Filistin resmi ajansı WAFA, İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nin güneyindeki Han Yunus ve Refah kentlerine yönelik saldırılarında en az 27 Filistinli öldürüldüğünü duyurdu.
İsrail'in 7 Ekim'den bu yana saldırılarını sürdürdüğü Gazze Şeridi'nde hayatını kaybedenlerin sayısı 18 bin 608'e çıktı.
UNRWA: 2023, BATI ŞERİA'DAKİ FİLİSTİNLİLER İÇİN EN KANLI YIL
Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı (UNRWA), BM'nin, 2005 yılında İsrail ordusunun ve Yahudi yerleşimcilerin saldırılarının kurbanlarının sayısını kaydetmeye ve belgelemeye başlamasından bu yana, 2023 yılının, işgal altındaki Batı Şeria'daki "en kanlı yıl" olduğunu açıkladı.
UNRWA, konuya ilişkin bilgileri yayımladığı raporunu duyurdu.
UNRWA'nın raporunda, 2023 yılının, "BM'nin, Batı Şeria'daki kurbanları kaydetmeye başladığı 2005 yılından bu yana buradaki Filistinli ölümlerinin en kanlı yılı" olduğu belirtildi.
Raporda, "İnsani İşler Koordinasyon Ofisi'ne göre, İsrailli yerleşimciler tarafından öldürülen 8 Filistinliye ek olarak, Batı Şeria'da 69'u çocuk olmak üzere 271 Filistinli, İsrail güçleri tarafından öldürüldü." ifadelerine yer verildi.
Aynı zamanda iki Filistinlinin daha öldürüldüğüne işaret edilen raporda, bu iki kişinin ölümünden, İsrail ordusunun mu yoksa yerleşimcilerin mi sorumlu olduğunun bilinmediği aktarılırken, toplamda 7 Ekim'den bu yana Batı Şeria'da 281 Filistinlinin ölümünün tespit edildiği kaydedildi.
UNRWA'nın raporunda ayrıca, İsrail ordusunun, Batı Şeria'daki Cenin Mülteci Kampı'nda gerçekleştirdiği arama ve gözaltı uygulamaları kınanarak, İsrail'in uygulamaları karşısında kamptaki hizmetlerin durdurulduğu duyuruldu.
Gazze Şeridi'ndeki durumla ilgili olarak, UNRWA'nın raporunda, "saldırıların başladığı 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ndeki tesislerde ikamet eden, 288 yerinden edilmiş kişinin öldüğü, 998 kişinin de yaralandığı" belirtildi.
Raporda, Gazze Şeridi'nin orta bölgesinde ve Han Yunus ile Refah şehirlerindeki 98 UNRWA tesisinde, şu anda 1,1 milyondan fazla, yerinden edilmiş Filistinlinin barındığına işaret edildi.
Gazze Şeridi nüfusunun yüzde 85'inden fazlasına denk gelen 1,9 milyon kadar Filistinlinin yerinden edildiği hatırlatılan raporda, bunların bir kısmının, saldırıların başlangıcından beri güvenlik arayışı nedeniyle defalarca yer değiştirdiği anımsatıldı.
Raporda ayrıca, Gazze Şeridi'nde şu ana kadar 135 UNRWA çalışanının öldürüldüğü doğrulandı.
Dün sabahtan beri İsrail askerleri, Cenin kentindeki baskınlarda 11 Filistinliyi öldürürken, Batı Şeria'da 7 Ekim'den bu yana ölen Filistinlilerin sayısı 286'ya yükseldi, aynı dönemde gözaltına alınan Filistinlilerin sayısı da 4 bin kişiye ulaştı.
İSRAİL'İN GAZZE'Yİ İŞGALİNDE 7 EKİM SONRASI
Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, "Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlere yönelik sürekli ihlallere karşılık verme" gerekçesiyle İsrail'e 7 Ekim'de kapsamlı saldırı düzenledi.
İsrail, 7 Ekim'deki saldırılarda 1200 İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin de yaralandığını açıkladı.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırılarında en az 8 bini çocuk, 6 bin 200'ü kadın olmak üzere, 18 bin 608 Filistinli öldü. Enkaz altında binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı tahrip ediliyor.
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'ne saldırılarının başladığı 7 Ekim'den bu yana 115'i karadan işgal sürecinde olmak üzere 444 askerinin öldürüldüğünü duyurdu.
Çatışmalara 24 Kasım'da 4 günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün daha uzatılan "insani arada" 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakıldı. Öte yandan İsrail, binlerce Filistinliyi alıkoyup hapsetmeye devam etti.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs'te de İsrail güçleri ve yasa dışı Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında, 286 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail ordusu ile Lübnan'daki Hizbullah'ın sınır hattındaki çatışmalarında ise 23 Lübnanlı sivil, 100 Hizbullah mensubu ve 5 İsrailli sivil ile 6 İsrail askeri öldü.
Gazze'de, silah zoruyla abluka altında yerinden edilen 1,9 milyon Filistinli, barınma, gıda, temiz su, ilaç ve sağlık hizmetlerinden yoksun şekilde yaşam mücadelesi veriyor.
