Sahip olduğu huzurlu ve mistik hava, her yıl binlerce turist tarafından Konya’nın bir gezi destinasyonu haline getirilmesini sağlıyor.
İç Anadolu Bölgesi’nde yer alan Konya, Türkiye’nin alan bakımından en büyük şehri olma özelliğine sahip. Bunun yanı sıra Türkiye’nin en kalabalık yedinci şehri olarak da biliniyor.
Eğer daha önce Konya seyahati yapmadıysanız gezmeniz gereken yerler ile ilgili kafa karışıklığı yaşıyor olmanız normal. Oldukça büyük bir şehir olan Konya’da gezilecek yerler, elbette uzun bir listeye sahip. Gezmeniz gereken yerleri planlarken zorluk yaşıyorsanız sizler için derlediğimiz turistik destinasyonları inceleyebilirsiniz.
Konya’da Gezilecek Yerler Listesi
Yüzlerce yıllık camileri, Türk kültüründe önemli bir yere sahip olan isimlere ev sahipliği yapması ve iyi düzenlenmiş müzeleri ile en sevilen gezi destinasyonlarından biri olan Konya, görülmesi gereken pek çok farklı noktaya sahip. Konya’nın meşhur yemekleri Konya’da seyahat ederken gezinizi şekillendirecek bir diğer önemli etkendir. Gastronomi açısından da sizlere farklı bir deneyim sunmak için ideal bir şehir olan Konya, yöresel yemekleri ve zengin mutfağı ile dikkatleri üzerine çekmeyi başarıyor. Gelin, Konya’da mutlaka gezilmesi gereken yerlerin detaylarını birlikte inceleyelim.
Konya’nın merkez ilçesi olan Karatay’da yer alan Alaeddin Tepesi, 20 metre yüksekliği ile dikkat çeken bir tepe. Halk arasında höyük olarak da adlandırılan ve tarih öncesi yerleşim yerlerinden biri olması sebebiyle dikkat çeken tepe tarihi değerinin yanı sıra mesire alanı olarak işlev görüyor olması sebebiyle de tercih ediliyor. Şehre hakim konumda yer alan Alaaddin Tepesi, cami ve kümbetlere de ev sahipliği yapıyor.
Tepeye çıkmak için ücret ödenmesi gerekmiyor. Bunun yanı sıra tepe ve etrafında konaklama şansı elde etmenizi sağlayacak çok sayıda otel ve pansiyon mevcut. Eğer yeme içme ihtiyaçlarınızı karşılamak istiyorsanız Alaeddin Tepesi yakınında bulunan kafe ve restoranları tercih edebilirsiniz.
”Alaeddin Tepesi konum için tıklayın”
Konya ve turizm denildiğinde akla öncelikle inanç ve kültür turları geliyor. Şehirde yapılan ziyaretlerin başlangıç noktası olan Mevlana Müzesi ve Türbesi ise 1926 yılından beri Türkiye’ye hizmet veren en eski müzelerden biri olma özelliğine sahip. Mevlânâ Celaleddin Rumi’nin türbesinin bulunduğu yer olması sebebiyle yoğun bir ilgi gören türbe; Hürrem Paşa, Fatma Hatun, Sinan Paşa, Hasan Paşa türbelerine de ev sahipliği yapıyor.
Haftanın her günü 09.00 ile 17.30 saatleri arasında ücretsiz olarak ziyaret edebileceğiniz Mevlana Müzesi ve Türbesi, gezilmesi gereken çok sayıda yapıya sahip. Mevlânâ ve Mevlevilik hakkında önemli bir koleksiyona ev sahipliği yapıyor olmasının yanı sıra Osmanlı dönemine ait el yazmalarını, kandilleri ve antika müzik aletlerini de müze içerisinde inceleyebilirsiniz.
”Mevlana Müzesi ve Türbesi konum için tıklayın”
Meram Bağları Konya’nın en ilgi çekici rotasyonlarından biri. Doğal alanda keyifli bir gün geçirmek ve doğa ile iç içe olarak rahatlamak isteyenlerin tercih ettiği Meram Bağları, Konya’nın turistik açıdan en dikkat çekici noktalarından biri olarak biliniyor. Meram ilçesinde yer alan ve ismini de bulunduğu ilçeden alan bağlar şehrin ulaşılabilir bir konumunda olması sebebiyle de turistler tarafından ilgi görüyor.
Meram Bağları binlerce farklı ağaç türüne ev sahipliği yapıyor. Doğayla iç içe olmanız konusunda önemli bir rol oynuyor olmasının yanı sıra etrafında pek çok farklı işletme mevcut. Böylelikle yerel restoranlarda yemek yiyebilirler, kafelerde kahve içerek doğanın tadını çıkarabilir ve dinlenebilirsiniz. Estetik açıdan unutulmaz bir görsellik sunduğunu ise söylemek gerekir.
”Meram Bağları konum için tıklayın”
Konya’ya dair 5000 yıllık bir köy olması sebebiyle dikkat çeken Sille Köyü, hayatın yoğunluğundan ve şehrin kaotik yapısından sıkılanlar için eşsiz bir seçenek. Huzurlu ve sakin bir ambiyansa sahip olan köy, her köşesinde gizli olan ayrıntılar ile görenleri adeta büyülüyor.
Frigyalılar ile başlayan ve Bizans döneminden itibaren Konya’nın en önemli yerleşim yerlerinden biri haline gelen Sille Köyü, günümüzde Selçuklu ilçesine bağlı bir mahalle olarak sayılıyor. Tarihi açıdan oldukça önemli olan bu köy günümüzde huzurlu bir ambiyansa sahip olması sebebiyle günübirlik ve kısa süreli seyahatlerin en sevilen destinasyonlardan biri. Kendine ait mimarisi, keyifli işletmeleri ve hediyelik eşya satan dükkanları ile eğlenceli bir Konya günü geçirmek isteyenlerin mutlaka ziyaret etmesi gereken Sille köyü ulaşımın hem toplu taşıma hem de özel araçlar ile yapılmasını sağlayacak bir konumda yer alıyor.
”Sille Köyü konum için tıklayın”
Haftanın her günü ziyaret edilebilecek bir müze olan Atatürk Evi Müzesi, 09.00 ile 17.00 saatleri arasında ziyaretçilerini ağırlıyor. Giriş için ücret talep edilmemesi ise oldukça yoğun bir ilgi görmesini sağlıyor. Atatürk Caddesi üzerinde konumlanan ve 1912 yılında inşa edilen iki katlı bir tarihi binanın müze hale getirilmesiyle ziyarete açılmasını sağlayan Atatürk Evi Müzesi; kesme, moloz taş ve tuğladan yapılan bir yapı.
Atatürk’e ait bazı elbiseler ve evde kullanılan muhtelif eşyaların teşhir edildiği, koleksiyonunda Atatürk’e dair farklı fotoğraf ve belgelerin bulunduğu Atatürk Evi Müzesi hem koleksiyonu hem de mimari yapısıyla dikkat çekiyor. Yerli ve yabancı turistler tarafından yoğun bir ilgi gören Atatürk Evi Müzesi, Konya seyahatiniz esnasında mutlaka ziyaret etmeniz gereken bir destinasyon.
2015 yılında açılan ve açıldığı günden beri Konya’nın en popüler gezi destinasyonu olmayı başaran Konya Tropikal Kelebek Bahçesi 7600 metrekarelik geniş bir alanı kapsıyor. 15 farklı türde, toplamda 20 bin kelebeğe ev sahipliği yapan Konya Tropikal Bahçesi farklı bir deneyim yaşamak isteyenlerin ilgisini çekmeyi başarıyor.
2023 yılında yetişkinler 60 TL, öğrenciler ise 30 TL vererek bahçeyi ziyaret edebilir. 09.00 ile 17.00 saatleri arasında açık olan müze yalnızca pazartesi günleri hizmet vermiyor. Bahçenin en çok ilgi çeken özelliklerinden biri, Avrupa’nın en büyük kelebek uçuş alanına sahip olması. Konya Tropikal Kelebek Bahçesi Selçuklu mevkiinde yer alıyor.
”Konya Tropikal Kelebek Bahçesi konum için tıklayın”
Karatay Müzesi; Karatay Medresesi ve Çini Eserler Müzesi ismi ile de anılır. Konya’nın simgesi haline gelen bu müze, Ferhuniye mahallesi adliye Bulvarı’nda konumlanıyor. 1251 yılında inşa edildiği düşünülen ve uzun yıllar boyunca eğitim merkezi olarak kullanılan medrese, günümüzde müze amacıyla ziyaret ediliyor. Sille taşlarla yapılan duvar ve tavan süslemeleri ile Selçuklu döneminin mimarisinin en başarılı örneklerinden biri olan Karatay müzesi, koleksiyonu ile de dikkat çekici.
1955 yılından beri Çini Eserler Müzesi olarak hizmet veren medresede tarihi yapıları yakından inceleyebilirsiniz. Pazartesi hariç her gün 09.00 ile 16.45 saatleri arasında ziyaret edebileceğiniz müzeye giriş için 40 TL ücret ödemeniz gerekiyor.
Kapadokya’ya benzer görüntüsü dikkat çeken Kilistra Antik Kenti ve Kaya Mezarları, kayalara oyulmuş şapel, sarnıç, kilise ve mesken kalıntılarına ev sahipliği yapıyor. Antik kentte yer alan kaya mezarlığı pek çok önemli kalıntıya ev sahipliği yapıyor.
Meram ilçesinin Göktürk mevkiinde bulunan Kilistra Antik Kenti ve Kaya Mezarları, pek çok açıdan dikkat çekici. Şehir merkezine yalnızca 50 km uzaklıkta olduğu için toplu taşıma araçları ya da şahsi aracınız ile kolaylıkla ulaşabilirsiniz. Gidiş için herhangi bir ücret talep edilmiyor olması Konya’nın en önemli ve en popüler gezi rotasyonlarından biri olmasında rol oynuyor.
Konya’da yer alan Karapınar Çölü, Türkiye’nin tek çölü olma özelliğine sahip. Konya’nın Karapınar ilçesinde yer alan ve yıllar içerisinde meydana gelen çölleşme ile oluşan Karapınar Çölü’nde nüfus oldukça az. Tarih boyunca önemli ticaret yollarından biri olan İpek Yolu üzerinde konumlanan Karapınar hem çöl hem de tektonik gölleri ev sahibi yapıyor olması sebebiyle günümüzün en sevilen gizli destinasyonlarından biri.
Karapınar Çölü etrafında konaklayabileceğiniz çeşitli oteller ve işletmeler mevcut. Böylelikle Konya gezinizi daha keyifli hale getirebilirsiniz. Merkezden yaklaşık 100 km uzaklıkta bulunan çöl bir saat 1 saat 15 dakikalık araba yolculuğu ile ulaşılabilecek bir konumda.
Van Gölü ve tuz bölümden sonra Türkiye’nin en büyük gölü unvanına sahip Beyşehir Gölü, Beyşehir Gölü Milli Parkı içerisinde konumlanıyor. İsmini bulunduğu Beyşehir ilçesinden alan göl, 1993 yılından bu yana Milli Park niteliğine sahip. 90.000 hektarlık alanın tamamen koruma altına alınması ile meydana getirilen bu bölge yalnızca Konya değil, İç Anadolu bölgesinin turizmi açısından önemli bir rol oynuyor.
Kamp ve gezilerin en sevilen destinasyonlarından biri olan Beyşehir Gölü Milli Parkı etrafında mutlaka görülmesi gereken pek çok yörede ev sahipliği yapıyor. sabah 06.00’dan akşam 00.00 saatleri arasında giriş işlemlerinin gerçekleştirilebileceği parka otomobil için 25, minibüs için 65, midibüs için 95 ve otobüs için 180 TL ücret ödemek gerekiyor.
Selçuklu ilçesinde yer alan İnce Minareli Medrese Alaaddin Tepesi’nin batısında konumlanıyor. Selçuklu Sultanı II. İzzeddin Keykavus devrinde Vezir Sahip Ata Fahrettin Ali tarafından hadis ilmi öğretilmek amacıyla inşa ettirildiği düşünülüyor. Günümüzde ise bu medrese, hem tarihi hem de mimari açıdan önemli bir yere sahip.
Ücretsiz şekilde ziyaret edebileceğiniz medrese Selçuklu devrinde kullanılan kapalı avluya sahip medreseler arasında yer alıyor olması sebebiyle dikkat çekici. Mimari yapısıyla dikkat çekiyor olması hem yerli hem yabancı turistler tarafından ziyaret edilmesini sağlıyor. İnce Minareli Medrese dönemin mimarisiyle ilgili daha yakından bilgi edinmek isteyen pek çok kişinin tercih ettiği bir lokasyon.
Nasreddin Hoca Türbesi Konya’nın en dikkat çekici yapılarından biri. Bugünkü haline gelene dek pek çok değişiklik ve restorasyon çalışmasından geçmiş olsa da varlığını halen korumayı başarıyor olması dikkat çekici. 14. yüzyılda yapıldığı düşünülen ve 6 yuvarlak sütun üzerine oturtulan Nasreddin Hoca Türbesi, 12 desteği oturan revak görünümlü çokgen bir yapı. Türbenin 4 tarafı açık olsa da bir taraf asma kilitle kapalı halde. Bu durumun ise hazine Nasreddin Hoca’nın mizah anlayışının bir göstergesi olduğu düşünülüyor. Türbe önünde ise dünyanın ortasına sembolize eden bir platform yer alıyor.
09.00 ile 17.00 saatleri arasında ziyaret edilebilecek türbeyi giriş için herhangi bir ücret ödenmesi ise gerekmiyor. Ücretsiz şekilde gezilebilecek Nasreddin Hoca Türbesi hem yerli hem yabancı turistler tarafından ilgi görüyor.
”Nasreddin Hoca Türbesi konum için tıklayın”
Akşehir’de bulunan Nasreddin Hoca Arkeoloji ve Etnografya Müzesi orijinalliğini koruyabilmiş bir yapı olması sebebiyle dikkat çekici. Rüştü Bey Konağı’nın müze haline getirilmesi ile ziyaretlere açılmış olması yaralar tarafından yoğun bir ilgi gördü. Müze günümüzde bölgenin turistik açıdan en dikkat çekici destinasyonlarından biri.
Yapımına ermeni uyruklu ustaların başladığı Rüştü Bey Konağı, Türk ustalar tarafından tamamlanmış. Bodrum ve zemin kat üzerine iki katı daha bulunan yapının 1989 yılında Kültür Bakanlığı tarafından restorasyon çalışmasına sokulduğu biliniyor. Nasreddin Hoca Arkeoloji ve Etnografya Müzesi ise 1992 yılında hayata geçirilmiş. Müzenin giriş ücreti yok. Müze koleksiyonlarında etnografik ve arkeolojik eserler mevcut.
”Nasreddin Hoca Arkeoloji ve Etnografya Müzesi konum için tıklayın”
12 TL ücret ödeyerek girebileceğiniz Yerköprü Şelalesi, Konya’ya ait mutlaka görülmesi gereken doğal güzelliklerin başında geliyor. Hadim ilçesine 23 km uzaklıkta yer alan şelale oldukça ilginç bir jeolojik yapıya sahip. Anadolu’daki en çok dikkat çeken nehirlerden biri olarak tarihe geçen Göksu Nehri, Yerköprü’de mağaranın içine giriyor ve burada tamamen yok oluyor. Bunun yanı sıra Karasu Çayı da Göksu nehrinin üzerine Yerköprü Şelalesi üzerinden dökülüyor. İki akarsuyun birleşmesiyle meydana gelen bu muhteşem güzellik görenlere bir daha unutamayacakları eşsiz manzaralar sunuyor. Yerköprü Şelalesi etrafında yeme içme ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz çeşitli işletmeler mevcut.
İstiklal Harbi Şehitleri Abidesi ve Müzesi, hafta içi her gün 09.00 ile 17.30 saatleri arasında ziyarete açık. Bugüne dek farklı medeniyetlere ev sahipliği yapan dolayısıyla farklı egemenliklerin izlerini hala taşımakta olan Konya, kültürel açıdan önemli bir şehir. İstiklal Harbi şehitleri için yapılan abide ve hemen yanında bulunan müze ise Konya’yı kültürel açıdan daha yakından tanımayı ve köklü tarihini görmeyi sağlıyor.
İstiklal Harbi Şehitleri Abidesi, özellikle akşam saatlerinde başarılı ışıklandırma ile çok etkileyici bir görüntüye sahip hale geliyor. Bunun yanı sıra giriş ücreti ödenmesine gerek yok. Bölgenin en çok ziyaret edilen turistik lokasyonlarından biri olan İstiklal Harbi Şehitleri Abidesi, oldukça dikkat çekici bir yapı.
”İstiklal Harbi Şehitleri Abidesi konum için tıklayın”
13. yüzyıl Konya’sının Sosyal yaşantısını gözler önüne seren bir müze olan Konyanüma Panorama Müzesi turistik açıdan oldukça önemli. Tarihi medreseleri, sultanlara ve farklı milletlerden insanların heykellerini ihtiva eden müze 09.00 ile 18.00 saatleri arasında açık. Türkiye’nin tamamlanmış ikinci tam panorama müzesi olma özelliğini taşıyor olması ise dikkat çekici bir diğer özelliği.
2017 yılında ziyarete açılan müze Mevlana’nın hayatının dönüm noktalarını anlatan ilk ve tek müze olma özelliğine sahip. Aslanlı Kışla Caddesi üzerinde yer alan müzeye giriş için 6 TL ücret ödemek gerekiyor. Konyanüma Panorama Müzesi, pazartesi günleri kapalı olsa da haftanın kalan bütün günlerinde ziyaret etmek mümkün.
5 TL gibi düşük bir ücret ödeyerek ziyaret edebileceğiniz Konya Bilim Merkezi, hafta içi her gün 09.00 ile 17.00 saatleri arasında ziyarete açık. Hafta sonu ise saatler 10.00 ile 18.00 arasında değişiyor. Tematik sergiler, açık hava sergileri, gözlem ve seyir kuleleri, planeteryum adı verilen bir gezegen evi, konferans salonları, laboratuvarlar ve kütüphaneler ile Konya Bilim Merkezi, Konya’nın en dikkat çekici yapılarından biri.
Yediden yetmişe herkesin ilgisini çekebilecek kadar detaylı bir şekilde dizayn edilmiş bilim merkezi gerçeklikten uzak ve eşsiz bir deneyim yaşamanız konusunda önemli bir rol oynuyor. Bilim merkezinin her mevsim oldukça kalabalık olduğunu söylemek gerekiyor.
”Konya Bilim Merkezi konum için tıklayın”
Güney Anadolu platosunda yaklaşık 14 hektarlık geniş bir alan üzerinde yer alan Çatalhöyük Neolitik Kenti, 18 neolitik yerleşim katmanından oluşuyor. Sosyal örgütlenme ve yerleşik hayata geçişi simgeleyen duvar resimleri, rölyef ve heykeller 18 farklı katmanda görülebiliyor.
Hem kültürel hem de doğal güzellikleriyle dikkat çeken bir şehir olan Konya, ziyaretçilerin de benzersiz bir deneyim vaat ediyor. Çatalhöyük Neolitik Kenti ise köyden kentsel hayata geçişin en önemli kanıtlarından pek çoğunu bünyesinde barındırıyor. Neolitik kentin 2.000 yıldan daha fazla süredir aynı yerde var olduğunun ise söylemek gerekiyor. Çumra ilçe sınırları içerisinde yer alan Neolitik Kent, ilçenin 10 km kadar doğusunda konumlanıyor.
9549,89%1,94
34,54% 0,18
36,00% -0,62
3005,99% 1,50
5006,70% 1,01
Rize
24.11.2024