İZSU Körfez Ekoloji Danışma Kurulu Üyesi ve İZDENİZ Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Işıkhan Güler, İzmir Körfezi için hayati önem taşıyan modifiye kil uygulamasından olumlu sonuçların alındığını belirtti. Geçtiğimiz yıl yaşanan çevre felaketinin ardından, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan acil eylem planıyla birlikte bazı tedbirlerin alındığını ifade etti. Bu kapsamda, alg patlamaları ve balık ölümlerinin önüne geçmek için yapılan çalışmalarda ilerleme kaydedildiğini söyledi. İzmir Körfezi'nin korunması için sosyal ve bilimsel dayanıklılığa dayalı bu süreçte, üniversitelerle iş birliği yapılacak.
Modifiye Kil Uygulaması ve Sonuçları
Dr. Güler, modifiye kil uygulamasının ilk aşamasıyla ilgili olarak Bayraklı sahilinde başlatılan çalışmaların sonuçlarının umut verici olduğunu belirtti. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın onayıyla gerçekleştirilen bu uygulama, deniz ekosisteminin denetim altına alınmasını ve çevresel etkilerin azaltılmasını hedefliyor. İlk bulgulara göre, uygulama ile birlikte kötü kokunun azaldığı ve balık ölümlerinin önemli ölçüde durma noktasına geldiği gözlemlendi. Bu yaklaşımın, İzmir Körfezi’ni korumak ve sürdürülebilir bir ekosistem oluşturmak adına hayati bir adım olduğu vurgulandı.
Bilimsel İzleme Sürecinin Başlaması
Eylül ayından itibaren üniversitelerin denetiminde bilimsel izleme sürecinin başlayacağını aktaran Dr. Güler, bu izleme ile verilerin daha bilimsel bir zemine oturtulacağını ifade etti. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak, Körfez’in sorunlarına sürdürülebilir ve kalıcı çözümler sunma adına yoğun çaba sarf edildiği belirtildi. Özellikle mevsimsel analizlerin yanı sıra yerinde ölçümlerle verilerin sürekli olarak güncellenmesi hedefleniyor. Güler, “Bütün kurumların iş birliğiyle bir çözüme ulaşmak mümkün. Bu bağlamda yerel yönetim ve merkezi yönetim el birliğiyle çalışarak İzmir Körfezi’ni temiz ve sağlıklı hale getirecek” dedi.
Körfez’in Geleceği İçin Projeler
2024 yılında düzenlenmesi planlanan 'Körfez’in geleceği İzmir’in geleceği' çalıştayı hakkında da bilgi veren Dr. Güler, bu çalıştayda ulusal ve uluslararası bilim insanlarının bir araya geleceğini belirtti. Kısa, orta ve uzun vadeli çözümlerin yanı sıra üç aşamalı bir eylem planı oluşturduklarını ifade etti. Kısa vadede yangına müdahale gibi alg patlamasının yayılmasını engelleyecek önlemler, orta vadede ekosistem güçlendirmesi için çözümler ve uzun vadede kalıcı çözümler üzerinde durulacak.
Geçici Çözümlere Dikkat
Alg Patlaması ve Ekosisteme Etkileri
Alg patlamalarının deniz ekosistemleri üzerindeki olumsuz etkilerini de anlatan Dr. Güler, bu durumun genellikle mikroskobik yosunların hızla çoğalmasıyla ortaya çıktığını belirtti. Sıcaklık artışları ve kirlilik gibi faktörlerin de etkisiyle oluşan bu patlamalar, suyun oksijen seviyesinin düşmesine neden olarak balık ölümlerine yol açabiliyor. Ekosistem dengesinin bozulmaması için bu patlamaların önlenmesi kritik bir öneme sahip. Güler, bu mücadelede eğitimli profesyonellerin, yerel halkın ve devletin iş birliği içinde hareket etmesi gerektiğinin altını çizdi.