meritking giriş kingroyaldeneme bonusu deneme bonusu veren siteler Deneme bonusu Deneme bonusu Deneme bonusu Deneme bonusu Deneme bonusu casino siteleri hoşgeldin bonusu veren siteler portbet vbet portbet vbet babilbet babilbet Deneme bonusu deneme bonusu veren siteler slot siteleri deneme bonusu veren siteler 30 tl bonus veren siteler/ deneme bonusu veren siteler bahis siteleri bonus veren siteler

Türk sinemasında kadın oyuncuların gelişim ve değişimi

Türk sinemasında kadın oyuncuların gelişim ve değişimi

Türk sinemasında kadın oyuncuların gelişim ve değişimi
Haberi Sesli Oku
GÜNCEL 14.01.2024 12:19:46 0

Türk sineması bu coğrafyadan beslenen oyuncular sayesinde öne çıkıyor

İSTANBUL (İGFA) - Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölüm Başkanı Doç. Dr. Esennur Sirer, Türk sinemasında kadın oyuncuların yıllar içindeki gelişim ve değişimini değerlendirdi.

Kültürel değişim yaşanırken ya da kültüre dair yeni bir yaklaşım benimsenirken iletişim araçlarının her zaman süreci yöneten önemli bir noktada konumlandığını kaydeden Doç. Dr. Esennur Sirer, “20. Yüzyılın başından itibaren görsel ve işitsel hikâye anlatıcısı olarak hayata dâhil olan sinema, kültür aktarımının önemli bir aracı olarak görev almıştır. Bir iletişim aracı olan sinema ile şekillenen toplumsal yapı ve bu yapıyı oluşturan bireyler toplumsal yapının düzenlenmesine de aracılık etmiştir. Toplumsal cinsiyet rollerinin belirlenmesi açısından sinema işlevsel bir öneme sahip olmuştur.” dedi.

Yıllar içerisinde kadın ve erkeğin değişen konumlarının sinemaya da yansıdığını anlatan Doç. Dr. Esennur Sirer, “Ülkemizde 1923 yılına kadar çekilen filmlerde kadın karakterleri gayrimüslim oyuncular tarafından canlandırılmıştır. Cumhuriyet Döneminde Türk kadın oyuncular görülmeye başlasa da ön planda bir kadın karaktere rastlanmıyor. 1940 ve 50’li yıllar II. Dünya Savaşı’nın etkileri nedeniyle dünya genelinde sinemanın az ürün verdiği bir dönem olarak nitelendiriliyor” şeklinde konuştu.

1960’LI YILLAR SİNEMASINDA DEĞİŞEN TOPLUMSAL YAPI BEYAZPERDEYE YANSIDI
 
1960’lı yıllarda sanayileşme nedeniyle değişen toplumsal yapının sinema filmlerine de yansıdığını kaydeden Doç. Dr. Esennur Sirer, “Kentlerde oluşan ve azınlığı temsil eden zengin burjuva sınıfı ile köyden kente göç eden ve gecekondularda yaşayan işçi sınıfının konu edildiği filmler çekilmiştir. Bu filmlerde kadınlar zengin burjuvanın hanımı ya da namuslu fabrika işçisi konumundadır. Filmlerde kötü yola düşürülen kadınları da erkek kahraman kurtararak tüm övgüyü almaktadır. Böylece geleneksel aile yapısı içerisinde kadın evinde anne ve iyi eş olarak yer alırken erkek ailenin koruyucusu ve çalışan birey olarak temsil edilmektedir.” dedi.

1970’li yıllarda bozulan ekonomi ve televizyonun evlere girmesinin sonucunda sinema filmlerine sadece eğitim düzeyi düşük alt gelir gruplarının gittiğini hatırlatan Doç. Dr. Esennur Sirer, “Bu filmlerde kadın sadece cinselliği ile ön planda. 1980’li yıllar videonun etkisiyle film üretiminin arttığı bir dönemi temsil ediyor. Bu dönemde kadın sorunlarının işlendiği ve kültürel yapı içerisinde farklı kadın temsillerinin yer aldığı filmler de yapıldı. Nostalji rüzgarlarının estiği 1990’lı yılların sinemasında hakkını arayan kadın tekrar sessizliğe bürünerek şarkıcı ve manken gibi karakterlerin temsilinde varlığını sürdürdü.” dedi.

SÖZDEN ÇOK OYUNCULUĞUN ÖNE ÇIKTIĞI FİLMLER…
 
Doç. Dr. Esennur Sirer, eril anlatının hâkim olduğu sinema filmlerinin içeriklerinde kadının varoluşunu sessizliğiyle temsil ettiğini ifade ederek, şöyle devam etti:

“Bu temsiliyeti en anlamlı işleyen yönetmenlerden birisi Nuri Bilge Ceylan’dır. Filmlerini doğal mekânlarda çeken Ceylan karakterlerini de olabildiğince doğal bir anlayışla stilize etmiştir. Filmlerindeki yıldız kadın oyuncular gündelik hayat temsilleri içerisinde sivrilmemişlerdir. Sözden çok oyunculuğun öne çıktığı filmlerde yakın plan ve mimikler ile anlatı güçlendiriliyor. Bu nedenle Ceylan’ın filmlerindeki kadın oyuncuların mimiklerinden güç alarak doğal anlatım yapabilen oyuncular olduğu görülüyor.”

Günümüzde teknolojinin ulaşılabilir olmasının film anlatısının oluşturulmasında teknik beceriyi öne çıkan bir özellik olmaktan ayırdığını da kaydeden Doç. Dr. Esennur Sirer, “Kişisel anlatım üslubunun yanı sıra auteur’lüğü temsil eden yönetmenin felsefesini yansıttığı filmin iç anlamıdır. Cannes’da düzenlenen film festivalinde en iyi kadın oyuncu ödülünü alan Merve Dizdar da doğal oyunculuğu, mimikleriyle ve bakışlarıyla konuşmasıyla ön plana çıkan oyuncularımızdan. Türk Sineması son dönemde var olan auteur yönetmenler ve bu coğrafyadan beslenen oyuncular sayesinde öne çıkıyor.” şeklinde sözlerini tamamladı


Haber Kaynağı

İGFA

Trabzon’da 15’inci Paten Futbolu Dünya Kupası başladı

Vali Yıldırım, Teknoloji Yatırımlarının Önemini Vurguladı

Bayburt’ta Dünya Çocuk Hakları Günü Paneli Düzenlendi

Bayburt'un Tarım ve Hayvancılık Geleceği İçin Kritik Ziyaret

Genç Sporcular İçin Uzun Dönemli Gelişim Modelleri Masaya Yatırıldı

Artvin’de Halk Eğitim Kurslarına Özel İlgi

Artvin’de Öğretmenler Günü Akıl Oyunları Turnuvası Renkli Başladı

Kuran Kursu Hocalarıyla İstişare Toplantısı Gerçekleştirildi

Aydıntepe İlçe Emniyet Amirliği’nde İncelemeler Yapıldı

Bayburt Valisi Eldivan, Aydıntepe Çarşısı'nda Esnafla Buluştu

Aydıntepe'nin Sevimli Dostu Tony, Koşulsuz Sevginin Sembolü Oluyor

Toprak Koruma Kurulu, Önemli Kararlara İmza Attı

Trabzon’da Sağlıkta Yeni Dönem: Değer Bazlı Sisteme Geçiş Toplantısı

Vali Aziz Yıldırım İlçe Kaymakamlarını Ağırladı

  • Cuma 16.7 ° / 13.9 ° false
  • Cumartesi 20.8 ° / 14.3 ° Güneşli
  • Pazar 11.2 ° / 6.2 ° Şiddetli yağmurlu
  • BIST 100

    9367,77%3,72
  • DOLAR

    34,47% 0,05
  • EURO

    36,42% 0,21
  • GRAM ALTIN

    2956,00% 0,72
  • Ç. ALTIN

    4956,37% 0,55

Rize

22.11.2024

  • İMSAK 05:37
  • GÜNEŞ 07:07
  • ÖĞLE 12:09
  • İKİNDİ 14:39
  • AKŞAM 17:01
  • YATSI 18:25