Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi (RTEÜ) İnşaat Mühendisliği Bölümü Yapı Malzemeleri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlker Ustabaş, Rize’nin son dönemde yaşadığı depremler ve ardından gelen sel afetleriyle ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu. Rize’nin coğrafi yapısının doğal afetlere karşı duyarlılığını artırdığına dikkat çeken Ustabaş, bölgedeki yapıların güvenliği ve alınması gereken önlemler konusunda çarpıcı tespitlerde bulundu.

"Rize’deki Binaların Çoğu İncelendi"

Prof. Dr. Ustabaş, Rize şehir merkezindeki neredeyse tüm binaları incelediklerini belirterek, bu yapıların büyük bir kısmının beton numuneleri alınıp teknik olarak incelendiğini ifade etti. 2013-2014 yıllarına kadar inşa edilen binaların çoğunun, gerekli inşaat standartlarını karşılamadığını vurguladı. Ustabaş, "Rize’nin özel bir coğrafyası var; dağlar ile deniz arasında sıkışmış bir alandayız. Deniz dolgusu üzerine kurulan yapılar, malzeme kalitesi ve teknik uygunluk açısından sorunlar barındırıyor. Ayrıca engebeli yamaçlarda çok katlı yapılaşmalar görülüyor. Bu alanlarda da teknik standartlara uyulmamış durumda" diye konuştu.

"5-6 Şiddetindeki Depremler Ciddi Hasar Verebilir"

Rize’nin deprem bölgesi olarak tanımlanmadığını belirten Prof. Dr. Ustabaş, bu durumun, yapı güvenliği konusunda yanlış bir algı yaratabileceğini söyledi. Ustabaş, “Rize’de 5 büyüklüğünde bir deprem olursa binalar ciddi hasar görecektir. Normal şartlarda 6 büyüklüğündeki bir depreme dayanıklı olması gereken yapılar, malzeme ve teknik yetersizlikler nedeniyle risk altında. Bu durum, acilen dönüşüm gerektiren çürük binaların varlığını ortaya koyuyor” uyarısında bulundu.

Sel ve Heyelan Tehlikesine Dikkat

Rize’nin deprem dışında sel ve heyelan tehlikeleriyle de karşı karşıya olduğunu vurgulayan Ustabaş, bölgedeki coğrafi yapıların bu riskleri artırdığını ifade etti. “Rize gibi her yağmurda heyelan riski olan bir bölgede, deprem hareketleri de bu riski artırabilir. Ancak her heyelanı depreme bağlamak yanlış olur. Mikro bölgesel jeolojik çalışmalar yapılarak bu risklerin detaylı şekilde incelenmesi gerekiyor” dedi.

“Standartlarımıza Uymalıyız”

Ustabaş, yapı kalitesinin yalnızca deprem riski ile sınırlı olmadığını belirterek, Türkiye genelindeki binaların kalitesizliğine de dikkat çekti. “Deprem olmasa bile binalarımızın kalitesi yetersiz. Teknik standartlara uygun yapılmayan yapılar, yalnızca doğal afetlerde değil, zaman içinde kendiliğinden hasar görüp yıkılabiliyor. Bu nedenle deprem yönetmeliklerine uygun yapılaşmayı ve malzeme kullanımını kesinlikle sağlamamız gerekiyor” dedi.

“Rize’nin Geleceği İçin Doğru Adımlar Atılmalı”

Son dönemde Artvin ve Rize çevresinde yapılan büyük projelere de değinen Ustabaş, bu projelerin jeofizik etkilerinin mutlaka incelenmesi gerektiğini belirtti. Ustabaş, “Rize’nin yapısal dönüşüm ihtiyacı acildir. Ancak bu dönüşüm sürecinde doğru tekniklerin ve standartların uygulanması gerekiyor. Aksi takdirde sorunlar artarak devam edecektir” uyarısında bulundu.

Prof. Dr. İlker Ustabaş’ın açıklamaları, Rize’nin hem doğal afetlere karşı hem de genel yapı güvenliği açısından alması gereken önlemleri bir kez daha gözler önüne serdi. Ustabaş, Rize’de sürdürülebilir ve güvenli bir yapılaşmanın yalnızca doğru tekniklerle mümkün olacağını vurguladı.