Tarih: 01.07.2023 00:08

Karacaahmet Mezarlığı'nda Yatan Evliyalar Kimler? İşte Karacaahmet Mezarlığı Hakkında Bilgiler

Facebook Twitter Linked-in

Karacaahmet mezarlığı İstanbullular tarafından aşırı ilgi görmektedir. Bunun sebebi Üsküdar'da bulunan bu mezarlığın Anadolu yakasında yani Müslümanların manevi açıdan merkezi olan Mekke ve Medine ile aynı tarafta bulunmasından kaynaklıdır. Karacaahmet Mezarlığı’nda neler yer alır? Karacaahmet Mezarlığı tarihçesi ve genel bilgiler…

Karacaahmet Mezarlığı Hakkında Bilgiler

İçinde bulunan yollarda dahil olmak üzere yaklaşık 750 dönümlük arazi kaplayan mezarlık beş büyük bölgeye ayrılmaktadır. Kuzeyinde bulunan Tunusbağı’ndan güneyinde bulunan İbrahimağa çayırına doğru eğimli bir yapıya sahiptir. Mezarlığın en çukur kısmı ise Seyit Ahmet Deresi vadisidir. Karacaahmet Mezarlığı’nın dışında kabul edilen Ayrılık Çeşmesi Mezarlığı da Karacaahmet Mezarlığı’nın güneyinde bulunan İbrahimağa çayırının devamında gelmektedir. Karacaahmet Mezarlığı birçok kuş türüne ve başta servi olmak üzere birçok ağaç ve çeşitli bitkiye ev sahipliği yapmaktadır. Ayrıca, Anıt Ağaç statüsüne kabul edilen dokuz adet servi ağacını da içinde bulundurmaktadır. Karacaahmet Mezarlığı dört defa kamulaştırılmıştır ve bu kamulaştırmalar sebebiyle ağır tahribat almıştır. Böylesine büyük yeşil bir alana sahip olan tarihi mezarlığın daha fazla tahribat almaması için İstanbul Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu mezarlığı, SİT alanı olarak koruma altına almıştır. Bu karar gereğince mezarlık aktif olma durumunu yitirse bile hiçbir şekilde imara açılamaz. Mezarlığa defnedilmiş ölü sayısı, öncelerde kayıt tutulmadığı için kesin olarak bilinmemektedir.

Mezarlık Adını Nereden Almıştır, İçinde Neler Barındırır?

Mezarlık adını, İslamiyet'i yaymak üzere Hacı Bektaş-ı Veli tarafından İstanbul’a gönderilen Karaca Ahmet’ten almaktadır. Mezarlığın kullanılmaya başlanma tarihi tam olarak bilinmese de birçok tarihçi, Orhan Gazi’nin Üsküdar’ı fethinden sonra Türk halkının bölgeye yerleşmesi ile mezarlığın geliştiğini düşünmektedir. Bu olaydan da yola çıkarak mezarlığın 14. yüzyıldan itibaren oluştuğunu söylemektedirler. Mezarlığın bulunduğu bölgede 3 cami, 6 tekke, 7 çeşme ve birçok kuyu yer almaktadır. Reisülhattatîn Şeyh Abdullah Efendi’nin kabrinin civarında bulunan hattatlar sofası, Karacaahmet Mezarlığı içinde bulunan birçok sofadan biridir. Karacaahmet Mezarlığı’nda bulunan ve günümüze kadar gelebilmiş en eski mezar taşı da dahil, mezar taşlarının büyük çoğunluğu 19. yüzyıla aittir.


Karacaahmet Mezarlığı’nda Yatan Ünlü Şahsiyetler

Osmanlı devlet adamı, sadrazam: Ahmet İzzet Paşa (1864-1937)

Osmanlı devlet adamı, sadrazam: Benderli Ali Paşa (?-1821)

Yazar, çevirmen ve düşünür: Cemil Meriç (1916-1987)

Osmanlı devlet adamı: Çürüksulu Mahmud Paşa (1865-1931)

Osmanlı şeyhülislamı: Dürrizade Abdullah Efendi (1768-1828)

Divan edebiyatı şairi: Enderunlu Vasıf (1786-1824)

Osmanlı devlet adamı, sadrazam: Hafız Ahmed Paşa (1564-1632)

Osmanlı devlet adamı, sadrazam: Halil Hamid Paşa (1736-1785)

Mutasavvıf, şair ve bestekâr: Hayrullah Tâceddin Yalım (1883-1954)

Divan edebiyatı şairi: Kami (1649-1724)

Orta oyunu ve tulûat sanatçısı: Kavuklu Hamdi (1841-1911)

Osmanlı şeyhülislamı: Medeni Mehmed Nuri Efendi (1859-1927)

Osmanlı devlet adamı, sadrazam: Mere Hüseyin Paşa (?-1624)

Osmanlı devlet adamı: Mehmed Namık Paşa (1804-1892)

Osmanlı devlet adamı: Mehmed Rauf Paşa (1832-1908)

Osmanlı şeyhülislamı: Mehmed Sahib Efendi (1838-1910)

Osmanlı devlet adamı: Mehmed Vecîhî Paşa (1797-1867)

Divan edebiyatı şairi: Nabi (1642-1712)

Bilim insanı: Oktay Sinanoğlu (1935-2015)

Din adamı, âlim, mutasavvıf: Süleyman Hilmi Tunahan (1888-1959)

Hattat: Şeyh Hamdullah (1436-1520)


Karacaahmet Mezarlığı'nda Metfun Bulunan Çanakkale Şehitleri

Mezarlığın orta yerinde bulunan Şehitlik Cami civarında, 2. ada üzerinde Çanakkale Savaşı esnasında şehit düşen birçok askerin gömülü olduğu bilinmektedir. Buradaki şehitliğin, Haydarpaşa hastanesi ve civarındaki hastanelere gemilerle tedavi olmak üzere getirilen yaralı askerlerin, vefat etmeleri sonucunda defnedilmesiyle oluştuğu bilinmektedir. 1916 tarihli bir kitabede üzerinde eski yazıyla şehitlik yazan bir ibare bulunmaktadır, ancak bugün şehitlerin ne mezar yerleri ne de isimleri belli değildir.

 

Sanat ve Edebiyatta Karacaahmet Mezarlığı

Ünlü İngiliz şair Lord Byron Üsküdar ve Karacaahmet Mezarlığı'na şu mısralarında yer vermiştir:

“Ey Üsküdar! Bembeyaz evlerin binlerce mezara bakar ve o mezarların üstünde, paylaşılmamış bir aşka benzeyen sonsuz yas yapraklarına işlemiş, o her zaman yeşil ağaç, o narin ve karanlık servi yükselir.”

Karacaahmet Mezarlığı'nın yol genişletilmesi maksadıyla, Karayolları tarafından istimlak edilerek, sanatsal emsali bulunamayacak taşların geri getirilemeyecek şekilde yok edilmesine tepki verenlerden biri de şair, ressam ve düşünce adamı Bedri Rahmi Eyüboğlu’dur.

Eyüboğlu, Karacaahmet Mezarlığı'nın değerini ve tahribatından dolayı duyduğu büyük üzüntüyü, şu ifadelerle dile getirmiştir:

“Mezar taşlarının başına gelenleri şiirin dışında, ancak sinema anlatabilir. Bu yazıda ikide bir şairliğimiz tutuyorsa bağışlayın. Eğer siz de benim gibi yirmi yıldan beri Karacaahmet’i sağından solundan, ortasından geçse idiniz, taşlarla kurduğum dostluğu daha iyi anlardınız. Bu mezar taşları arasında öyleleri var ki, bunu yirmi defa büyütüp herhangi bir alana dikseniz, dünyanın sayılı anıtlarından birini armağan etmiş olurdunuz. Demin de söyledim, yirmi yıldır yolum Karacaahmet’ten geçiyor. Hele son üç yıl içinde yolumuz Karacaahmet’e öylesine saplandı ki, bir bıçak gibi... Yeni yol; selvi, mezar, mezar taşı, demir parmaklık, çiçek, fidan demeden tümünün köküne kibrit suyu sıkmış. Benim bu mezarlıkta yatan can ciğer arkadaşlarım vardı. Belki her Allah’ın günü dört tekerleğimle onları dört defa çiğniyorum. Taşları nerede, başları nerede, elleri avuçları nerede?”


Mezarlık, etkileyici görünümü ve mimari ihtişamıyla yüzyıllar boyunca yabancı seyyahları büyülemiş, birçok seyyah hatıralarında bu mezarlıktan söz etmiştir. Hatıratında mezarlığı anlatanların başında yer alan Fransız şair ve edebiyatçı Theophile Gautier, Karacaahmet'in Doğu'nun en büyük mezarlığı olduğunu söyleyerek hayranlığını dile getirmiştir. Ayrıca, Polonyalı Kont Edward Raczynski 1814'te İstanbul ve Çanakkale'ye Seyahat adlı eserinde ve yine Alman mareşal Helmuth Karl Bernhard Von Moltke Türkiye'den Mektuplar adlı kitabında Karacaahmet Mezarlığı'na büyük bir yer ayırmışlardır.

Kont Edward Raczynski, mezarlığın büyüklüğünün o zaman sadece 40.000 kişilik nüfusu barındıran Üsküdar ile orantısız olduğunu, başkentte yaşayan Türkler' in Asya yakasına gömülme arzusundan ötürü Üsküdar'da oluşan bu devasa ölüler şehrinin nüfusunun, yaşayanlar dünyasından çok daha fazla yer tuttuğunu belirtmiştir.

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —