Şirketten yapılan açıklamaya göre, Koç Topluluğu'nun bayileri ile görüş alışverişinde bulunmak üzere düzenlediği geleneksel Anadolu Buluşmaları'nın 31’incisi, Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılı vesilesiyle başkent Ankara'da yapıldı.

Buluşmada, Koç Topluluğu'nun Ankara, Bolu, Çankırı ve Kırıkkale'deki 500'e yakın bayii bir araya gelirken program öncesinde Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer M. Koç, Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ali Y. Koç, Koç Holding Üst Yöneticisi (CEO) Levent Çakıroğlu, Koç Topluluğu üst düzey yöneticileri ve Koç Üniversitesi'nden akademisyenler, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün ebedi istirahatgâhı Anıtkabir'i ziyaret etti.

Açıklamada etkinlikteki açılış konuşmasına yer verilen Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer M. Koç, Cumhuriyet'in 100. yaşını büyük bir mutluluk ve gururla kutladıklarını vurgularken, Cumhuriyet ile neredeyse yaşıt olan Koç Topluluğu'nun köklerinin Ankara'da filizlendiğini hatırlattı.

Koç, "Biz de 3 yıl sonra 100'üncü yaşımızı idrak edeceğiz. Bir asırdır ülkemiz için değer yaratıp onunla birlikte büyüdük. Attığımız her adımda, kurtuluş ve kuruluş ruhunu daima muhafaza ettik. Bu anlayışımızın en somut ifadesi, merhum Vehbi Koç'un kurumsal ilkemiz olarak benimsediğimiz 'Ülkem varsa ben de varım; demokrasi varsa hepimiz varız' sözleridir. Bundan sonra da, sarsılmaz bir inançla Cumhuriyet değerlerinin savunucusu ve hizmetkarı olmaya devam edeceğiz. Sizlerle birlikte, daha da çok çalışarak, Türkiye'nin ekonomik büyümesine ve toplumsal kalkınmasına öncülük etmeyi sürdüreceğiz." ifadelerini kullandı.

- "Küresel jeopolitik riskler artarken ekonomik belirsizlikler de artık iş dünyamızda olağan hale geliyor"

Ömer M. Koç, 2023'ü tamamlarken, bilhassa yakın coğrafyada, maalesef büyük insani felaketlere sebep olan çatışma ortamının giderek yayıldığını kaydederek, "Batı hükümetlerinin bu hunhar katliam karşısında sessiz kalmalarını hayret ve dehşet içinde izliyoruz. Bu utanç verici umursamazlığın bedelini bugün binlerce masum hayatıyla ödüyor. Batının bu çifte standardının, maalesef ileride hepimizi menfi etkileyecek çok vahim neticeleri olacaktır." değerlendirmesinde bulundu.

Küresel jeopolitik riskler artarken ekonomik belirsizliklerin de artık iş dünyasında olağan hale geldiğini aktaran Koç, 2020'den itibaren küresel salgın, Ukrayna'daki savaş ve hayat pahalılığı sorunlarıyla boğuşan dünya ekonomisinin, 2023'ün başında tahmin edilenden daha başarılı olduğunu belirtti.

Koç, geçen yıl son 40 yılın zirvesine çıkan küresel enflasyonun 2023'de gerilediğini, büyümenin yüzde 3 gibi makul bir düzeyde kalabilmesinin "yumuşak bir iniş" yapıldığı anlamına geldiğini ifade etti. Koç ayrıca, küresel ekonomiye ilişkin öngörülerinde temkinli olmayı sürdürdüklerini kaydetti.

- "Teknolojiyi en iyi şekilde kullanarak değer yaratıyoruz"

Koç Holding CEO'su Levent Çakıroğlu da güçlü bilanço, dengeli portföy yapısı, yurt dışı gelirleri ve risk yönetim politikaları sayesinde Topluluk olarak ekonomik konjonktürden kaynaklanan riskler karşısında dirençli olduklarını, Türkiye'nin geleceğine güvenle uzun vadeli perspektifle yatırımlara devam ettiklerini vurguladı.

Çakıroğlu, büyüme vizyonunu gerçekleştirmeye yönelik hem yurt içi hem de yurt dışında stratejik adımlar atmaya devam edeceklerini belirterek Topluluk genelinde devam ettirdikleri dönüşüm programlarına da dikkati çekti. Çakıroğlu, dönüşüm programlarıyla ilk günkü heyecanla ve aldıkları müspet neticeler sayesinde, giderek artan bir özgüvenle devam ettiklerinin altını çizdi.

Karbon dönüşüm ve dijitalleşme başlıklarında attıkları adımları detaylandıran Çakıroğlu, tüm sektörlerinin operasyonlarını ve ürün portföylerini düşük karbonlu geleceğe hazırladıklarını aktardı.

Çakıroğlu, "Dijital dönüşüm, sadece iş akışlarının dijitalleşmesi değil, aynı zamanda iş yapış şeklimizin veriye dayalı bakış açısıyla yeniden kurgulanması anlamına geliyor. Dijital dönüşümle; müşteri deneyiminden operasyon verimliliğine kadar pek çok alanda; teknolojiyi en iyi şekilde kullanarak değer yaratıyoruz." ifadelerini kullandı.

Çakıroğlu, bayilere de işlerini büyütmek, rekabete karşı güçlendirmek ve kazançlarını artırmak için bayilerini başından beri tüm dönüşüm çalışmalarının önemli bir paydaşı olarak gördüklerini vurguladı.