür Merkezi örneği), yapmışlar, bazen de yaptığını yeniden yıkmışlardır (Limandaki silo ve depolar gibi) Sonuç ortada, daha önce de söylemiştik. Giresun sadece 28 plakası olan bir köy gibi şimdilerde.
AKP iktidarından önce, bu şehrin geçmişinde, pek çok alanda bölgesinde önceliği ve birinciliği vardı. Çok sayıda fabrikaları vardı Giresun’un. Devlet yatırımlarında bir numaraydı. 2000’li yıllara kadar sokaklarında işsizi nadir olan bir il idi” ifadelerini kullandı.
Yılmaz konuşmasının devamında şunları söyledi; “Ta 2. Meşrutiyetten önce, ilk şehir tiyatrosu kurulan il olarak Giresun’umuzla hep gurur duyduk. Samsun’dan Sarp’a kadar bölgede “Grup Medler” adında ilk orkestra kurulan il yine Giresun’umuzdur. 1970’li yıllarda bu orkestramız düğünlerde çalmak üzere Samsun’a dahi gitmekteydiler. Yine merkezde Hacıhüseyin’de Bodimeli, Gemiler Çekeğinde Dr. Ali Rıza Erkan, Meydanda Taşbaşı, Kale de Zübeyde Hanım park ve çay bahçelerinde orkestralar ve mahalli sanatçılar müzik programlarında sahne alırlar. Giresunlular kadınlı erkekli dans eder ve eğlenirlerdi.
Ta ki 12 Eylül Faşist Darbesi ve sonrasında 1990’lı yıllarda, deniz dolgusu ile yapılan Samsun-Sarp Karayolu yüzünden bu mekanların büyük bir kısmı ortadan kaldırılmıştır. Oysaki yeni karayolu şehiriçi geçişine direnen Giresun’da Tirebolu ilçemiz ve Ordu ilinde Altınordu ve Perşembe, Fatsa, Ünye ilçeleri hem plajlarını hem denizlerini hem de kültür-sanat ve eğlence mekanlarını koruyarak Turizm açısından da avantajlı hale gelmişlerdir.
Giresun Merkez şehiriçi geçişini, zamanında doğru müdahale edip, tünel ve viyadüklerle şehrin güneyine atamadığımız için, bugün “Güney Çevre Yolu Projesi” ile günah çıkarmaya çalışıyoruz.
Değerli arkadaşlar AKP iktidara geldiğinde pekala, özellikle Giresun şehiriçi geçişi ve dolgu alanlarını halka sorarak, sivil toplum örgütleri ve meslek odalarının görüşlerini alarak belediye ile merkezi idarenin kaynakları ile tıpkı komşumuz Ordu ve sahil ilçelerinde olduğu gibi turizmi, sosyal ve kültür-sanat yaşamını canlandıracak, geliştirecek projelerle donatabilirdi. Bu şehrin, bir deniz şehri olduğu unutturuldu Giresun halkına.
8 kilometrelik deniz kenarında, her yerde denize girilmesin, denize ayağını sokmasın, denizle kucaklaşmasın diye yol dahil, deniz dolgularındaki imalatlar ve demir parmaklıklar ile insanlarımız cezalandırılmış ve denize yabancılaştırılmıştır.
Kısacası AKP iktidarı, Giresun’un tarihinden gelen modern, sosyal ve Kültür-Sanat canlı yaşamını maalesef söndürmüştür.
Deniz Kenti Estetiğinden yoksun, betona gömülü imalatlarınızla önce Özel İdareyi batırıp, yasaya aykırı olmasına rağmen tüm dolgu alanındaki varlıklarını da Giresun Belediyesine hediye ettiniz.
Giresun Merkezde başta halkımızı canından bezdiren Trafik Yoğunluğunu ortadan kaldıracak ve şehre derinlik kazandıracak ve nefes aldıracak “Güney Çevre Yolu Projesi” mutlaka gelmekte olan Millet İttifakı İktidarının önceliği olacaktır. Devamında toplama yolun taşıt trafiğinden çıkarılması sadece halkın kullanması ve demir parmaklıklar sökülerek insanlarımızın yeniden kolaylıkla denizle buluşması sahil boyunca her yerde sağlanacaktır.
Bu proje ile ilgili görüş ve önerilerimizi ilk kez 2018 yılında İl Genel Meclisimizde yaptığımız bir sunumla halkımız ile paylaşmış, sonraki yıllarda da en çok gündeme taşıdığımız konulardan birisi olmuştur. Taki istediğimiz gibi yapılana dek bu mücadelemiz sürdürülecektir.”
