Rize Haber
Rize
Açık
5°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Rize
00:00:00
Öğle vaktine kalan
Ara
Rize Haber, Rize Haberleri, Rizespor, Rizespor Haberleri, Rizede Haber, Karadeniz, 53,rize güncel haber GÜNCEL Meme kanserini yendi, aort kapağı ameliyatı oldu, hayata yeniden döndü

Meme kanserini yendi, aort kapağı ameliyatı oldu, hayata yeniden döndü

Meme kanserini yendi, aort kapağı ameliyatı oldu, hayata yeniden döndü

Ruken KADIOĞLU-Canberk ÖZTÜRK/ANKARA, (DHA)- ANKARA'da Naciye Coşkun (58) 4 doz kemoterapi, 32 kür radyoterapiden sonra ameliyat olarak meme kanserini yendi, aort kapağındaki darlık nedeniyle yapılan ikinci operasyonla da yeniden hayata döndü.

2 çocuk annesi Naciye Coşkun’a geçen yıl doktor kontrolleri sırasında birinci evre meme kanseri teşhisi konuldu. Tedavi altına alınan Coşkun, 4 doz kemoterapi, 32 kür radyoterapi aldı ve ardından ameliyat olarak kanseri yendi. Kanser tedavisi sırasında kalp rahatsızlığı da yaşayan Coşkun'un aort kapağında darlık saptandı. Coşkun, Ankara Sincan Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde Kalp ve Damar Cerrahisi klinik sorumlusu Prof. Dr. Bülent Sarıtaş tarafından ameliyat edildi. Coşkun, yaklaşık 6,5 saat süren zorlu operasyonla yeniden hayata döndü.

Naciye Coşkun, meme kanseri tedavisi görürken kalp damarımda, aort damarımda sorun tespit edildiğini söyleyerek, "Nefesimde daralma vardı. Nefesim daralıyor ve yorgunluk hissediyordum. Göğüs kanseri sürecimde, kemoterapi aldım ve sonra göğüs ameliyatı oldum. Şu anda hamdolsun o güzel gidiyor. Bu sefer kalbim daralınca; kalbimden de ameliyat oldum. O da güzel gidiyor. Bilmiyordum kalbimde sorun olduğunu. Göğüs kanseri için tedavideyken o ortaya çıktı. İnsanların kontrollerine gitmeleri gerekiyor. Ben bilmiyordum örneğin. Beni bayağı etkiliyordu nefesimde darlık ve merdivenden çıkarken yorgunluk hissi. Az bir rampa çıksam göğsüme basınç yapıyordu. Sonra kanser tedavim tamamlandı, bana 'sen yendin' dedi doktor. 'Kanser bitti' dedi. Kalp doktorum da kalp rahatsızlığım için ameliyat olmamı önerdi. Kalp ameliyatımı da oldum. Ve yeniden hayata döndüm. Kanseri yendim. Şu anda da kalbimdeki sorunu hallettim. Hamdolsun bunu da yendim" dedi.

'HASTAMIZIN GENEL DURUMU GAYET İYİ'

Ankara Sincan Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi klinik sorumlusu Prof. Dr. Bülent Sarıtaş, hastanın aort kapağındaki darlığın kritik olduğuna ve bu kapağın değişmesi gerektiğine karar verdiklerini söyleyerek, "Geçen hafta kireçlenmiş kalp kapağını tamamen çıkararak yerine metal bir kapak koyduk. Şu anda hastamızın genel durumu gayet iyi, servis izleminde. Birkaç gün içerisinde taburculuğunu planlayacağız. Hastamız meme kanseri nedeniyle tedavi ve takip altındayken nefes darlığı da olduğu için kardiyoloji bölümüne yönlendirilmiş. Yapılan tetkikler arasında bu kapak tespit edilmiş. Yani buradan çıkacak olan sonuç nefes darlığı olan hastalarımızın, yol yürürken, merdiven çıkarken nefes darlığı olan hastalarımızın ya da göğüs ağrısı olan hastalarımızın, çarpıntı şikayeti olan hastalarımızın mutlaka kardiyolojik muayeneden geçmesi ve kalp damar sağlığının iyi olup olmadığının değerlendirilmesi oldukça önemli. Özellikle gece yatarken sırt üstü yattıklarında hava açlığıyla uyanan ya da hava açlığı hissedip pencereleri açmak durumunda kalan hastalarımız mutlaka kalp ve damarlarıyla ilgili ve kalp kapakçıklarıyla ilgili mutlaka kardiyolojik muayeneden geçmelerini öneririm" dedi.

'YILDA 200 BİN KİŞİ HAYATINI KAYBEDİYOR'

Prof. Dr. Sarıtaş, günümüzde birtakım faktörlerin kalp ve damar hastalıkları sıklığını arttırdığını söyleyerek, "Sigara kullanımının çok yoğun olması, diyabet, şeker hastalığı, beslenme alışkanlıkları, stres ve tabii ki de genetik faktörler günümüzde kalp ve damar hastalıklarının sıklığını arttırmıştır. Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre 1 yıl içerisinde yaklaşık 18 milyon kişi kalp ve damar hastalıkları nedeniyle hayatını kaybetti. Bu oran bizim ülkemizde ise 200 bin. Yani yaklaşık ülkemizde 200 bin kişi kalp ve damar hastalıkları nedeniyle hayatını kaybetmektedir. Bu noktada biz sağlık çalışanları olarak bu ölüm sıklığını azaltma noktasında birtakım çabalarımız var. Tabii ki en başta hastalarımızın bu merkezlere ulaşabilir olması gerekir. İşte kalp merkezleri tam da bu nedenle Sağlık Bakanlığı tarafından hayata geçirilmiş bir projedir. Kalp merkezleri normalde kalp ve damar hastalıklarının kalp damar cerrahları ile kardiyoloji uzmanlarının koordineli bir şekilde çalışarak gerek açık kalp ameliyatı yöntemiyle gerekse anjiyografik yöntemlerle tedavilerinin yapıldığı merkezler olarak tanımlanmaktadır" ifadelerini kullandı. (DHA)

OTOĞRAFLI