Rize Haber meritbet balmoral resort casino siteleri
Rize
Açık
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Rize
00:00:00
Yatsı vaktine kalan
Ara

Uzmanından diyabet hastalarına bayramda beslenme uyarısı

Uzmanından diyabet hastalarına bayramda beslenme uyarısı

ANKARA, (DHA)- ENDOKRİNOLOJİ ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Alper Sönmez, “Ramazan Bayramı, uzun süren açlık döneminden sonra lezzetli sofraların kurulduğu, geleneksel tatlıların bolca tüketildiği bir dönem. Şeker hastaları için bu sofralar, bayram sevincini gölgede bırakabilecek sağlık riskleri taşıyabilir. Hastalar ‘bir kereden bir şey olmaz’ düşüncesiyle bayramı sağlıkları pahasına kutlayabiliyor. Oysa bu bir kere yeme durumları, diyabet komplikasyonlarını tetikleyebilir” dedi.

Güven Hastanesi'nden Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Alper Sönmez, Ramazan Bayramı öncesi diyabet (şeker) hastalarını beslenme konusunda uyardı. Prof. Dr. Sönmez, yaptığı açıklamada, bayram döneminde diyabetli bireylerde sıkça görülen risklere dikkat çekerek, “Tatlıyı seven bir toplumuz, bu bizim kültürel bir gerçeğimiz. Ama ramazan sonrası vücut hala açlık düzenine alışmaya çalışırken, ani ve yoğun şeker tüketimi kan şekeri düzeylerinde ciddi dalgalanmalara yol açabiliyor. Tatlı ikramları sosyal bir gelenektir, ancak diyabet yönetimi bu geleneğin önüne geçmesi gerekir. Kan şekeri dengesini korumak için bazı pratik yaklaşımlar yapılabilir. Tatlıyı tamamen reddetmek zorunda değilsiniz ama porsiyon, zamanlama ve içerik çok önemli. Bayram boyunca ilaçlarını aksatan, tatlı ve hamur işlerini kontrolsüzce tüketen hastalarda; aşırı susama, halsizlik, baş dönmesi gibi belirtilerle başlayan ve acil servise uzanan tablolar görülecektir. Hastalar ‘bir kereden bir şey olmaz’ düşüncesiyle bayramı sağlıkları pahasına kutlayabiliyor. Oysa bu bir kere yeme durumları, diyabet komplikasyonlarını tetikleyebilir” diye konuştu.

‘EV YAPIMI TATLILAR TERCİH EDİLMELİ’

Beslenme ve Diyet Bölümü'nden Uzman Diyetisyen Serap Güzel ise bayram tatlılarının daha sağlıklı alternatiflerle yer değiştirebileceğini hatırlatarak, “Geleneksel baklava veya şerbetli tatlıların yerine sütlü tatlılar, meyveli seçenekler ya da porsiyonu küçük tutulmuş ev yapımı tarifler tercih edilebilir. Tatlıların günün en aktif saatlerinde tüketilmesi, glisemik yükün hafifletilmesine yardımcı olacaktır. Tatlı ana öğün sonrası yerine ara öğün olarak yürüyüş gibi fiziksel aktivitenin hemen öncesinde ya da sonrasında tüketilirse alınan bu enerjinin harcanması daha kolay olur. Bayram sofralarında ‘ayıp olur’ kaygısıyla her ikramı kabul etmek, özellikle diyabetli kişiler için risklidir. Misafirlikte ısrarla ikram edilen her tatlıyı yemek zorunda değilsiniz. Kibarca paylaşabilir, bölüşebilir, hatta tatlı yerine meyve talep edebilirsiniz. Geleneklerimizi yaşatırken sağlığımızdan olmayalım. ⁠Tatlıyı küçük porsiyonlarla ve günde bir kez tüketin. ⁠Su tüketimini ihmal etmeyin. İlaçlarınızı ve insülin uygulamalarınızı aksatmayın. Hareket edin. Her öğünden sonra 10-15 dakikalık yürüyüş yapın. Bayram boyunca kan şekeri ölçümlerini aksatmayın" ifadelerini kullandı.