Kayseri'nin Develi ilçesinde yaşayan Ahmet Baldık, küçük yaşta yürüme yetisini kaybettiğinden ilkokul 3. sınıfa kadar kimi zaman emekleyerek kimi zaman da eşek sırtında yolunu katettiği okul hayatını 22 yıldır matematik öğretmeni olarak devam ettiriyor.
Yaylacık köyünde dünyaya gelen 45 yaşındaki Baldık, henüz 2 yaşında geçirdiği felç nedeniyle yürüme yetisini kaybetti. Baldık, ilkokul 3. sınıfa kadar, hava şartlarına göre eşek sırtında, bazen de emekleyerek okula gitti. Bu süreçten sonra yaklaşık 6 kez ameliyat geçiren Baldık, koltuk değneğiyle yürümeye başladı.
İlkokul 5. sınıftayken ağabeyinin müdür olduğu okula gelen bir müfettişin yönlendirmesiyle Ankara'da ortopedik engellilere eğitim verilen okulda eğitim hayatını sürdüren Baldık, Ankara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümünü tamamlayıp öğretmen oldu.
Baldık, AA muhabirine, engelinin hiçbir zaman eğitimine ve meslek hayatına mani olmadığını söyleyerek, şöyle dedi:
"Engelim, anama göre nazar, halk arasında doğuştan, tıbba göre çocuk felci, bana göre de kader. Yaklaşık 2 yaşına kadar yürümüşüm ama hatırlamıyorum. Ayakta durmuşum, gidip gelmişim ama ondan sonra bir havale, ateşli hastalık sonucunda çocuk felciyle bu hale gelmişim. İlkokul 3. sınıfa kadar hiç yürüyemiyordum. Kar, kış çok olan dönemde okula eşekle gidiyordum. Kar olmadığı dönemlerde ise bir kedi gibi ellerimin ve diz kapaklarımın üzerinde sürünerek okula gittim. Çantamı arkadaşlarım taşıdı. Hiç aksatmadılar. Hatta birinde arkadaşım Ali Karasakal, hastalanıp okula gelemeyince çantamı taşıyan olmaz diye annesini göndermişti. Bu şekilde okudum. "
- "Matematiği ve öğrencilerimi seviyorum"
Matematiği çok sevdiğini vurgulayan Baldık, "Matematiği verebileceğim en iyi yer okullar olacağı için öğretmen olmaya karar verdim. Matematik, engelimi unuttuğum tek alan. Başucumda hep matematik kitabı vardır. Başım ağrıdığında, bir sıkıntım olduğunda, canım sıkıldığında sorulara bakarım. Engelliliğimi sınıfıma girdiğimde tamamen unutuyorum. Gerçekten matematiği ve öğrencilerimi seviyorum. Sınıfta çok mutluyum. Dünyada en mutlu ve en huzurlu olduğum yer, sınıf." diye konuştu.
Baldık, mesleğinin ilk yıllarında öğrencilerin "Matematik öğretmeniymiş, tahtaya nasıl yazı yazacak" diye konuştuğunu duyduğunu ancak bir eksiklik olmasın diye ayakta ders anlattığını ifade etti.
Engeline hiçbir zaman aldırış etmediğini belirten evli ve 3 çocuk babası Baldık, akıllı tahta ile dersi daha kolay işlediğini sözlerine ekledi.