Rize eski milletvekili Ahmet Kabil, Cumhur İttifakı ortaklarının son dönemde terörle mücadeleye dair açıklamaları ve yapılan bazı çağrılar hakkında sert eleştirilerde bulundu.
Rize eski milletvekili Ahmet Kabil, Cumhur İttifakı ortaklarının son dönemde terörle mücadeleye dair açıklamaları ve yapılan çağrıları sert bir dille eleştirdi. Kabil, özellikle MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tutumundaki değişikliğe dikkat çekerek, kamuoyunda kafa karışıklığına yol açıldığını belirtti.
Ahmet Kabil, Bahçeli’nin 2007 yılında Erzurum’da yaptığı bir mitingde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik sarf ettiği “Al sana ip, asamıyorsan bırak biz asalım” sözlerini hatırlatarak, “Bugün ne değişti de Bahçeli, Öcalan’ın TBMM’de konuşup terör örgütlerini silah bırakmaya ikna etmesini öneriyor?” ifadelerini kullandı. Kabil, bu durumu “siyasi tutarlılık” açısından çelişkili bulduğunu belirtti.
“Açılım Süreçleri Zarar Getirdi”
Terörle mücadelede geçmişte yapılan açılım süreçlerine de atıfta bulunan Kabil, bu politikaların Türkiye’nin zararına sonuçlandığını ifade etti. 2015 yılındaki açılım sürecinde hendeklerin kazıldığını, mühimmat depolandığını ve bu dönemde ordunun çok sayıda şehit verdiğini hatırlatan Kabil, şu çarpıcı değerlendirmede bulundu:
“O zaman kahraman ordumuz, hendek terörüyle çetin bir savaş verdi. Bugün daha büyük bir oyun oynanıyor. ABD’nin desteğiyle Suriye’nin kuzeyinde terör devletleri kurma hazırlıkları yapılıyor.”
ABD’nin Bölgedeki Faaliyetleri
Ahmet Kabil, ABD’nin bölgedeki faaliyetlerine dikkat çekerek, Kobani’de kurulan askeri üsler ve Türkiye’yi hedef alan mühimmat sevkiyatlarına vurgu yaptı. Türkiye’nin daha dikkatli ve tedbirli olması gerektiğini belirten Kabil, bu durumu “Türk-Kürt meselesi olarak görmek büyük bir hata olur; bu, dış destekli bir terör planıdır” sözleriyle özetledi.
Beş Temel Uyarı
Açıklamalarında beş temel noktaya dikkat çeken Ahmet Kabil, şunları söyledi:
Türk-Kürt meselesi değil, Türkiye’ye yönelik dış destekli bir terör planı söz konusudur.
Öcalan’ın çağrısıyla dağdaki teröristlerin silah bırakması gerçekçi değildir.
Bu süreç, teröristlere yapılacak bir affın ayak izleri olabilir.
“Terör bitecek” denilerek kamuoyunun oyalanmaması gerekir.
Öcalan’ın kaç maddelik taleple gündeme geleceği sorgulanmalıdır.
Ahmet Kabil’in bu sert açıklamaları, terörle mücadelede izlenecek politikalar konusunda kamuoyunda yeni bir tartışma yaratacağına işaret ediyor.
