Rize Haber meritbet balmoral resort
Rize
Kapalı
6°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Rize
00:00:00
İmsak vaktine kalan
Ara

Torun çekti, babaanne oynadı; kısa film finalde

Torun çekti, babaanne oynadı; kısa film finalde

İZMİR, (DHA)-İZMİR Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Sinema ve Dijital Medya Bölümü öğrencisi Yağmur Canpolat, 88 yaşındaki babaannesini oynattığı 'Sevim' adlı kısa filmiyle bu yıl 44'üncüsü düzenlenen İstanbul Film Festivali'nde finale kaldı. Koşulsuz ve kalıcı sevgiyi işlediği filme, babaannesinin ismini de veren Canpolat, "Babaannem, yorulmasına rağmen filmin güzel olması için çok emek verdi. 'Torunumun filminde oynamak nasip oldu' diyerek hem sevindi hem duygulandı. Böylesine anlamlı bir filmle Türkiye'nin en iyileri arasında gösterilmek, tarifsiz bir mutluluk. Babaanneme çok şey borçluyum, onu çok seviyorum" dedi.

İEÜ Sinema ve Dijital Medya Bölümü öğrencisi Yağmur Canpolat, 88 yaşındaki babaannesini oynattığı 'Sevim' adlı kısa film çekti. Canpolat, filmin çekimlerini İzmir'de yaptı. Çekimleri 48 saatte tamamlayan Canpolat, senaryoyu da kendi oluşturdu. Canpolat'ın yaşlı bir kadının, gençlik döneminde eşiyle birlikte gezdiği mekanları, hayat arkadaşını kaybettikten yıllar sonra bu kez tek başına ziyaret etmesini konu alan filmle, bu yıl 44'üncüsü düzenlenen İstanbul Film Festivali'ne katıldı. Film, festivalde birinciliğe aday gösterilen 11 film arasına girerek, finale kaldı.Canpolat'ın 'Sevim' adını verdiği kısa filmi, İstanbul Film Festivali kapsamında 19 Nisan Cumartesi saat 16.00'da Kadıköy Sineması'nda, 21 Nisan Pazartesi günü saat 13.30'da ise Atlas Sineması'nda filmseverlerle buluşacak. Yarışmanın finalinde birinciliğe ulaşan film ise 22 Nisan'da açıklanacak.

Koşulsuz ve kalıcı sevgiyi işlediği filme, babaannesinin ismini de veren Canpolat, "Babaannem, yorulmasına rağmen filmin güzel olması için çok emek verdi. 'Torunumun filminde oynamak nasip oldu' diyerek hem sevindi hem duygulandı. Böylesine anlamlı bir filmle Türkiye'nin en iyileri arasında gösterilmek, tarifsiz bir mutluluk. Babaanneme çok şey borçluyum, onu çok seviyorum" dedi.

'YILLAR SONRA İLK MAKYAJIM, ÜNLÜ OLUR MUYUM?'

Böylesine köklü, prestijli ve çok değerli profesyonellerin yer aldığı bir festivalde finale kalmanın önemli bir başarı olduğunu söyleyen Canpolat, “Filmde, yaşlı bir kadının, eşini kaybetse bile tükenmeyen, azalmayan, unutulmayan sevgisini işlemek istedim. 'Bunu en iyi nasıl anlatabilirim?' diye düşünürken, aklıma babaannemi kamera karşısına almak geldi. Bu sayede, çok sevdiğim babaannemle unutulmaz bir anım daha olur diye düşündüm. Babaannem de bu durumu sevinerek kabul etti. Film çekimlerini Göztepe ve Alsancak gibi farklı bölgelerde yaptık. Babaannem, çekimler sırasında zaman zaman yoruldu. Bol bol dinlenme ihtiyacı oldu. Ama film çekimi sırasında bir o kadar da mutluydu. Çekimler için ona sanat asistanımız tarafından makyaj yapıldığında, 'Yıllar sonra ilk makyajım, ünlü olur muyum?' diye espri de yaptı. Hep birlikte güldük. Babaannemle hayatım boyunca unutmayacağım bir süreç geçirdim. İyi ki böyle bir babaannem var" diye konuştu.

'BAŞARILI OLACAĞIMA İNANIYORDUM'

Canpolat, sözlerini şöyle sürdürdü: “Babaannemin ismi Sevim. Filmde de sevgi temasını işlediğim için 'Sevim' isminin güzel olacağını düşündüm. Bu düşünceden hareketle filme de babaannemin adını verdim. İçime sinen bir çalışma oldu. İstanbul Film Festivali'ne, oldukça iyi ve iddialı filmler katılıyor. Başarılı olacağıma inanıyordum, finale kaldığımın bilgisi gelince de çok sevindim. İçim kıpır kıpır oldu. Finale kaldığım için gururluyum, umarım birinciliğe de ulaşırım."

'BİZE GURUR YAŞATTI'

İEÜ Sinema ve Dijital Medya Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Gürata ise öğrencisiyle gurur duyduğunu belirtip, "Yağmur, üniversitemizden arkadaşı Berna Oduncu ile birlikte çektiği 'Yirmili Yaşlarımın Başında' adlı belgeselle de geçen yıl Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali'nde birinciliğe ulaşmıştı. Çok yetenekli, çalışkan, yaptığı işi seven ve mezun olduktan sonra da sinema sektöründe çok başarılı olacağına inandığım bir isim. İstanbul Film Festivali'nde finale kalarak başarılarına bir yenisini ekledi. Yağmur'u tebrik ediyorum. Bize yaşattığı gurur için teşekkür ediyorum" dedi.(DHA)

FOTOĞRAFLI