Rize Haber meritbet balmoral resort casino siteleri
Rize
Kapalı
5°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Rize
00:00:00
Öğle vaktine kalan
Ara
Rize Haber, Rize Haberleri, Rizespor, Rizespor Haberleri, Rizede Haber, Karadeniz, 53,rize güncel haber GÜNCEL Cumhurbaşkanı Erdoğan: Suriye'nin diğer kısımlarını da terörden temizleyeceğiz

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Suriye'nin diğer kısımlarını da terörden temizleyeceğiz

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Suriye'nin diğer kısımlarını da terörden temizleyeceğiz

Mutlu YUCA/SAKARYA, (DHA)- CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, "Suriyeli kardeşlerimiz, geçici bir yönetim oluşturup, düzeni ve güvenliği sağlamaya başladılar. Suriye’de evi, iş yeri, arazisi, akrabası olan misafirlerimiz de yavaş yavaş geri dönüş yoluna geçti. İnşallah Suriye’nin diğer kısımlarını da terör örgütlerinden ve işgalcilerden temizleyerek, bu kardeşlerimizin tamamının yuvalarına kavuşması için gereken zemini oluşturacağız" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sakarya'da partisinin 8'inci olağan il kongresine katıldı. Serdivan ilçesinde bulunan spor salonunda düzenlenen kongrede partililere seslenen Erdoğan, hala çözmeleri gereken sıkıntılar olduğunu ifade ederek, "Elbette her şey güllük gülistanlık değil. Hala çözmemiz gereken sıkıntılar, aşmamız gereken engeller var. Ama sadece bunlara bakarsak, bunlara takılıp kalırsak olmaz. Bir yandan mevcut sıkıntıları çözmekle uğraşırken diğer yandan ülkemizin ve milletimizin önündeki yeni fırsatları değerlendireceğimiz irade ortaya koymak mecburiyetindeyiz. Biz bu iradeye sahibiz. Milletimiz de 22 yıldır girdiğimiz her mücadelede yanımızda yer alarak bu iradeye sahip olduğunu göstermiştir. Kimi zaman günlük sıkıntıların, konjonktürel dalgalanmaların, karamsarlık pompalayan kifayetsizlerin etkisiyle morali bozulan vatandaşlarımız olduğunu görüyoruz. Şundan her bir insanımız emin olsun; Türkiye Cumhuriyeti’nin ikinci asrı ile birlikte önüne açılan yeni kapıları, yeni fırsatları en iyi şekilde değerlendirmektedir. Bunun için vatandaşlarımızdan biraz daha sabır, biraz daha metanet, biraz daha cesaret, biraz daha gayret ve elbette biraz daha destek istiyoruz. Türkiye'nin ve Türk milletinin hiçbir kazanımına sevinemeyen, tam tersine hepsine bir kulp takmak, yoksa da öyleymiş gibi göstermek için uğraşan güruhu görüyorsunuz değil mi? Bunlar artık siyasetin değil, psikiyatrinin konusu olacak bir yere savrulmuştur. Bunlar demiyorlar mıydı, ‘Biz gelince, bütün buradaki muhacirleri geldikleri yere göndereceğiz’ diyenler bunlar değil miydi? Biz ne diyorduk; ‘Bu millet ensardır, onlar ise muhacirdir.’ Biz muhacirleri hiçbir zaman bu ülkeden kovmayacağız. Onlara hep sahip çıkacağız. Hamdolsun, dediğimiz oldu mu? Oldu. Şimdi ne oldu? Yeniden geldiği yere, kendileri dönüyorlar. Eğer bizim bu sabrımız olmasaydı bu olur muydu? Olmazdı. Ama biz sabrettik. ‘Men sabera zafera’ dedik ve sabredenler zafere ulaştılar" diye konuştu.

‘3'ÜNCÜ CİHAN HARBİ ÇIKSA CHP YÖNETİMİNİN UMURUNDA OLMAZ’

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriyeliler üzerinden CHP'ye tepki göstererek açıklamalarına şöyle devam etti:

"Anadolu coğrafyası son dönemde zalimlerin zulmünden kaçarak sığınanları da bağrına basmıştır. Sınırlarımız içinde ve hemen dibinde hayata tutunmaya çalışan Suriyeli kardeşlerimize kol kanat gererek, kardeşlik hukukumuzun gereğini yerine getirdik. Bunu da şikayet ederek değil, muhacirlere ensar olma şuuru ile yaptık. Şimdi bakıyorsunuz birileri çıkıp ileri geri konuşuyor. Türkiye'nin Suriye'de ne işi var? Bunu diyecek kadar kendi tarihini bilmeyenleri, kültür ve medeniyet değerlerimizden yoksun olanları görüyoruz. Kimi bu soruyu cahilliğinden, mevcut CHP yönetimi gibi olanların çoğu da tamamen ideolojik fanatizmden soruyor. Şimdi gördün mü niçin bizim oralarda olduğumuzu? Şimdi gördünüz mü bizim niçin Suriye'de olduğumuzu? Ne oldu şimdi? Suriye’nin başındaki nerede? Ve şu anda Suriye’den gelen kardeşlerimiz şimdi neredeler? Diyorlar ki: “Biz tekrar topraklarımıza dönüyoruz. Parti içi iktidar mücadelesinden başlarını kaldırıp iki satır tarih okuyacak bir iki makale karıştıracak vakitleri dahi yok. Türkiye'nin hemen dibinde kritik gelişmeler yaşanıyor. Ama bunlar ne olup bittiğini takip bile etmiyorlar. Öyle ki dünya yıkılsa, üçüncü cihan harbi çıksa inanın CHP yönetiminin umurunda olmaz. Mesela şu soruyu kendilerine hiç sormuyorlar, ‘Birinci Dünya Savaşı bölgemizde sınırları yeniden belirlerken, şartlar başka türlü zuhur etseydi acaba ne olurdu?’ Kuvvetle muhtemel, Halep dediğimiz, İdlib dediğimiz, Hama dediğimiz, Şam dediğimiz, Rakka dediğimiz şehirler tıpkı Antep gibi, tıpkı Hatay gibi, tıpkı Urfa gibi bizim birer vilayetimiz olacaktı. Bu şehirler sınırlarımız dışında kaldı diye herhalde oralarda yaşayan insanlarımızla bağımızı tümden kesecek değildik. Nitekim bilhassa sınır şehirlerimizdeki vatandaşlarımızla sınırın ötesindeki yerlerde yaşayanlar son bir asır boyunca insani ilişkilerini, alışverişlerini, akrabalıklarını devam ettirmişlerdi. Hatta bizim şehirlerimizle sınır ötesindeki şehirler arasında düzenli otobüs ve dolmuş seferleri, taksi ulaşımı hep sürmüştür."

TOPLUMSAL YÜKÜ HİÇ TEDREDDÜT ETMEDEN YÜKLENDİK

Suriye’de süren iç çatışmaların kardeşlik iklimini başka bir boyuta taşıdığını vurgulayan Erdoğan, "Dünyada bizden başka hiçbir ülkenin altından kalkamayacağı bir siyasi ve toplumsal yükü hiç tereddüt etmeden sırtlandık. Asırlara sari kardeşlik hukukumuzun gereğini yerine getirirken içerden ve dışardan üzerimize gelen nice baskıyı, ithamı, tahriki, provokasyonu göğüslemek mecburiyetinde kaldık. İnsani ve ahlaki temelden yoksun bu saldırılara rağmen asla geri adım atmadık. Peki neticede kim haklı çıktı? Allah'a hamdolsun, biz haklı çıktık. İşte 13 yıl sonra, Suriye yeniden özgürleşme yolunda ilk adımını attı. 61 yıllık zulmün arkasından Baas rejimini düşürürken, Esed pılını, pırtısını toplayıp bir gecede kaçmak zorunda kaldı. Suriyeli kardeşlerimiz, geçici bir yönetim oluşturup, düzeni ve güvenliği sağlamaya başladılar. Suriye’de evi, iş yeri, arazisi, akrabası olan misafirlerimiz de yavaş yavaş geri dönüş yoluna geçti. İnşallah Suriye’nin diğer kısımlarını da terör örgütlerinden ve işgalcilerden temizleyerek, bu kardeşlerimizin tamamının yuvalarına kavuşması için gereken zemini oluşturacağız. Tabii birikimleriyle, işiyle, kabiliyetleriyle, emeğiyle, üretimiyle ülkemize katkı vererek burada kalmak isteyenlerin de başımızın üstünde yeri vardır. Önemli olan, ister kendi ülkesinde, ister burada kardeşlerimizin huzur içinde yaşamaları, geleceklerine güvenle bakabilmeleridir. Türk’ü Türk yapan, bizi biz yapan haslet işte budur. Suriye’deki devrime şaşı bakanlara, Esed dönemini yüceltenlere, meseleyi başka güçlerin tezgahı seviyesine indirenlere en güzel cevap Şam’daki yer altı hapishaneleri. Bunları televizyonlarda izlediniz, değil mi? O hapishanelerin halini gördünüz, değil mi? Esed bu insanlara nasıl zulmetmiş? Ve o cezaevlerinde girerken 60 kilo, 70 kilo olan o insanlar ne yazık ki şimdi çıkarken oradan 30 kiloya düşmüşler. Zulüm ile abad olunmaz. Alma mazlumun ahı çıkar aheste aheste. Ülkemizdeki Suriyelilerin, yıllarca neden vatanlarına dönemediklerinin cevabı da o hapishanede ele geçirilen işkence, ölüm ve imha aletleridir" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sakarya'daki kongrenin ardından Kocaeli il kongresine katılmak üzere kentten ayrıldı.

(DHA)

FOTOĞRAFLI