Memet Can YEŞİLBAŞ-Muhammet Hüseyin SEZGİN/BURSA, (DHA)- BURSA Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi, 2024 yılında 14 bini anjiyo, 5 bini stent ve 1200'ü baypas olmak üzere toplam 20 bin hastaya kardiyak girişim işlemi uyguladı. Hastanede 4 anjiyo birimi ile günde yaklaşık 100 kardiyak girişim gerçekleştirilirken, Türkiye'nin birim başına en fazla işlem yapılan hastanelerinden biri olduklarını söyleyen Başhekim Doç. Dr. Mehmet Oğuzhan Ay, “2025 yılı itibarıyla 5'inci anjiyo birimimizi de hizmete aldık. Bu yıl itibarıyla Türkiye’de birim başına en fazla işlemi yapan sağlık kuruluşu olmayı hedefliyoruz” dedi.

Bursa'da 11 ayrı binada, 1520 yatak kapasitesi, 5 binden fazla personel, 1100 hekim, 150 doçent ve profesörden oluşan kadrosuyla, Güney Marmara'ya hizmet veren Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde, 2024 yılında 14 bini anjiyo, 5 bini stent ve yaklaşık 1200'ü bypass olmak üzere toplamda 20 bin hastaya kardiyak girişim işlemi uygulandı. Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin, Türkiye'nin en büyük eğitim ve araştırma hastanelerinden biri olduğunu ifade eden başhekim Doç. Dr. Mehmet Oğuzhan Ay, “2024 yılı rakamlarına göre, 3 milyon 300 bin hastamıza polikliniklerden ve acil servisten tedavi hizmeti sunduk. Ayrıca yaklaşık 110 bin hastamızı yatırarak tedavi ettik. Dünyada ve ülkemizde önlenebilir ölüm nedenlerine baktığımızda, en önemli nedenlerin dolaşım sistemi hastalıklarından kaynaklandığını görmekteyiz. Özellikle aşırı kilo alımı, obezite, yetersiz beslenme, hareketsiz yaşam biçimi, sigara kullanımı ve hipertansiyon gibi hastalıklar, dolaşım sistemi hastalıklarına yol açmaktadır" diye konuştu.

'EN FAZLA İŞLEM YAPAN SAĞLIK KURULUŞU OLMAYI HEDEFLİYORUZ'

Birim başına en fazla işlem yapan hastanelerden biri olmayı hedeflediklerini söyleyen Doç. Dr. Ay, şöyle konuştu:

“Hastanemiz kardiyoloji ve kalp damar cerrahisi birimleri, gerek sayısal gerekse niteliksel açıdan ülkemizin en önde gelen merkezlerinden biridir. 2024 yılı itibarıyla kardiyoloji polikliniklerimize yaklaşık 140 bin hastamız ayaktan başvurmuştur. 25 bin hastamıza gerek servislerde gerek yoğun bakımlarda yatakta tedavi hizmeti sunduk. 20 bin hastamıza kardiyak girişimsel işlemler gerçekleştirdik. 14 bin hastamıza anjiyo işlemi yaptık ve yaklaşık 5 bin hastamıza stent uyguladık. Ayrıca 1200 hastamıza baypas işlemi uyguladık. Hastanemizde 7 gün 24 saat hizmet veren 4 adet koroner anjiyografi birimi bulunmaktadır. Birim başına en fazla işlem yapılan hastanelerden biri konumundayız. Günlük yaklaşık 100 kardiyak girişim gerçekleştiriyoruz. 2025 yılı itibarıyla, 5'inci anjiyo birimimizi de hizmete aldık. Bu yıl itibarıyla Türkiye’de birim başına en fazla işlemi yapan sağlık kuruluşu olmayı hedefliyoruz.”

'TÜRKİYE'DE SÖZ SAHİBİ KLİNİKLERDEN BİRİYİZ'

Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde 23 yıldır kardiyoloji uzmanı olarak çalışan Prof. Dr. Hasan Arı (47) ise şunları söyledi:

“Sağlık Bilimleri Üniversitesi Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Kliniği, 1992 yılından beri Bursa halkına hizmet vermektedir. Kardiyoloji kliniğimiz, Türkiye'nin en önde gelen kliniklerinden biridir. Kliniğimizde yılda yaklaşık 20 bin girişimsel işlem yapılmakta; 1250 primer PCI dediğimiz acil balon stent işlemi gerçekleştirilmektedir. Bunun dışında yılda yaklaşık 14 bin anjiyo, 5 bin elektriksel stent işlemi, 600 pil işlemi ve 550 EPS işlemi yapılmaktadır. Ayrıca yapısal kalp hastalıkları girişimleri kapsamında VSD, ASD gibi seçimsel işlemler de kliniğimizde gerçekleştirilmektedir. Kardiyoloji kliniğimiz, yaptığı işlem sayısı ve kalitesi itibarıyla Türkiye’de bu alanda söz sahibi kliniklerden biridir.”

'HEKİM BAŞINA EN ÇOK İŞLEM YAPILAN KLİNİKLERDEN BİRİ'

Hizmet ve personelin çalışma sisteminden bahsederek, hastalara tavsiyelerde de bulunan Arı, “Bu başarıya ulaşmak için kliniğimizdeki tüm personel; doktorlar, hocalar, hemşireler, teknisyenler ve temizlik personeli büyük bir özveriyle çalışmaktadır. Kliniğimiz, hekim başına en çok işlemin yapıldığı kliniklerden biridir. 2024 yılında 4 anjiyografi ünitesiyle hizmet vermekteydik ve 2025 yılı itibarıyla bu sayıyı 5’e çıkardık. Önümüzdeki yıllarda işlem sayılarımızın da artacağını öngörüyoruz. Ancak dileğimiz, daha az işlem yapmak zorunda kalmaktır. İnsanlarımızın hasta olmadan, daha sağlıklı ve kaliteli bir yaşam sürdürmesidir. Dünyada ve ülkemizde en önde gelen ölüm nedenlerinden biri, kardiyovasküler hastalıklardır. Bu hastalıklardan korunmak mümkün mü? Evet. Bazı değiştirilebilir risk faktörleri vardır. Bunlar sigara kullanımını bırakmak, tansiyonu kontrol altında tutmak, kan şekerini düzenlemek, düzenli egzersiz yapmak ve kilo kontrolüne dikkat etmektir. Bu faktörlere dikkat ederek kardiyovasküler olay riskimizi azaltabilir, daha uzun ve kaliteli bir yaşam sürebiliriz” ifadelerini kullandı.

'VAKİT KAYBETMEDEN HASTANEYE BAŞVURULMALI'

Ani göğüs ağrısı yaşayan hastalara uyarılarda da bulunan Prof. Dr. Arı, şöyle konuştu:

“Göğüs ağrısı hisseden bir hasta, öncelikle istirahat etmeli ve ağrı 15-20 dakika içinde geçmiyorsa ciddi bir durum söz konusu olabilir. Böyle bir durumda acil servise başvurmalıdır. Acil servise başvuran hastalar hızlı bir şekilde hemodinamik olarak değerlendirilir. Eğer kalp krizi teşhisi konulursa, hasta acilen anjiyo laboratuvarına alınır ve tıkalı damar varsa açılır. Bu işlem, hayat kurtarıcı bir işlemdir. Çünkü hasta ne kadar erken müdahale edilirse, kalbinin o kadar büyük bir kısmı korunabilir. Geç müdahale edilen hastalarda kalbin büyük bir kısmı hasar görür ve bu da kalp yetmezliği ile sonuçlanabilir. Kalp yetmezliği, özellikle son dönemlerinde, ölüm oranları açısından pek çok kanser türünden daha ciddi bir tablo çizmektedir. Bu nedenle göğüs ağrısı, kriz şüphesi veya şikayeti olan hastaların, vakit kaybetmeden en kısa sürede hastaneye başvurması hayati önem taşır. Önlenebilir ölüm nedenlerinden bahsederken, sigara kullanımının azaltılması, hareketsiz yaşamın terk edilmesi, günlük en az yarım saat yürüyüş yapılması ve sağlıklı beslenmeye dikkat edilmesi gerektiğini tekrar vurgulamakta fayda var. Bu önerilere uyulması, dolaşım sistemi kaynaklı hastalıkların azalmasını sağlayabilir ve daha sağlıklı bir yaşamın kapılarını aralayabilir.” (DHA)

FOTOĞRAFLI