Gerçekleştirilecek eğitim programı ve girişimsel radyoloji bilim dalı hakkında bilgi veren ve eğitim merkezi olarak seçilmelerini değerlendiren Girişimsel Radyoloji Uzmanı Doç. Dr. Melih Topcuoğlu, "Avrupa'da 28 fellow eğitim merkezinden biriyiz. Yurt dışından uzman meslektaşlarımızın üst ihtisas eğitimi amacıyla hastanemiz Girişimsel Radyoloji Ünitesinde yer alacak olması çok önemli. Cumhuriyetimizin 100'üncü yılını kutladığımız bu dönemde Türk girişimsel radyolojisinin uluslararası düzeydeki geldiği noktayı göstermesi açısından da ayrıca gurur kaynağı oldu. Gelecek olan uzman arkadaşlara tecrübelerimizi, birikimlerimizi aktaracağız. Bu bilgileri paylaşarak çoğaltma imkanı bulacağız" diye konuştu.

“BİRÇOK PROBLEM İÇİN UYGUN HASTALARDA AMELİYATSIZ TEDAVİ İMKANI”

Konuşmasında girişimsel radyoloji hakkında da bilgi veren Doç. Dr. Topcuoğlu, Girişimsel Radyoloji’nin, Röntgen, Ultrasonografi, Bilgisayarlı Tomografi ve Anjiyografi gibi görüntüleme yöntemleri kullanılarak, hastaların tanı ve tedavisinde ameliyatsız çözümler sunan bir bilim dalı olduğunu söyledi.

Vücut bütünlüğünün esas olduğu ve giderek daha popüler hale geldiği günümüzde bu gibi ameliyatsız çözümlerin çok daha sık kullanılmaya başlandığını hatırlatan Doç. Dr. Topcuoğlu, şu bilgileri aktardı:

“Girişimsel radyoloji bu noktada çok fazla seçenek sunuyor. Kadınlarda sık karşılaşılan miyomlardan, uygun hastalarda bu yöntemle kurtulmak mümkün olabiliyor. Genel anestezi olmaksızın damar içerisinden anjiyo yöntemiyle girilerek miyomları besleyen damarlar kapatılıyor. Benzer şekilde prostat büyümesine bağlı idrar sorunları yaşan hastalarda da kullanıyoruz.  Ameliyatsız şekilde genel anestezi, dikiş, kesik ve yara olmadan anjiyo yöntemiyle prostatın büyümesine sebep olan atardamarlara girilerek bu damarlar kapatılabiliyor. Bu sayede hastanın idrar şikayetlerinde gerileme ve prostat büyümesinde azalma sağlanabiliyor. Bir diğer çalışma alanı ise beyin damar hastalıklarıdır. Beyindeki damar baloncukları yani anevrizmalar, damar yumakları, inme gibi damar tıkanıklığı ya da baş boyun tümörlerinin damarsal beslenmesini durdurma gibi tedaviler mümkün hale geliyor. Aynı şekilde tiroid bezindeki büyüme veya nodüllerin ameliyatsız bir şekilde yakılması ya da tiroid bezi beslenmesinin damar içinden kapatılması bu tedaviler arasında yer alıyor."

“MULTİDİSİPLİNER YAKLAŞIMLA TEDAVİ SUNULUYOR”

Doç. Dr. Melih Topcuoğlu, Girişimsel Radyoloji ‘nin kanser tedavisinde de kullanıldığını belirterek, “Kanserli dokuların tanı ve tedavisinde görüntüleme kılavuzundaki ameliyatsız yöntemlerle, öncelikle hastalıkların tanısını koyup daha sonrasında onkoloji bölümüyle multidisipliner bir çalışmayla hastanın kliniğine uygun, kemoembolizasyon, radyoembolizasyon ya da ablasyon dediğimiz yöntemlerle tedavilerine katkı sağlamaktayız” diye konuştu.

ÖZELLİKLE AMELİYAT EDİLEMEYECEK HASTALARDA ÖNEMLİ BİR AVANTAJ SAĞLIYOR

“Girişimsel Radyoloji’nin sağladığı bir diğer avantaj ise ameliyat olamayacak tıbbi durumdaki hastalara veya genel anestezi için uygun olmayan hastalara sunduğu çözümlerdir” diyen Doç. Dr. Topçuğoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ağır kalp hastalığı, kontrolsüz diyabet, kronik böbrek hastalığı ve çoklu kronik hastalık varlığı nedeni ile cerrahinin veya genel anestezinin uygun olmadığı hastalarda Girişimsel Radyoloji’nin sunduğu tedavi opsiyonları lokal anestezi ve ameliyata gerek kalmadan alternatif yöntemler içerdiğinden bu durumlarda hayat kurtarıcı hale gelmektedir.    

“ÜLKEMİZ HEM BİLİMSEL HEM TEDAVİ ANLAMINDA ÇOK GELİŞMİŞ DURUMDA”

Türkiye'nin Girişimsel Radyoloji alanında hem bilimsel araştırma hem de tedavi imkanları açısından çok önemli bir noktada olduğunun altını çizen Doç. Dr. Melih Topcuoğlu, “Önceden yurt dışına bu alanda eğitim almak için giden meslektaşlarımız olurdu. Şu anda özellikle büyük şehirlerdeki üniversitelerimiz yurt dışından gelecek hekimlere eğitim verebilecek durumdadır. Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Girişimsel Radyoloji Ünitesinin Avrupa çapında bir eğitim merkezi olarak seçilmesi de bu anlamda önemli bir gösterge oldu.” dedi.