Tarih: 02.07.2024 23:07

Erdoğan: Suriye'nin güvenli bir yer haline gelmesini herkesten daha çok biz istiyoruz (2)

Facebook Twitter Linked-in

'TEK PARTİ YÖNETİMİNİN TARİHİMİZE BULAŞTIRDIĞI UTANÇ LEKESİNİ DE BİZ TEMİZLEDİK'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ayrılıkları derinleştirme yerine ortak paydayı büyütmenin derdinde olduklarını ifade ederek, ‘’İç siyaset gibi dış politikada da sıkı yumrukların açılmasında büyük fayda olduğuna inanıyoruz. Bunun için kiminle görüşülmesi gerekiyorsa geçmişte olduğu gibi yine görüşmekten imtina etmeyiz. Tek parti zihniyeti Azerbaycanlı kardeşlerimizi Sovyetlere teslim ederek ülkemize Boraltan Köprüsü faciasını yaşatmıştı. Milletçe bu facianın mahcubiyetini tam 76 yıl yüreğimizde hissettik. 44 gün süren vatan muharebesinde Azerbaycan’a sağladığımız güçlü destekle sadece Karabağ’ın 30 yıllık işgaline son vermedik, aynı zamanda tek parti yönetiminin tarihimize bulaştırdığı utanç lekesini de biz temizledik. Böyle bir siyasi musibetin tekerrürüne tahammülümüz olamaz. Hele hele Solingen‘de evlatlarını ırkçı teröre şehit vermiş bir millet olarak, bize yakışmayan inancımızla, kültürümüzle, medeniyet değerlerimizle asla bağdaşmayan sahnelerin yaşanmasına da göz yummayız. Kamu düzeni devletimizin kırmızı çizgisidir. Hangi bahaneyle olursa olsun bu çizginin aşılmasına bu hassas çizginin yok sayılmasına çiğnenmesine ‘eyvallah’ demeyeceğiz’’ dedi.

‘KİMSE KENDİNİ POLİSİN, HAKİMİN, DEVLETİN YERİNE KOYAMAZ’

Erdoğan, Türkiye’nin sokaklar üzerinden kotarılan, kaos planlarına bağışıklık kazanmış bir ülke olduğunu belirterek, şöyle konuştu:

“Geçmişte etki ajanları ve provokatörler eliyle ülkemize hangi bedellerin ödetildiğini gayet net hatırlıyoruz. Kayseri’de son derece iğrenç, rezil bir taciz vakası üzerinden aynı kaos planı tezgahlandı. Bu oyunun ikinci perdesi ise Suriye’nin kuzeyinde bulunan Türk çıkarlarına ve varlığına yönelik sahnelendi. Böylece terör örgütü artıkları ve işbirlikçileri eliyle kotarılan bu oyunu kimin yazdığını bunlara kimlerin figüranlık yaptığını çok çok iyi biliyoruz Allah’ın izniyle ne biz ne milletimiz ne de Suriyeli kardeşlerimiz bu sinsi tuzağa düşmeyeceğiz. Nefret söylemlerine faşizme, ırkçı vandallığa ve provokasyonlara boyun eğmeyeceğimizi burada tekrar altını çizerek söylemek istiyorum. Bayrağımıza uzanan münevvez elleri kırmasını bildiğimiz gibi ülkemize sığınan mazlumlara uzanan elleri de kırmasını biliriz. Kimse kendini polisin, hâkimin, devletin yerine koyamaz. Kayseri’deki olaylar sonrasında ortalığı yakıp yıkan polisimize saldıran iş yerlerine ve evlere zarar veren 474 provokatör gözaltına alındı. Dün de Suriye Milli Ordusu Güçleri ve güvenlik kuvvetlerimiz Suriye’nin kuzeyindeki kışkırtmalara gerekli müdahalelerde bulundu. Suriye Geçici Hükümeti ise şanlı bayrağımıza yönelik saldırıları lanetlediğini en sert biçimde kamuoyuna ilan etmiştir. Fitne teşebbüsleri bir kez daha boşa çıkmıştır. İstihbarat birimlerimiz sınırın öte tarafındaki ortaklarıyla birlikte çok titiz bir çalışma yürütmektedir. Hangi kirli ellerin bu işlerin arkasında olduğunu mutlaka ortaya çıkaracağız.”

'TÜRKİYE BUGÜN GAZZE KRİZİNDE VERDİĞİ BAŞARILI İMTİHANI SON 13 YILDIR SURİYE MESELESİNDE DE VERMİŞTİR'

Erdoğan, Türkiye’nin kimsenin toprağında gözünün olmadığına işaret ederek, ‘’Şunun bir defa idrak edilmesi şarttır; Türkiye’nin Suriye’deki mevcudiyeti teröristan kurma planlarının önündeki en büyük bariyerdir. Çok iyi biliyoruz ki ‘böl- parçala- yönet’ anlayışıyla coğrafyamızı lime lime emperyalistler bundan rahatsızdır. Onları rahatsız etmeyi sürdüreceğiz. Silahlarının namlusu ülkemize çevrili eli kanlı caniler orada var oldukça, biz de ülkemizin ve milletimizin güvenliğini sağlamaya devam edeceğiz. Bölücü terör tehdidi tamamen ortadan kalkınca elbette biz de üzerimize düşeni yaparız. Ama bırakın tehdidin boyutunun azalmasını terör örgütü her gün yeni bir provokasyona girişirken kimse bizden gelişmeleri tribünden seyretmemizi beklemesin. Tekrar söylüyorum; bizim kimsenin toprağında gözümüz yok, bizim kimsenin egemenliğinde de gözümüz yok. Biz yalnızca bölücü niyetlere karşı vatanımızı koruyoruz ve koruyacağız. Türkiye bugün Gazze krizinde verdiği başarılı imtihanı son 13 yıldır Suriye meselesinde de vermiştir. En zor günlerinde Suriyeli muhacirlere ensar olmanın onurunu göğsümüzü de bir şeref madalyası olarak iftiharla taşıyacağız. Buna gölge düşürecek 13 yıldır ülkemizin şefkat şemsiyesi altında olan mazlumları sıkıntıya sokacak hiçbir eyleme girişmeyiz’’ ifadelerini kullandı.

Erdoğan, “Suriyeli kardeşlerimizin gönüllü, güvenli ve onurlu geri dönüşlerini bugüne kadar hep teşvik ettik. Suriye’nin kuzeyinde bölücü terörden arındırdığımız yerleşim yerlerine 670 bin kişi geri döndü. Katar’ın da desteğiyle hayata geçirdiğimiz konut projeleri tamamlandığında bu sayıya inşallah 1 milyon kişi daha eklenecek. Suriye’de huzur ortamı güçlendikçe geri dönüşler de artacak. Arzu eden herkesin gönüllü, huzurlu bir şekilde vatanlarına dönebileceği bir yapıyı ve iklimi tesis edebilirsek ne mutlu bize. Sığınmacılar konusunu ön yargılar ve korkular temelinde değil, ülkemizin ve ekonomimizin gerçekleri temelinde akıllı, insani, vicdani bir çerçevede çözüme kavuşturacağız’’ dedi.

ERKEN SEÇİM TARTIŞMALARINA İLİŞKİN

Erdoğan, Türkiye’nin özellikle ekonomisi üzerinde ilave yük oluşturan seçim maratonunu 31 Mart akşamı sandıkların kapanmasıyla tamamladığını belirterek, ‘’14-28 Mayıs’ta Yasama ve Yürütme’de son sözünü söyleyen milletimiz 31 Mart’ta da yerel yönetimlerde kimleri başında görmek istediğini göstermiştir. Seçimler elbette demokrasinin bayramıdır, şölen günüdür. Milli iradenin en özgür biçimde tecelli vasıtası seçimdir, sandıktır. Bunun tartışılmasını dahi yersiz buluyor, Türk demokrasisine hakaret olarak değerlendiriyoruz. Ancak tarihimizde sandıkta tezahür eden iradeyi yok sayanların olduğu da ülkemizin bir gerçeğidir. Bunu kimi zaman sandığın itibarına gölge düşürerek yaptılar kimi zaman seçmene hürmetsizlik ederek yaptılar, kimi zaman milletin kararını tanımlayarak yaptılar, kimi zaman da seçmenin tercihini tamamen yanlış okuyarak sapla samanı karıştırmaya cüret ederek yaptılar. Son dönemde bu kibirli tavrın seçmen iradesini yok sayma aymazlığının tekrar nüksettiğini görmekteyiz. Geçen hafta gündeme taşınmak istenen erken seçim tartışmalarına bu zaviyeden bakılması gerektiği kanaatindeyiz. Bizce bu tartışmalar muhalefet bünyesinde giderek kızışan iç savaşın dışa yansımalarından ibarettir. Tabii yeni hükümet sisteminde erken seçim diye bir kavram da yoktur. Bunun yerine cumhurbaşkanı ve meclisin seçimlerin yenilenmesi kararı alması vardır. Muhalefetin diğer birçok alan gibi burada da Türkiye’yi geriden takip ettiği anlaşılıyor. Hiçbir temeli olmayan bu tarz sahte gündemlerle muhalefet kendi içindeki bilek güreşini perdelemeye çalışmaktadır” diye konuştu.

Erdoğan son olarak, “Bu akşam Avrupa futbol Şampiyonası’nda Avusturya karşısında çeyrek final mücadelesi verecek A Milli futbol takımımıza Rabbimden başarılar diliyorum. Bizim çocukların bu kritik maçı da kazanarak şampiyonluk yolculuklarını kararlılıkla sürdüreceklerini inanıyorum. Rabbim ayaklarına taş değdirmesin yolları ve bahtları açık olsun” dedi. (DHA)




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —