Tarih: 20.11.2024 09:52

Uzmanından ebeveynlere çocuklar için dijital hakları uyarısı

Facebook Twitter Linked-in

Mustafa ERCAN/MERSİN, (DHA)-BİRLEŞMİŞ Milletler tarafından belirlenen ve her yıl 20 Kasım’da kutlanan Dünya Çocuk Hakları Günü, çocukların temel haklarına dikkat çekerken, dijitalleşen dünyada çocukların dijital haklarının korunması da giderek önem kazanırken, Mersin Üniversitesi Sosyal Hizmetler Programı Öğr. Gör. Dr. Pelin Kılınç Özüölmez, “Çocuklar dijital ortamda veri gizliliği konusunda oldukça hassas konumdalar. Ebeveynler ve platformlar, çocukların kişisel verilerinin gizliliğini sağlamakla yükümlü. Çocukların çevrim içi faaliyetleri sırasında paylaştıkları bilgiler, onların gelecekte karşılaşabilecekleri dijital riskleri önceden önlemek amacıyla korunmalı” uyarısına dikkat çekti.

BM tarafından belirlenen ve her yıl 20 Kasım’da kutlanan Dünya Çocuk Hakları Günü, çocukların temel haklarına dikkat çekerken, dijitalleşen dünyada çocukların dijital haklarının korunması da giderek önem kazanıyor. Çocuklar artık bilgiye ulaşmak, oyun oynamak ve sosyal etkileşimde bulunmak için yoğun şekilde dijital platformları kullanıyor. Ancak, dijital dünyada çocuklar için birçok fırsatın yanı sıra tehditler de bulunuyor. Çocukların bu platformlardaki zararlı içeriklerden korunması gerektiğini belirten Mersin Üniversitesi Sosyal Hizmetler Programı Öğr. Gör. Dr. Pelin Kılınç Özüölmez, “20 Kasım, Dünya Çocuk Hakları Günü. Çocuklar için önemli bir gün. Çocukların temel haklarının beraberinde dijital haklarının da konuşabildiğimizi ve bunların yeniden hatırlamamız gereken günlerden bir tanesidir. Çünkü çocuğun yaşam, eğitim, sağlık, barınma hakkı gibi yine düşüncelerini ifade edeme bilme hakkı gibi yine dijital ortamda da var olabilmesi bunun gerçekleştirilebilmesi ve buna yönelik aslında önlemlerin alınması önemlidir. Şöyle; önlemler dediğimiz olanaklarla beraber tanımlanabilir. Özellikle, çocuğun kendisini ifade edebilmesi için ya da bu ortamlardan yararlanabilmesi için önce erişim hakkı, dijital fırsatları da erişim hakkı olarak tanımlıyoruz. Özellikle çocuklar dijital erişim hakkında sahip olduktan sonra adı üstünde çocuklar ve dezavantajlı gruplar. Hassaslar, kırılganlar, çabuk ikna olabilirler, kandırılabilirler” dedi.

Ebeveynlere çocukların dijital hakları konusunda büyük görevler düştüğünü ifade eden Dr. Pelin Kılınç Özüölmez, "Burada okur-yazarlık bilincinden söz edeceğiz ama öncesinde bununla beraber bu ortamdan nasıl yararlanabileceğini çocuklara öğretebilmek gerekiyor. Burada dijital okur-yazarlık eğitimi okullarda verilebilmeli, aileler kendilerine geliştirebilmeli. Bunun için eğitimciler, teknoloji şirketlerine büyük görevler düşüyor. Çünkü güvenlik internet erişimi oldukça önemli bir yerde duruyor. Bunun gibi benzer şekilde, yöneticiler de, çocuklar da bu eğitim ortamına katılarak güvenlik internet hizmetinden yararlanabilirler ve güvenli iletişim kurabilirler. Burada çocukların en önemli haklarından bir de oyun hakkıdır. Çocuklar dijital ortamlarda az önce bahsettiğimiz gibi, eğitim, sağlık ile ilgili bilgilere erişilerek yararlanılıyorken çocuk güvenlik ortamlarda oyun oynama hakkında sahipler. Nasıl ki gündelik yaşamda sosyal alanlarda oyun oynuyorlarken, dijital ortamlarda da oyun oynamada güvenli bir şekilde oynamaları onların en önemli haklar arasında yer alıyor" diye konuştu.

Dr. Kılınç Özüölmez, yaşanacak sorunlar karşında ebeveynlerin çocuklarla koşulsuz iletişim içinde olması gerektiğine ifade ederek, "Burada çocuklara öncelikle veri gizliliği sorunsalını ve olgusunu öğretmek lazım. Burada aile içi eğitim ve beraberinde okuldaki eğitime entegre bir şekilde, çocuklara burada verilerini nasıl gizli tutabileceklerini bununla beraber yabancı kişilerle iletişim kurma noktasında aslında nasıl davranmaları, hatta bununla beraber geliştirilebilecek önlemler, koruyucu tedbirlerin neler olması gerektiğinin anlatılması gerekir. Dolayısıyla çocuklar güvenli bir şekilde dijital ortamdan yararlanabilsinler, dijital erişim fırsatlarına erişebilsinler. Bununla beraber çocukların en çok karşılaştığı, ne yazık ki o hakları elde ettiklerinde, bu ortamlardan güvenlik bir şekilde yararlandıklarını düşünürken ne yazık ki yine karşımıza dijital riskler arasında siber zorbalık yerini alıyor. Çocukların bu zorbalıkla mücadele nelere dikkat etmeleri ya da nasıl bu zorbalığı engelleyebilecekleri, nasıl bir mücadele geliştirebilecekleri çok önemlidir. Burada açık iletişimin vurgusunu yapıyoruz. Özellikle, ebeveynlerle, çocuk başına gelebilecek sorun her neyse bunu paylaşabilmeli ve anlatabilmelidir. Anlattığı zamanda buna yönelik hem sosyal fiziki alanda hem de dijital alandaki önlemler geliştirilebilmelidir. Bu anlamda dijital haklar çok kapsamlı bir konudur.

Dr. Pelin Kılınç Özüölmez, geçtiğimiz yıllarda yaşanan pandemi ve deprem afetleri nedeni ile eğitimin dijital ortamda yapılmasına dikkat çekerek, “Örneğin; pandemi ve afet döneminde de, çocuklar eğitim ortamlarına dijital ortamlarda eriştiler. Dijital ortamlarda bu olanaklardan yararlanırken, dolayısıyla internet kullanımı özelinde çocukların yararlı olabilecek içeriklerle onları karşılaştırıp, bu ortamı onlara sağlamak erişkinlerin sorumluluğudur. Bir anlamda hem aile içerisinde hem eğitim ortamında hem de teknoloji şirketlerinin ve yöneticilerinin desteği ile çocukların bu alanlardan güvenli bir şekilde yararlanmaları onların en önemli çocuk hakları arasında yerini alıyor. Çocuklar dijital ortamda veri gizliliği konusunda oldukça hassas konumdalar. Ebeveynler ve platformlar, çocukların kişisel verilerinin gizliliğini sağlamakla yükümlü. Çocukların çevrim içi faaliyetleri sırasında paylaştıkları bilgiler, onların gelecekte karşılaşabilecekleri dijital riskleri önceden önlemek amacıyla korunmalı” dedi.

Dr. Kılınç Özüölmez, çocukların dijital haklarını; gizlilik, güvenlik, eğitim, bilgiye erişim ve oyun oynama hakkı olarak sıralarken risklerini ise yanıltıcı içerik, tık tuzağı, kimlik avı saldırıları, zorbalık ve istismar sorunsalları olarak tanımladı.

Özellikle erken çocukluk döneminde doğru bilginin ayırt edilmesinin çocuklar açısından zor olacağını belirten Dr. Pelin Kılınç Özüölmez, çocukların dijital haklarının korunması için devletlerin, teknoloji şirketlerinin, eğitimcilerin ve ebeveynlerin iş birliği yapması gerektiğine dikkat çekti.

Dr. Kılınç Özüölmez, dijital tehditlere karşı çocukların güvenliğini sağlamak amacıyla farkındalığın ve sorun alanına yönelik çalışmaların arttırılması gerektiğini vurgularken günümüzde dijital yaşamın fiziksel yaşamdan bağımsız düşünülemeyeceğini kaydederek, “Dijital dünyada çocukların haklarını korumak, onların sağlıklı bir geleceğe adım atabilmesi için son derece önemli ancak burada da dijital fırsatlara erişim hakkı önemli bir yerde duruyor. Çocukların erişim haklarını elde etmelerinin ardından bu ortamlardan güvenli bir şekilde yararlanabilmeleri dijital haklarının temelini oluşturuyor. Sonuç olarak en hassas varlıklar olarak çocukların korunması günümüzde fiziksel ve dijital çabayı birlikte gerekli kılıyor" şeklinde konuştu. (DHA)

FOTOĞRAFLI




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —