Adnan ÇELEBİ/NİĞDE,(DHA)- NİĞDE İl Sağlık Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Doğan Bahadır İnan, akciğer kanserinde en önemli risk faktörünün tütün ve tütün ürünlerinin kullanımı olduğunu belirterek, "Vatandaşlarımızı sağlıklarını korumaları için tütün ve tütün ürünlerini kullanmamaya davet ediyoruz" dedi.
İl Sağlık Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Doğan Bahadır İnan, '1-30 Kasım Akciğer Kanseri Farkındalık Ayı' nedeniyle yazılı açıklama yaptı. İnan, Akciğer kanserinin dünya genelinde erkeklerde en sık görülen kanser olduğunu, kadınlarda ise ikinci sırada yer aldığını açıkladı. İnan, "Akciğer kanseri dünya genelinde erkeklerde en sık görülen kanserken, kadınlarda ise ikinci sırada yer almaktadır. Gerek dünyada gerekse ülkemizde kanser kaynaklı ölümlerin en yaygın nedeni de akciğer kanseridir. 2022 yılında, dünyada yaklaşık 2.5 milyon yeni vakanın ortaya çıktığı ve bu hastalığa bağlı 1.8 milyon ölümün gerçekleştiği tahmin edilmektedir Ülkemizde, erkeklerde trakea, bronş ve akciğer kanseri en sık izlenen kanserler arasında ilk sırada yer alırken, kadınlarda oranıyla en sık görülen kanserler arasında beşinci sırada yer almaktadır. En son verilere göre ülkemizde bir yıl içerisinde yaklaşık 31 bin kişi akciğer kanseri teşhisi almış, 25 bin kişi bu nedene bağlı hayatını kaybetmiştir” dedi.
Akciğer kanserinin en önemli faktörünün tütün ve tütün ürünleri kullanımı olduğunu belirten İnan, “Bu kanser türü için en önemli risk faktörü tütün ve tütün ürünlerinin kullanımıdır. Ülkemiz verileri ile yapılan bir çalışma neticesinde akciğer kanseri için tütün ve tütün ürünlerinin kullanımına atfedilen oran erkeklerde yüzde 89,9 kadınlarda ise yüzde 43 olarak belirlenmiştir. Bu istatistikler dikkate alındığında, ülkemizde bir yıl içerisinde ortaya çıkan yaklaşık 25 bin akciğer kanseri vakasının önlenebilir olduğu söylenebilir. Nitekim, yapılan çalışmalara göre tütün ve tütün ürünü tüketimindeki azalmayla akciğer kanseri görülme sıklığı da azalmaktadır. Akciğer kanserinin diğer önemli nedenleri arasında asbest ve ağır metaller gibi mesleki, hava kirliliği, pasif içicilik, radon gibi çevresel risk faktörlerine maruziyet yer almaktadır. Bu veriler, önleyici tedbirler almanın ve erken evrede tanı koymanın akciğer kanseriyle mücadeledeki en kritik aşamalar olduğunu ortaya koymaktadır. Uluslararası sağlık otoriteleri tarafından akciğer kanserinin önlenmesi programlarının, birincil ve ikincil koruma önlemlerini içermesi gerektiği belirtilmektedir. Akciğer kanserinin neden olduğu bulgu ve şikayetlerin oluşumu için genellikle birkaç yıl geçer ve hastalık ileri evreye gelinceye kadar fark edilemeyebilir. Belirtiler, tümörün akciğer içindeki yerleşimine, büyüklüğüne, yayılım yerine ve yayılma derecesine bağlı olarak çeşitlilik gösterir" diye konuştu.
TÜTÜN ÜRÜNLERİ KULLANILMAMALI
Tanı ve tedavilerden bahseden İnan şöyle dedi:
"Akciğer kanserinin tanı ve evrelemeye yönelik testleri genellikle aynı zaman diliminde yapılır. Akciğer kanseri için tanı yöntemleri arasında fizik muayene, görüntüleme, bronkoskopi, histopatoloj incelemesi için doku örneği alınması yöntemleri yer alır. Ayrıca, spesifik alt tipin tanımı ve en iyi tedavi seçeneğini yönlendirmek için spesifik genetik mutasyonları veya biyo-belirteçleri tanımlamak için moleküler testler de tanıda önemli yer tutmaktadır. Tanı konulduktan sonra, kanser hücrelerinin vücudun diğer kısımlarına yayılıp yayılmadığını tespit etmek için ilgili diğer testler yapılır. Hastadan hastaya farklılaşabilmekle birlikte tedavi kararında; hastalığın yeri, evresi, hastanın yaşı ve diğer sağlık sorunlarının varlığı gibi birden fazla faktör etkilidir. Multidisipliner bir çalışma gerektiren bu tedaviler; cerrahi, hedefe yönelik tedaviler, radyoterapi, kemoterapi, immunoterapi gibi farklı seçenekleri içermektedir. Akciğer kanseri farkındalık ayı vesilesiyle vatandaşlarımızı, akciğer kanserinin bir adım önünde olmaları ve sağlıklarını korumaları için tütün ve tütün ürünlerini kullanmamaya ve sağlıklı yaşam alışkanlıklarını benimsemeye davet ediyor, sağlıklı günler diliyoruz." (DHA)
FOTOĞRAFLI