İSTANBUL, (DHA)- Yaşlanan nüfus, artan ortopedik bozukluklar ve travmatik yaralanmaların yaygınlığının protez müdahalelere talebi artırdığına dikkat çeken Luxmed Protez kurucularından uzman tekniker Enes Altun, el veya ayak kaybı durumunda kişilerin hareket kabiliyetini yeniden kazanması için üretilen protezler, teknolojiyle birlikte her geçen gün gerçek uzuvlara daha da benzetildiğini söyledi. Başta Rusya, Katar, Fransa, Özbekistan olmak üzere 39 ülkeye protez ihraç ettiklerini söyleyen Altun, dikkat edilmesi gerekenleri anlattı.

Kolunu, parmağını veya ayağını herhangi bir sebeple kaybetmiş kişilere gerçekçi bir görünüm kazandırarak eskisi gibi sosyal hayatına katılabilmeyi sağlayan silikon protez çözümleri ürettiklerini belirten Luxmed Protez Kurucularından Enes Altun, “El, parmak ve ayak protezlerine dair hizmet veriyoruz. Şu ana kadar 39 farklı ülkede 2 binden fazla hastamıza protez uygulaması yaptık. Dünya çapında aldığımız taleplerin temelinde ise yurt dışındaki diğer kliniklere göre farklı etkenler yatıyor. Örneğin, daha uygun fiyatlandırma politikamızla 2 kat daha hızlı teslimat gerçekleştiriyoruz. Sunduğumuz son teknoloji protez üretimlerimizle hastalarımızın tamamından olumlu geribildirimler alarak başarılarımıza her gün yenisini ekliyoruz” dedi.

“PROTEZ SEÇİMİNİ DOĞRU YAPMAK KRİTİK BİR ÖNEM TAŞIYOR”

Kaybedilen uzuvların yerine gerçekçi olarak tasarlanan protezlerin hastaların hayatında büyük fark yarattığını vurgulayan Altun, “Her ne sebeple olursa olsun bir uzvunu kaybeden kişi, hayatına büyük bir eksiklikle devam etmek zorunda kalıyor. Kaybedilen uzuvların yerine işlevli ve gerçekçi olarak tasarlanan protezler de hastaların hayatında büyük fark yaratıyor. Ancak, protez seçimini doğru yapmak kritik bir önem taşıyor. Çünkü, her bireyin anatomisi, yaşam tarzı ve beklentileri farklıdır. Biz bu süreçte uzman kadromuzla hastalarımızın her birini özel olarak değerlendiriyoruz. Danışanlarımızın fiziksel özelliklerine ve günlük ihtiyaçlarına uygun özel tasarımlar gerçekleştiriyoruz. Hem kullanışlı hem de gerçeğe yakın protezler üretmek bizim için çok önemli. Üretimlerimizde renk, doku hatta tüylere kadar detaylandırılmış çalışmalar yapıyoruz. Bu hassas çalışmalarımız sayesinde, hastalarımız gerçek el ile silikon el arasındaki farkı neredeyse ayırt edemiyor” ifadelerini kullandı.

“PROTEZ ÜRETİMİNDE ÖNCELİĞİMİZ, HASTALARIN HAYAT KALİTESİNİ ARTIRMAK”

Yanlış protez seçiminin hem fiziksel hem de maddi kayıplara yol açabileceğini aktaran Altun, “Yanlış protez seçimi ciddi fiziksel rahatsızlıklara yol açabilir. Ciltte tahriş ve enfeksiyon riskini artırabilir. Kullanıcıların hareket kabiliyetini kısıtlayabilir. Günlük aktivitelerin zorlaşmasına ve yaşam kalitesinin düşmesine neden olabilir. Ayrıca, yanlış protez seçimi, ek maliyetlere de neden olabilir. Uygun olmayan protezlerin değiştirilmesi ve tedavi sürecindeki ek harcamalar, kullanıcılar ve sağlık sistemleri için maddi yük oluşturur. Bizim protez uygulama sürecinde önceliğimiz ise hastalarımızın hayat kalitesini artırmak. Bu doğrultuda, yüzde 100 memnuniyet oranı yakalamış durumdayız” diye konuştu.

“MEVCUT KADROMUZU 2025’TE 40'A ÇIKARMAYI HEDEFLİYORUZ”

“Kendi imalatımız olan silikon protez el, ayak ve parmak ürünlerimizde 1 yıl garanti veriyoruz. Memnuniyetsizlik halinde para iadesi yapan dünyadaki tek protez kliniğiyiz” diyen Altun sözlerini şöyle tamamladı:

“Dünyada silikon protez üreten şirketler arasında üretim süresi bakımından en hızlı şirketiz. Avrupa'da eğitim görmüş, Türkçe, İngilizce, Rusça ve Arapça olmak üzere 4 dilde hizmet veren uzman teknikerlere sahibiz. Çağrı merkezimizi arayan hastalarımıza kendi dilini konuşan ekip arkadaşlarımız tarafından 7 gün 24 saat destek veriliyor. Silikon protezlerimizi Türkiye'de 500'den fazla, dünyada ise bine yakın hasta tercih etti. Protezlerimiz arasında biyonik koldan biyonik bacağa kadar pek çok tür bulunuyor. Yurt dışı faaliyetlerimiz kapsamında 2023’te Suudi Arabistan'da ortez protez alanında büyümeye yönelik bir ortaklık yaptık. Farklı ülkelerde de 20'den fazla sağlık turizmi acentasıyla partnerlik yapıyoruz. Yurt dışında çeşitli ülkelerde merkezlerimizi açmaya ve globalde büyümeyi sürdürmeyi planlıyoruz. Yurt içi ve yurt dışı operasyonumuzdaki mevcut 25 kişilik kadromuzu 2025’te 40'a çıkarmayı hedefliyoruz.”