Rize Haber
Rize
Kapalı
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Rize
00:00:00
İmsak vaktine kalan
Ara

Göller Bölgesi'nde su kuşu sayımı başladı

Göller Bölgesi'nde su kuşu sayımı başladı

Mesut MADAN/BURDUR, (DHA)- DOĞA Koruma ve Milli Parklar Burdur 6'ncı Bölge Müdürlüğü koordinasyonunda Göller Bölgesi kış ortası su kuşu sayımı (KOSKS) başladı.

Doğa Koruma ve Milli Parklar Burdur 6'ncı Bölge Müdürlüğü Avcılık ve Yaban Hayatı Şube Müdürü Tamer Yılmaz, her yıl olduğu gibi bu yıl da kış ortası su kuşu sayımına, Beyşehir Gölü'nde 18 Ocak'ta başladıklarını söyledi. Burdur ve Salda göllerinde de sayım yapacaklarını aktaran Yılmaz, "İlk gün DKMP 6'ncı ve DKMP 8'inci Bölge Müdürlüğü olarak birlikte başladık sayıma. İl müdürlüklerinden bu konuda deneyimli teknik personellerle üniversiteler, bu konuda deneyimli gönüllü kuş gözlemcileri katılarak kalabalık bir ekiple sayımlarımızı sürdürmekteyiz. Beyşehir Gölü'ndeki sayım sis nedeniyle yarım kaldı. Eğirdir ve Kovada gölleri, Gölhisar Gölü, Yapraklı Barajı, Yazır Gölü ile Yarışlı Gölü sayımlarını gerçekleştirdik. Hava şartlarının iyi olması nedeniyle gayet iyi ve düzenli bir sayım gerçekleştirmekteyiz" dedi.

Her yıl düzenli olarak dünyanın birçok yerinde, Avrupa ile birlikte eşgüdümlü olarak bu sayımlarının yapıldığını aktaran Tamer Yılmaz, "Amacı ise sulak alanların ve su kuşu popülasyonlarının hem sulak alanlardaki, hem kuşlardaki değişimleri takip etmek, gözlemlemek onların popülasyonları hakkında bilgi edinmek, bu verilerin ışığında ne gibi önlemlerin alınacağı konusunda bu veriler ışık tutuyor. Aynı zamanda Dünya Doğayı Koruma Birliği (IUCN) tarafından da bu kuşların koruma statüleri değerlendiriliyor ve daha sonra bunlar yöneticiler tarafından, ülkeler tarafından kuşların geleceği ile ilgili olarak alınan kararlarda kullanılıyor" diye konuştu.

Su kuşlarının kışın çok soğuk ortamlarda besin bulamadıkları için Türkiye'deki alanlara geldiklerini anlatan Yılmaz, toplu halde oldukları ve daha hareketsiz oldukları için bu dönemde sayılmasının daha uygun olduğunu kaydetti. Yılmaz, şöyle devam etti:

"Yaklaşık olarak 16 sulak alanı sayacağız. Geçen yıl da 16 sulak alanda yaklaşık olarak 58 farklı türden 350 bin civarında su kuşu sayımı yapmıştık. Sayımlarımız devam ediyor. Bu yıl rakamlar ne çıkar onu bilmiyoruz. Sayım bitiminde raporlama yapacağız ve bu raporlama sonucunda tekrar bir değerlendirme yapmış olacağız. İlk gün Beyşehir Gölü'nde sis nedeniyle yarım kalmıştı sayımımız. Eğirdir Gölü'nde Elmabaş patka, Sakar meke gibi bazı türlerde yoğun popülasyonlar vardı. Ama sayım sonucundaki raporlama ile daha sağlıklı bir değerlendirme yapabileceğiz."

Kış ortası su kuşu sayımına katılan Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İskender Gülle de "2000'li yılların başında Burdur Gölü'nde bir çalışmamız vardı. O zaman Burdur Gölü'nde 100 binin üzerinde su kuşu vardı. O dönemlerin kış ortası su kuşu sayımlarına bakıldığı zaman toplam kuş popülasyonunun 100 binin üzerinde olduğunu görüyoruz. Şu anda bu sayı artık binlerle ifade ediliyor. 10 bini bile bulmuyor. Böyle olunca ortada yanlış giden, ters giden bir şeyler var. Etrafta gördüğümüz canlılar aslında bulunduğumuz bölgedeki ekosistemin bir göstergesidir. Bu kuş olur, kelebek olur, arı olur. Su içerisindeyse balık olur, bitki olur. Demek ki artık Burdur Gölü'nde bir şeyler normal gitmiyor ya da olumsuz, ters giden bir şeyler var. Bunu önce kuşlar hissediyor ve eskisi kadar kuş popülasyonu barındırmıyor Burdur Gölü. Bunun birkaç nedeni olabilir; birincisi eskiden kışlar sert geçtiği için çevredeki tatlı su gölleri donardı ama Burdur Gölü tuzlu olduğu için donmazdı. Onun için Burdur Gölü kış aylarında diğer göllere göre daha cazip hale geliyordu, onun için belki kuş türünü fazla sayıyorduk. Eskiden göl seviyesi sürekli daha stabil olduğu için canlılar açısından daha cazip ortamlar sunuyordu. Akarsular göle besin taşıyordu, tatlı su girişleri canlı sayısında bir artış sağlıyordu. Şu anda giderek küçülen, çekilen kıyıları her yıl değişen bir göl ile ekosistem ile karşı karşıyayız. Bunun sonucunda da başta kuş popülasyonu olmak üzere önemli değişimleri görüyoruz. Buradan insanoğlu olarak önemli dersler çıkarmamız gerekiyor. Kötü anlamda değişen bir çevrede bizler sağlıklı, huzurlu bir gelecek bulamayız." (DHA)

FOTOĞRAFLI