Rize Haber meritbet balmoral resort casino siteleri
Rize
Açık
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Rize
00:00:00
İkindi vaktine kalan
Ara
Rize Haber, Rize Haberleri, Rizespor, Rizespor Haberleri, Rizede Haber, Karadeniz, 53,rize güncel haber KÜLTÜR - SANAT 'Galası gişesinden fazla izlenen filmler, 10 yılın en düşük seyircisine neden oldu'

'Galası gişesinden fazla izlenen filmler, 10 yılın en düşük seyircisine neden oldu'

'Galası gişesinden fazla izlenen filmler, 10 yılın en düşük seyircisine neden oldu'

İSTANBUL, (DHA) - FİLMLERİN gişe performansı hakkında bilgi veren Box Office Türkiye, şubat ayında bu yılın ilk 3 ayına ilişkin sinemada izleyici verilerini açıkladı. Buna göre ilk 3 ayda izleyici sayısı son 10 yılın altında kalarak 8,7 milyona düştü. Söz konusu verilere ilişkin görüş bildiren KEM Yapım'ın Kurucusu ve yapımcı Kemalhan Balçık, “İzleyicinin sinemaya gitmesi için sebep sunmalıyız. Sinema ölmedi, hasta. İyileşmesi için de sadece yapımcı ya da yönetmenlerin çabası yetmez" dedi.

Balçık, “Çekmiş olmak için çekilen, duygu ve gerçeklikten uzak, galası gişesinden fazla izlenen filmler, ne yazık ki son 10 yılın en düşük izleyici sayılarına neden oldu. Biz artık gişeye değil platforma film yapıyoruz. Salonlar yalnızca birkaç türde, çoğunlukla animasyon ya da komedi filmleriyle izleyici çekebiliyor. Orta bütçeli, yaratıcı, bağımsız filmlere yer kalmadı. Seyirci, risk almak istemiyor. Sinema kültürü zaten zayıflamıştı, pandemi sonrasında düşüş neredeyse kalıcı hale geldi" ifadelerini kullandı.

'ŞİŞİRME BÜTÇELER YATIRIMCIYI VE İZLEYİCİYİ UZAKLAŞTIRIYOR'

Balçık, “Şişirme bütçeler, yatırımcıyı sinemaya küstürürken, aynı zamanda izleyicinin de güzel ve alternatif yapımlarla buluşmasını engelliyor. Galasında gişesinden daha fazla izlenen bazı filmler, ne yazık ki son 10 yılın en düşük izleyici sayısına neden oldu. Sektör olarak bu acı tabloyla yüzleşmek zorundayız. Yönetmeninden senaristine, yapımın gerçekleşmesine katkıda bulunan sektör çalışanlarının neredeyse klişeye dönen romantik komedi türünde içerik üretmesi, çeşitliliği engellerken izleyicide de bıkkınlığa neden oluyor. Çünkü, izleyici farklı türler ve alternatif filmler izlemek istiyor. Ancak sektördeki klişeleşme ve kirlilik, izleyici kaybına yol açıyor" diye konuştu.

'İZLEYİCİYE SİNEMA SALONUNA GİTMEK İÇİN BİR SEBEP SUNMALIYIZ'

Kendisini sinema sektörüne gönül vermiş bir yapımcı olarak tanımlayan Balçık, “Sinema, televizyon kanalları ve dijital platformlar dünyasına değer katmayı amaçlayan yenilikçi yapım şirketi olarak, 2024'te hızlı bir giriş yaptığımız sinema sektördeki olumsuzlukların farkındayız. İzleyiciyi yeniden sinemaya çekecek güzel yapımlarla sektöre ivme kazandıracağımızdan eminiz. Önümüzdeki günlerde hem oyuncu hem de yapım kadrosuyla kamuoyuna açıklayacağımız projelerimizin sektöre yeni bir soluk ve heyecan katacağını düşünüyoruz. Küresel izleyiciye hitap eden, güçlü hikayelerle dolu projeler üretmeyi hedefliyoruz. Teknolojiyi ve yaratıcı anlatım tekniklerini en iyi şekilde kullanarak, sektörde yenilikçiliği ve kaliteyi ön planda tutuyoruz. Pandemi sonrası salonlara dönüşün umut verici olacağı düşünülüyordu. Ancak dijital platformlar, seyir alışkanlıklarını köklü şekilde değiştirdi. İzleyici artık ev konforundan vazgeçmiyor. İçerik açısından da bir doygunluk söz konusu. İzleyiciye yeniden sinemaya gitmek için sebep sunmalıyız" ifadelerini kullandı.

Sektördeki daralmanın önüne geçilebileceğini ifade eden Balçık, “2015-2018 arasında altın çağını yaşayan sektör, 2021'den bu yana toparlanmakta zorluk çekiyor. 2025'in ilk çeyrek rakamları ise bu gidişatın hâlâ tersine dönmediğini kanıtlıyor. Seyirci kaybının kalıcı hale gelmemesi için sinema sektörünün yalnızca içerik değil, izleme alışkanlıklarını da yeniden tasarlaması gerekiyor. Biz sektördeki daralmanın önüne geçilebileceğini, kamu desteğine ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz. Bunun için artık yeni hikayelerin yazılması lazım. Sinemaya gitmek yeniden bir alışkanlık, bir ihtiyaç haline getirilmeli. Sinema ölmedi, hasta. İyileşmesi için de sadece yapımcı ya da yönetmenlerin çabası yetmez. Bir strateji geliştirilmezse, her yıl düşüş yaşayacağız. Devlet destekleri, festival teşvikleri ve seyirciyi salona çekecek kampanyalar gerekiyor. Yoksa sinema kültürü yalnızca nostaljide kalacak" dedi.