Cumhuriyet Caddesi'nde 1938'de hizmete açılan ve 1965-1970'de çıkan yangından dolayı bir süre kapalı kaldıktan sonra Kuloğlu Mahallesi'ndeki 2 katlı bir binaya taşınan Hemşin Pastanesi, otantik yapısıyla müşterilerini geçmişe götürüyor.

Kitap okumaya ve kültür-sanata ilgi duyanlar tarafından rağbet gören pastanede, soğuk kış gecelerinde Türk Sanat Müziği eşliğinde masalarda tamamen sanat üzerine sohbetler yapılıyor.
İşletmesini Nail Orhun'un yaptığı 1995 yılında, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu tarafından "Hoşgörü Ödülü"ne layık görülen pastane, müşterilerini "Edeple gelen hürmetle gider" notuyla ağırlıyor.

Kütüphaneyi andıran iç tasarımı ve nostalji yaşatan eski eşyalarıyla otantik bir ortamın oluşturulduğu pastane, geçmişte Necip Fazıl Kısakürek, Peyami Safa, Orhan Pamuk ve daha birçok yazarı ağırlamasıyla biliniyor.
Sanatın, müziğin, felsefenin bir arada konuşulduğu nadir mekanlardan

Yurt içi ve yurt dışından çok sayıda ziyaretçi ağırlayan pastanede, müşterilerin düşüncelerini yazabileceği günlük de bulunuyor.

Pastanenin 3. işletmecisi 55 yaşındaki Abdülaziz Güllüce, AA muhabirine, işletmesinin 1990'lı yıllarda sanatın, müziğin, felsefenin bir arada konuşulduğu nadir mekanlar arasında olduğunu söyledi.

UNESCO ödülüne layık olmaya çalıştıklarını ifade eden Güllüce, "Burası bir hoşgörü mekanı. Buraya gelenin dini, dili, ırkı bizim için önemli değil. Girişte 'Edeple gelen hürmetle gider' yazımız var. Biz edeple geleni hürmetle gönderiyoruz." dedi.

Güllüce, yurt içi ve yurt dışından kentte özellikle ödüllü pastaneyi görmeye gelenlerin olduğunu ve bu durumdan gurur duyduğunu anlattı.
"Dünyanın birçok yerinden ziyaretçisi var"

Kentteki Atatürk Üniversitesinin ilk mezunlarının devamlı pastanesinde toplandığını belirten Güllüce, şöyle konuştu:

“Nail Amca felsefeyi çok seven derin bir insandı. Burada eski Kuzey Kıbrıs'ın Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Alparslan Türkeş ile Kazım Karabekir'in kız kardeşleri ve birçok paşayı ağırlamış. Pastanemizin dünyanın birçok yerinden ziyaretçisi var. Kentin öğrencilerine kucak açıyoruz. Burası bir öğrenci mekanıdır, genellikle öğrencileri çalıştırıp onlara yardım etmek istiyoruz.”
Güllüce, UNESCO ödülünden dolayı yurt dışından devamlı müşteri geldiğini anlatarak,şunları söyledi:
“Geçen günlerde UNESCO listesinden görüp Letonya'dan gelenler oldu. Kazakistan, Bosna Hersek ve İran'dan misafirlerimiz çok oluyor. Geçen gün Fransa'dan 2 genç duymuş, onlar geldiler. Burayı gelenlere anlatıyoruz, onların da çok hoşuna gidiyor. Burası gelenin çıkmak istemediği birçok insanın anısının olduğu bir yer. Festivalde Kazakistan, İran, Suriye ve Azerbaycan'ın, milli şairleri buraya gelip programlar yaptılar. Kültür ve Turizm Bakan Yardımcımız geldiğinde, 'Artık burası tamamen bizim kontrolümüzde, tüm festivallere burayı dahil edeceğiz çünkü burası bir tarih' dedi.”