ANKARA, (DHA)- GÖĞÜS Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Yiğit Yılmaz, “Akciğer sönmesi olarak bilinen pnömotoraks, özellikle sigara içen bireylerde ciddi bir risk faktörü oluşturuyor. Sigara kullanımının akciğer dokusunda oluşturduğu tahribatın pnömotoraks riskini 20 kat artırmaktadır” dedi.
Güven Hastanesi Göğüs Cerrahisi Bölümü’nden Op. Dr. Yiğit Yılmaz, pnömotoraksın belirtileri, riskleri ve tedavi yöntemleri hakkında açıklamalarda bulundu. Yılmaz, pnömotoraksın, akciğer zarları arasında hava birikmesi sonucu akciğerin büzüşmesine yol açtığını kaydederek, bu durumun ani ve şiddetli nefes darlığı, göğüs ağrısı, baş dönmesi gibi belirtilerle kendini gösterebileceğini belirtti. Yılmaz, “Sigara, akciğer yapısını bozar ve pnömotoraks riskini özellikle genç, uzun boylu ve zayıf bireylerde çok daha yüksek hale getirir. Pnömotoraks vakaları ani gelişen nefes darlığı ve göğüs ağrısıyla belirti verdiğinde, çoğu hasta bu durumu önemsiz bir solunum sıkıntısı olarak düşünebilir. Pnömotoraks hayati risk taşır ve bu belirtileri yaşayan kişilerin vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurmaları gerekir. Nefes almanın zorlaştığı anlarda durum hızla kötüleşebilir ve erken müdahale hayati önem taşır” diye konuştu.
‘SİGARA RİSKİ 20 KAT ARTIRIYOR’
Yılmaz, pnömotoraks riskinin sigara içen bireylerde 20 kat artmasının tesadüfi olmadığını ve bu riskin sigaranın akciğerde neden olduğu kalıcı hasarla doğrudan ilişkili olduğunu söyledi. Yılmaz, “Sigara kullanımı, akciğer dokusunu zayıflatarak pnömotoraks oluşumuna zemin hazırlıyor. Sigara içen bireylerde pnömotoraksın tekrar etme riski de çok yüksek. Pnömotoraks tedavisi vakaya göre değişkenlik göstermektedir. Küçük çaplı pnömotorakslarda oksijen tedavisi ve gözlem yeterli olabilecekken, daha ileri vakalarda göğüs tüpü yerleştirilmesi veya cerrahi müdahale gerekebilir. Ancak, tedavi sonrasında bile pnömotoraksın tekrar etme riski oldukça yüksek olduğundan, hastaların düzenli kontrollerini aksatmaması gerekir” dedi.
Yılmaz, sigara içenlerin pnömotoraks gibi ciddi sağlık sorunlarıyla karşılaşma olasılığının yüksek olduğunu belirterek, bu konuda toplumda farkındalık yaratmanın önemine dikkat çekti. (DHA)
