Rize Haber meritbet balmoral resort casino siteleri
Rize
Açık
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Rize
00:00:00
Akşam vaktine kalan
Ara

Sahte 'deprem uyarı' uygulamalarına dikkat

Sahte 'deprem uyarı' uygulamalarına dikkat

Aysu DURSUN/ANTALYA, (DHA)- TÜKETİCİ Konfederasyonu (TÜKONFED) Siber Güvenlik Komisyonu Başkanı Muharrem Baki, depremi önceden bildirdiği öne sürülen uygulamaların arttığını belirterek, “Deprem korkusu kadar tehlikeli olan şey, dijital güvenliğimizdir. Dijital güvenliğiniz, fiziksel güvenliğiniz kadar önemlidir" dedi.

TÜKONFED Siber Güvenlik Komisyonu Başkanı Muharrem Baki, özellikle son dönemde deprem sonrası artan bilgi ihtiyacını fırsata çevirmek isteyen kötü niyetli kişiler tarafından geliştirilen sahte 'deprem erken uyarı' uygulamalarında ciddi artış yaşandığını söyledi. Muharrem Baki, bu tür uygulamaların vatandaşları hem dijital hem de fiziksel anlamda riske attığını belirterek, uyarılarda bulundu. Baki, “Deprem sonrası ortaya çıkabilecek erken bilgi uyarı sistemleri hakkında dikkat etmemiz gerekiyor. Bu sistemler, depremi bize saniyeler hatta dakikalar öncesinde uyardığını iddia etmekte. Tabii ki bu şekilde çalışan dünyada örnekleri olan siteler mevcut ancak bizim dikkat etmemiz gereken, karşımıza çıkan, reklamlarla kendilerini pazarlamaya çalışan sahte uygulamalar" diye konuştu.

TELEFONLAR, MOBİL SİSMİK SENSÖRE DÖNÜŞÜYOR

Deprem erken uyarı sistemlerinin nasıl çalıştığını anlatan Baki, telefonların içinde yer alan ivmeölçer sensörleri sayesinde küçük sarsıntıların algılanabildiğini söyledi. Uygulamanın bu sensörleri kullanarak milyonlarca cihazı bir tür mobil sismik sensör ağına dönüştürdüğünü belirten Baki, aynı anda birden fazla cihazın aynı bölgede sarsıntı algılaması durumunda, bu verileri sunucularına iletildiğini ifade etti. Elde edilen verilerin merkezi bir sistemde karşılaştırıldığını aktaran Baki, aynı bölgede yeterli sayıda cihaz benzer ivme hareketleri kaydederse ve bu sarsıntılar yıkıcı deprem tanımına uygunsa, uygulamanın o bölgedeki cihazlara anında uyarı gönderdiğini söyledi.

SAHTE UYGULAMALAR, SİBER TEHDİDE DÖNÜŞÜYOR

Sahte deprem uygulamalarının sadece yanlış bilgi yaymakla kalmadığını ifade eden Baki, bu yazılımların çoğu zaman telefonlara zararlı yazılım bulaştırdığını söyledi. Bu tür uygulamaların kamera, mikrofon ve konum gibi hassas verilere erişebildiğini, bazı durumlarda da kullanıcıyı sahte bildirimlerle reklamlara yönlendirerek gelir sağlamayı hedeflediğini belirten Baki, uygulamaların aynı zamanda telefonlara sahte yazılımlar yükleyip kişisel verileri ele geçirmeyi amaçladığını aktardı.

'TÜRKİYE'DE RESMİ MOBİL UYARI SİSTEMİ YOK'

Dünyada örnekleri bulunan, ABD ve Japonya'da devlet destekli deprem uyarı sistemleri olduğunu aktaran Baki, “ABD'de ve Japonya'da, devletin kurduğu yer altındaki sismik ölçer cihazlar; cihazlara, bilgisayarlara ve telefonlara bu uyarıyı iletmekte. Ancak Türkiye'de henüz böyle bir sistem mevcut değil" dedi.

Devlet tabanlı erken uyarı sistemlerinin Türkiye'de henüz aktif olmadığını belirten Baki, anında bildirim verdiğini iddia eden uygulamalara temkinli yaklaşılması gerektiğini, uygulamaların talep ettiği izinlerin de mutlaka gözden geçirilmesi gerektiğini vurguladı. Konum, mikrofon, rehber ve dosya erişimi gibi izinleri gereksiz yere isteyen uygulamalardan uzak durulması gerektiğini belirten Baki, “Telefonumuzdan konum, ses, video, mikrofon gibi izinleri kısıtlamakta yarar var. Ancak bildirimleri ve konumu açık bulundurmamız gerekiyor ki gelen bildirimin olduğumuz yere ve bize ulaşması gerekmekte" diye konuştu. Baki, “Deprem korkusu kadar tehlikeli olan şey, dijital güvenliğimizdir. Dijital güvenliğiniz, fiziksel güvenliğiniz kadar önemlidir" dedi. (DHA)

FOTOĞRAFLI