İkinci Dünya Savaşı sonrası Alman edebiyatının önemli romancıları arasında yer alan Martin Walser 96 yaşında öldü.
1990'ların sonunda Nazi geçmişinin 'kalıcı temsilini' eleştirdiği için bir skandala neden olan Walser'ın ölüm haberini Alman Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier duyurdu.
Steinmeier, "Martin Walser'ın yasını tutuyoruz, onu unutmayacağız" diye yazdı.
Alman devletine ait ARD ve ZDF gibi medya kuruluşları ile Frankfurter Allgemeine gazetesi Walser'ın Überlingen'de öldüğünü duyurdu.
Günter Grass ve Heinrich Böll gibi savaş sonrası Alman edebiyatının önemli roman yazarları arasında sayılsa da Walser, Grass ve Böll gibi uluslararası alanda ünlü olmayı başaramadı.
ZDF onun için "Dahi ve provaktör" ifadelerini kullandı.
1990'ların sonunda yaptığı konuşmada Nazi geçmişinin 'kalıcı temsilinden' bıktığını söylemiş ve skandala neden olmuştu. Almanya'da tartışmaları tetiklemişti.
Özellikle TV ekranlarında Nazi suçlarını gösteren yayınlar yapıldığında 'Başka tarafa bakıyorum' diyen Walser, Auschwitz'in sürekli gündemde olmasını eleştirmişti.
Walser açıklamaları nedeniyle Almanya'daki çevreler tarafından 'Nazi geçmişini bastırmaya çalışmakla' suçlamıştı.
Kendini savunan Walser, bu suçların temsillerinin sürekli tekrarlanmasının onların dehşetini önemsizleştirdiğini söylemişti.
2002 yılında Varşova gettosundan sağ kurtulan bir Yahudi olan Alman edebiyat eleştirmeni Marcel Reich-Ranicki'ye yönelik eleştirileriyle ikinci bir skandala yol açmıştı.
Nazi Partisi belgelerinde Walser'in Nazi Partisi'ne 1944 yılının Ocak ayında katıldığını ve Alman ordusunda asker olduğunu gösteriyor.
24 Mart 1927 tarihinde Wasserburg'da doğan Martin Walser, özellikle içinden geldiği küçük burjuva hayatını betimlemeleriyle ün salmıştı. Edebiyat, tarih ve felsefe okuyan Walser, 1955'te bir kısa öykü koleksiyonunun ardından ilk romanı Des Maries a Phillpsburg'la adından söz ettirmişti.
Eserleri Türkçe'ye de çevrilen Walser'in en bilinen eserleri arasında Kaçan At, Ruh Çalışması, Kuğu Eği ve Yangın sayılabilir.
Cicero dergisi, Walser'i 2007 yılında '500 önemli Alman entelektüel' listesinde 2. sırada göstermişti. 1. sırada Papa XVI. Benedictus vardı. Üçüncü sırada ise Günter Grass bulunuyordu.