deneme bonusu veren siteler meritbet deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler meritking idealacesports.com kingroyal Deneme Bonusu Veren Siteler deneme bonusu veren siteler 2024 deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler casino siteleri 2024 casino siteleri deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler casino siteleri deneme bonusu veren siteler casino siteleri 2023 instagram takipçi satın al slot siteleri bonus veren siteler yeni casino siteleri yeni casino siteleri deneme bonusu veren siteler kazandıran bahis siteleri 30tl bonus veren siteler casinositeleri.best hoş geldin bonusu veren siteler bonus veren siteler rokubet giriş casino siteleri parmabet grandpashabet slot oyun siteleri canlı casino siteleri casino siteleri deneme bonusu veren siteler bonus veren siteler deneme bonusu veren siteler bahis siteleri deneme bonusu veren siteler vbet deneme bonusu deneme bonusu veren siteler takip.org Tarafbet Onwin deneme bonusu Deneme bonusu Deneme bonusu Deneme bonusu Deneme bonusu Deneme bonusu deneme bonusu veren siteler slot siteleri deneme bonusu veren siteler 30 tl bonus veren siteler/ deneme bonusu veren siteler bahis siteleri bonus veren siteler

Prof. Dr. Şükrü Ersoy: Marmara'da bir deprem bekliyorsak, tsunamiyi de birlikte anmak gerek

Prof. Dr. Şükrü Ersoy: Marmara'da bir deprem bekliyorsak, tsunamiyi de birlikte anmak gerek

 Prof. Dr. Şükrü Ersoy: Marmara
Haberi Sesli Oku
GÜNCEL 16.08.2024 19:04:50 0

Kübra SONKAYA- Feridun AÇIKGÖZ/İSTANBUL, (DHA)-17 Ağustos 1999 depreminin 25'inci yıl dönümünde, olası Marmara depremi hakkında konuşan Prof. Dr. Şükrü Ersoy, "Marmara'da büyük bir deprem olacak, bu 7’yi geçecek bir büyüklükte deprem. Marmara'da bir deprem bekliyorsak, tsunamiyi de birlikte anmak gerek. Bu tehlikenin gerçek olduğunu kabul ettiği zaman bir şey yapması gerekiyor ama bu konuda bilimle siyaset arasında anlaşma yok" dedi.

Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) İnşaat Fakültesi Dekanı Yüksek Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Şükrü Ersoy, 17 Ağustos 1999 depreminin 25'inci yıl dönümünde Marmara Bölgesi'nde beklenen olası deprem senaryolarını değerlendirdi. Ersoy, 17 Ağustos depremi sonrasında yapılan çalışmalara atıfta bulunarak, "AFAD'ın kurulma nedeni afet olmadan önce hazırlıkları tamamlamak şeklindeydi. Nitekim bu strateji; iyi bir strateji. Marmara Denizi; dünyanın en iyi bilinen denizleri haline geldi. Fakat bu kadar çalışmaya rağmen Marmara Depremi geldiği zaman biz hazırlıklı olacak mıyız? Bu konuya maalesef tamamıyla hazırız dememiz mümkün değil. Oldukça eksiklerimiz var" diye konuştu.

“MARMARA DENİZİ; DÜNYANIN EN İYİ BİLİNEN DENİZLERİ HALİNE GELDİ"

Prof. Dr. Şükrü Ersoy, Marmara’nın deprem tarihine değinerek, “İstanbul'un deprem tehlikesi Kuzey Anadolu Fayından kaynaklanmaktadır. Kuzey Anadolu Fayı, yaklaşık bin 500 kilometre uzunluğunda bir fay zonu, oluşturabileceği en büyük deprem 8 büyüklüğünde. Doğu’da Bingöl Karlıova'dan başlayıp Kuzey Anadolu Bölgesi boyunca paralel gittikten sonra Marmara Denizi'ne girer, oradan da Şarköy üzerinden Saros Körfezi’ne giden uzun bir fay zonu. Tarihsel dönem içerisinde Marmara Denizi'nde, İstanbul’u da etkileyen aslında tüm Marmara'yı etkileyen büyük depremler var, 7'nin üzerinde büyük depremler var. Bunların en sonuncusunu 1999'da yaşadık. Önce bir Kocaeli depremi 7.4 büyüklüğünde, daha sonra da 7.2 büyüklüğünde Düzce depremini yaşadık. Binlerce insanımız hayatını kaybetti, bu depreme hazırlıksız yakalandık. Niye derseniz; biz depremi hep Anadolu'da olur sanıyorduk. Ama gördük ki; gelişmiş kentlerimiz de deprem tehlikesi ile karşı karşıya bulunmaktadır. Dolayısıyla 1999 bir milat oldu. Bunun üzerine pek çok şey yapıldı; yasalarımızda, yönetmeliklerimizde çok şey değiştirildi. Kurumlarda örgütlenmeler başladı. Mesela 2009'da AFAD kuruldu, Afet İşleri yerine AFAD kuruldu. AFAD'ın kuruluş amacı çok doğruydu. Biz şimdiye kadar hep yara sarma politikalarıyla yaklaşım yaptık. AFAD'ın kurulma nedeni afet olmadan önce hazırlıkları tamamlamak şeklindeydi. Nitekim bu strateji; iyi bir strateji. Daha sonra çeşitli örgütlenmeler yapıldı, işte yasalar çıktı. Marmara Denizi'nin içerisinde o kadar fazla deniz tabanı araştırması yapıldı ki; denizin taban ayağındaki bütün fayların yerlerini artık biliyoruz. Marmara Denizi; dünyanın en iyi bilinen denizleri haline geldi. Bunun dışında İstanbul ilçeleri için mikro bölgeleme çalışmaları yapıldı. Zeminler kategorize edildi. Yerleşmeye uygun, yerleşmeye uygun olmayan gibi dört kategoride çalışmalar yapıldı. Başka başka denetim yasaları çıktı ve yapı denetimi denilen bir olay hayatımıza girdi. Bunun dışında, DASK dediğimiz bir sigorta havuzu geliştirildi" ifadelerini kullandı.

“11 İLİN KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİNİ YÜRÜTMEK OLDUKÇA ZOR FAKAT GECİKMİŞ OLAYLARDIR"

Ersoy, depreme hazır olmadığımızı vurgulayarak, “Bu kadar çok şey yapıldı, elbette bunlar gelişmedir. Fakat bu kadar çalışmaya rağmen Marmara Depremi geldiği zaman biz hazırlıklı olacak mıyız? Yapılanlar yeterli olacak mı? Bu konuya maalesef tamamıyla hazırız dememiz mümkün değil. Oldukça eksiklerimiz var. Söz gelimi, 2012’de çıkan Kentsel Dönüşüm Yasası yürürlüğe girdi ama 25 yıl geçti, hukuksal ve ekonomik engeller daha yeni kaldırıldı. 2023 depremlerinden sonra, bu çalışmalar yapıldı. Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Başkanlığı kuruldu. Pek çok çalışmalar yapıldı ama maalesef, yüzde 100 hazırız, artık depremlerde zarar göremeyiz deme durumumuz yok. Hem 2023 depremlerinin yaralarını sarmak, hem 1999’da bitmeyen çalışmalara devam etmek, İstanbul ve çevresindeki 11 ilin kentsel dönüşüm projelerini yürütmek oldukça zor fakat gecikmiş olaylardır. Çünkü deprem, Türkiye’nin birinci projesidir. Onun önüne geçebilecek herhangi bir yatırım, proje olmaması gerekir. İstanbul’da 1,5 milyon konut, bina var. 7 milyona yakın, iş yerleri de dahil olmak üzere bağımsız birimler var. Bunların 1,5 milyonunun riskli olduğu kabul edilmekte. Bunların tekrar güçlendirilmesi ya da yıkılıp yeniden yapılması da çok zaman alıcı bir şey, bir gecikmişlik var. Buralarda sıkıntımız var çünkü depremin ne zaman geleceğini bilmiyoruz. Dolayısıyla o yerleşim yerleri eninde sonunda bir depremde karşılaşacak. Dolayısıyla deprem ne zaman olacaktır sorularından öte zemine uygun depreme güvenli binalar yaparak ancak bu sorundan kurtulabiliriz. 25 yılda ülkeler yıkılıyor, ülkeler yükseliyor. Bu kadar uzun zamanda bu işi halletmiş olurduk ama hep 'Deprem olacak mı? Hocam' sorusundan öte gidemedik" şeklinde konuştu.

“MARMARA’DA DEPREM BEKLİYORSAK TSUNAMİYİ DE ANMAK GEREK"

Türkiye kıyılarının hem depreme, hem tsunamiye uygun olduğunu aktaran Ersoy, “Marmara'da bir deprem bekliyorsak, tsunamiyi de birlikte anmak gerek. Ama bu konu o kadar sulandırıldı ki, kimse böyle bir gerçeğe inanmadı. Ama son depremlerde 1999'da tsunami meydana geldi. Bizim kıyılarımız tsunamiye de uygun, depremlere de uygun. O yüzden bu kentsel dönüşüm dediğimiz projeyi sağlıklı ve hızlı bir şekilde bitirmemiz gerekiyor, önlem o. Arama kurtarmayı iyileştirmekle bir yere varamayız. O, eski alışkanlık. Arama kurtarmaya gerek olmayacak yapısal düzenlemelerin yapılması daha yerinde olacaktır. Her şeyden önce İstanbul’un dinamik nüfusu 20 milyona yakın bir nüfusla karşı karşıyayız. 20 milyon nüfusun yaşadığı bir yerde, zaten zarar görebilirlik kendiliğinden gelen bir olgudur. Bu kadar insanı yönetmek, afete karşı bilinçlendirmek, onları güvence altına almak hiç kolay değil. İstanbul'un ciddi bir şekilde nüfusunun azaltılması için projelerin yürütülmesi gerekir. Eğer Türkiye nüfusunun yüzde 77'si büyük kentlerde yaşıyorsa ve bunların bazıları da mega şehirse; yani 10 milyonu geçen nüfuslu yerleri biz öyle diyoruz; mega şehirse bunda bir sorun var demektir. O yüzden hem arama kurtarmada, hem yıkımlarda afet yönetiminde ciddi sıkıntılar çekebiliriz" ifadelerini kullandı.

"BİLİMLE SİYASET ARASINDA ANLAŞMA YOK"

Siyaset ile bilimin ortak paydada buluşamadığına dikkat çeken Prof. Dr. Ersoy, “Marmara'da büyük bir deprem olacak, bu 7’yi geçecek bir büyüklükte deprem. Ondan sonraki risk analizleri ve bu afet gerçekleştiği zaman yapılması gerekenleri karar vericiler yapacak. Belediye başkanları, hükümet yetkilileri yapacak. Bu tehlikenin gerçek olduğunu kabul ettiği zaman bir şey yapması gerekiyor ama bu konuda bilimle siyaset arasında böyle çok anlaşma yok. Dolayısıyla eğer ilk söylediğimiz yıllarda faaliyetler başlasaydı şimdi önemli bir nokta da olacaktık" şeklinde konuştu.

Görüntü Dökümü:

-------

Prof. Dr. Ersoy’un çalışmalarından detaylar

Risk haritası detaylar

Prof. Dr. Ersoy konuşması


Haber Kaynak : DHA

Haber Kaynağı

DHA

Ardeşen Belediyesinden Yenileme Seferberliği

Trabzon İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nden Arsin OSB’deki Su Ürünleri İşleme Tesisi Ziyareti

Artvin İl Milli Eğitim Müdürlüğünden Okul Yöneticilerine Özel Seminer

Ardeşen Ticaret ve Sanayi Odası’ndan Ak Parti Rize İl Başkanına Ziyaret

Ortahisar Belediyesi Koruma Altındaki Çocuklara Zigana Kayak Merkezinde Unutulmaz Bir Gün Yaşattı

Ortahisar Belediyesi Hayvanseverlere Mama Desteği Sağladı

Trabzon İl Sağlık Müdürlüğü, Sağlıklı Hayat Merkezi Personeline Şiddet ve İstismar Eğitimi Verdi

DSİ 22. Bölge Müdürlüğü Trabzon'da 2024 Yılı Sürekli İşçi Alımı Uygulama Sınavları Başladı

Mustafa ŞEN ve AK Parti Heyeti, KTÜ ile İş Birliği ve Kalkınma Projelerini Ele Aldı

Trabzon İl Müftülüğü’nden Ramazan ve Şevval Umresi Kayıtları

Artvin İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Prag’da STEM Odaklı Eğitim Projesini Başlattı

Artvin İl Milli Eğitim Müdürü Fahri Acar, Artvin Fen Lisesi YKS Hazırlık Kampını Ziyaret Etti

Trabzon’da Minik Ellerle Gülen Yüzler Yardım Projesi Başladı

Vakfıkebir’de Kan Bağışı Kampanyası: Hediyeler ve Çekilişlerle Destek Bekliyoruz

Trabzon’da UMKE Personeline Yönelik Psikososyal Destek Eğitimi Planlaması Başladı

  • Çarşamba 10.8 ° / 3.5 ° false
  • Perşembe 10.4 ° / 5.2 ° false
  • Cuma 9.5 ° / 5.4 ° false
  • BIST 100

    9999,55%-0,3
  • DOLAR

    35,63% 0,07
  • EURO

    37,12% -0,02
  • GRAM ALTIN

    3149,66% 0,28
  • Ç. ALTIN

    4996,08% 0,00

Rize

22.01.2025

  • İMSAK 06:01
  • GÜNEŞ 07:30
  • ÖĞLE 12:34
  • İKİNDİ 15:06
  • AKŞAM 17:29
  • YATSI 18:53