Rize Haber meritbet balmoral resort
Rize
Açık
5°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Rize
00:00:00
İmsak vaktine kalan
Ara

İkinci bir dil öğrenmek yaşlılıkta demansı önlüyor

İkinci bir dil öğrenmek yaşlılıkta demansı önlüyor

BİRLEŞİK KRALLIK, (DHA) - İKİNCİ bir dil öğrenmenin hafızayı güçlendirdiği ve ileri yaşlarda demansı (bunama) önlediği açıklandı.

Bilim insanları, ikinci bir dil öğrenmenin, bunamayı yıllar boyunca uzak tutmaya yardımcı olabileceğini ortaya koydu. Araştırmalar, iki dil bilen kişilerin beyinlerindeki dil bölgelerinde daha fazla hücre bulunduğunu, ayrıca öğrenme ve duygusal işlevlerle ilişkili bölgelerin hacminin arttığını gösterdi.

Montreal'deki McGill Üniversitesi'nden Dr. Natalie Phillips, bulguların, ikinci bir dil konuşmanın beynin boyutunu artırabileceğini ve bu sayede daha fazla beyin rezervi sağlanabileceğini ortaya koyduğunu belirtti. Phillips, beynin büyüklüğü ve rezervinin daha fazla olan kişilerin, bunamaya yol açacak eşiğe ulaşmadan önce daha fazla hasara dayanabildiklerini söyledi. Phillips ve ekibi, eylül ayında yaptıkları araştırmada, iki dilliliğin beyin sağlığıyla olan bağlantısını keşfetti.

2024 yılında yapılan bir başka araştırmada ise erken ya da geç evre Alzheimer hastalığına sahip olan iki dil bilen ve tek dil bilen bireyler karşılaştırıldı. MRI taramaları, iki dil konuşan demans hastalarının, hafıza ve öğrenme ile ilgili beyin bölgesindeki aktivitede tek dil konuşanlara göre çok daha az düşüş yaşadığını gösterdi. Araştırmacılar, bu farkın beyin bölgesinin büyüklüğünde değil, güçlenmesinde olduğunu kaydetti.