HABER: ÇİĞDEM HACIFAZLIOĞLU.
Rize'de turizm sektörü temsilcilerinin bir araya geldiği toplantıda bir türlü imar planlaması yapılamayan bölgede kaçak yapılaşmanın ürkütücü boyutlara ulaştığı,böyle devam etmesi durumunda önüne geçilemeyecek çevresel sorunların ortaya çıkmasının yanı sıra turizm sektörünün bitebileceğine dikkat çekildi
Rize ticaret ve sanayi Odası ev sahipliğinde Turizm Sektörü ile ilgili sorunlar ve çözüm önerilerinin görüşüldüğü toplantıya Rize'de faaliyet gösteren turizm sektörü temsilcileri katıldı.Rize'de planlamaya alınan turizm yatırımları ve master planlamalarının tanıtıldığı toplantıda kentte imar planlamasındaki aksaklıktan kaynaklı kaçak yapılaşma ve bu yapılaşmanın sektöre ve çevreye vereceği ciddi riskler öne çıktı.yıkımların ve kesilen cezaların dahi caydırıcı olmadığı vurgulandığı toplantıda master planlarından önce imar planlarının yapılması gerektiği söylendi.
Toplantının açılışı konuşmasını yapan Rize Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Yardımcısı Cem Temizel bölgede turizm yatırımlarının doğru analiz edilmemesi durumunda 30 yıl önce yaşanan hayal krıklığının kaçınılmaz olduğunu vurgulayarak "Bundan 30 yıl öncesinde 90' lı yıllarda ilimizde Rus ve Gürcü turizminin yoğun olarak yaşandığı bir dönem geçirdik.Şuanda da benzer bir tablo ile karşı karşıyayız.Şimdi de yoğun bir Arap turist hareketi var.Fakat tabloyu çok iyi okuyabildiğimizi sanmıyorum. Dengesiz bir planlama ve yapılanmanın olduğunu görüyoruz. Hizmet dengesizliği fiyat dengesizliği talebi yorumlama anlamında ciddi bir dengesizliğin olduğunu gözlemliyoruz. Bu planlamayı eğer doğru yapamazsak 30 yıl önce yaşadığımız hayal kırıklığını tekrar yaşayabiliriz.Çok otel açılmış kısa sürede kapanmıştı.Yatırım maliyeti yüksek bir sektör.Dolayısıyla müşteriyi ve pazarı doğru analiz ederek sürdürülebilir bir sistem kurmamız gerekiyor.Yoksa korktuğumuz başımıza gelebilir"dedi
Turizm Sektörü Temsilcisi Selçuk Haşimoğlu kaçak yapılaşma için acil planlamanın şart olduğunu söyleyerek" Bölgede master planı yapıldı.Lakin bu master planı yapılırken diğer taraftanda özellikle Fırtına Vadisi ve Ayder yöresinde popüleritesi yüksek olan bungalov yapılalarda aşırı derecede artış görünüyor.Bu durum özellikle çevresel anlamda çok cidi sorun yaratacak.Bölgenin altından kalkamayacak sorunlar ortaya çıkacaktır.Acil bir eylem planına ihtiyaç var."dedi
Turizm Sektörü yatırımcısı Yasemin Suyabatmaz ise imar sürecinin hızlandırılması gerektiğine vurgu yaparak "Yıllardır bölge için bir master planının yapılması ve tesisleşmenin bu plan üzerinde yapılmasını istiyorduk.İmalaştıramadığımız taktirde biz ne yol alabiliriz ne de yatırımcıyı buraya taşıyamayız.Planlamanın 4 alanla değilde şehrin bütünü için yapılması doğru olurdu.Ancak kaçak yapılaşmanın önüne geçebiliriz.Bir tesis oluşturmak çok uzun süreç alıyor ve arazi sahibi de bu süreci beklemiyor ve tesisini kuruyor."
Rizem Kültür ve Turizm Derneği Başkanı Dursun Canca ise hızla çoğalan kaçak yapılaşmanın çok ciddi çevresel sorunlara yol açacağına dikkat çekerek "Rize su kaynakları bakımından riskli illerden bir tanesi.Bir jakuzi 300 litre su alıyor.Fırtına vadisinde 750 tane bungalow olduğunu düşünürsek binlerce ton köpüklü su kaynaklara ve derelere karışacak. Otellerimizde 100 teneke yağ birikiyor.Yetkililer bu yağları toplamıyor.Bir de bunların çevreye bırakıldığını düşünün.Master planından önce imar planlamasının yapılması gerek.Bu şekliyle devam ederse Rize'de turizm ancak 2 yıl daha devam eder."dedi
Çevre İl Müdürlüğü Yetkilisi ise imar planlamasının uzun süredir onaylama aşamasındaki gecikmeye bağlı olarak imara uygun yapılaşmanın yapılamadığı ve kaçak yapılaşmanın önüne geçilemediğini vurguladı. Kaçak yapılaşmanın çevresel zarara da yol açtığı ancak kesilen cezaların caydırıcı olmadığı ifade edildi.